DTK Eşbaşkanları Hatip Dicle ve Selma Irmak, günlerdir polis şiddeti ve ölümlere sahne olan Cizre'ye gitti. Dicle, Öcalan'ın "Cizre mesajı"nı burada halka iletti. Cizre halkına PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın selamlarını ileten Hatip Dicle, Öcalan'ın "barış umudu varsa masadan kalkmayacağım" şeklindeki sözlerini aktararak, "Cizre de kim ateş açtı; bu insanları kim katlettiğini ortaya çıkartın" diye seslendi.

"ÖCALAN GENÇLERİ KUCAKLADI, BAŞSAĞLIĞI DİLEDİ"

Öcalan'ın, "Yiğit Botan halkına selamlarını gönderip, herkesi teker teker kucakladığını" aktaran Dicle, Öcalan'ın hayatını kaybeden gençlere rahmet, ailelerine de başsağlığı dilediğini söyledi.

ANF'e yer alan habere göre, Dicle'nin konuşmasından satır başları şöyle:

"KÜRTLER ÖLÜM KEFENLERİNİ PARAMPARÇA ETMİŞTİR"

"Bu mücadelenin başından beri bulunan bir kardeşiniz olarak şunu çok rahatlıkla söyleyebilirim; 40 yılık bu mücadele sadece Kuzey Kürdistan'da değil, Güney'de, Rojhilat'ta, Rojava'da yani diğer parçalarda da ölüm kefenlerini paramparça etmiştir.

(Halkın "PKK halktır halk burada" sloganları üzerine)

"Bu slogan PKK'nin yenilmezliği, sizinle bütünleşmesi ve sizin bu mücadeleye katılarak yüksek bedeller vermenizden kaynaklıdır.

"Kürt halkı, bugün Kobanê'de Şengal'de, Kürdistan'ın her toprağında dünyanın bütün dikkatini üzerine çekebildiyse, verdiğimiz bu mücadele sonucunda yiğitçe kaybettiğimiz şehitler sayesindedir. Şehitler yaşıyor, onlar ölmez, aramızda, ruhumuzda ve beynimizdeler. Biz, hiç kimsenin topraklarında gözü olmayan bir halkız. Bu mücadele, bin yıllardır bu topraklarda yaşayan Kürt halkına 100 yıl önce biçilen ölüm kefenlerini yırtmak içindir. Biz de herkes gibi kendi topraklarımızda özgür haklarımızla yaşamak istiyoruz. Bütün halklara da kardeş gözüyle baktık, ama 100 yıl önce 1. Dünya Savaşı başlarken o zamanın hegemonik güçleri başımıza öyle bir çorap ördüler ki, bir halkı statüsüz 4 parçaya böldüler Kürdistan coğrafyasını parçaladılar. Aradan geçen 100 yılda Kürt halkı bu zulüm ve haksızlığı kabul etmedi. Şeyh Said'lerden başlayan Seyit Rıza ile devam eden bu direniş geleneği ile sonuçta PKK hareketi, bugün dünyanın bütün özgürlük arzularını barındıran bir duruma ulaştı. Eğer biz bugün devletle, Serok Apo öncülüğünde, onun baş müzakereciliğinde görüşmeler yürütülen bir noktaya geldiysek, son 40 yılın taşıyıcısı şehitlerin payını gözden ırak tutamayız.

"ÇÖZÜMÜ ENGELLEMEK İSTEYENLERE KARŞI UYANIK OLMAK GEREK"

"Kürtler olarak haklarımızın peşindeyiz. Bu ülkede birlikte yaşanılacaksa kardeş Türk halkı hangi haklara sahipse, biz de o haklara sahip olmak istiyoruz.  Bu ülkenin zenginlikleri Edirne'den Hakkari'ye, Ardahan'dan Muğla'ya kadar hepimize yetecek topraklardır. Biz Türk halkı ile gerçek bir kardeşleşmeye varmak istiyoruz. Bunun gereği de kardeşliktir. Kardeşler arasında fark güdülürse, nasıl bir ailede huzur olmazsa, bu ülkede de halklar etnisiteler, inançlar aynı haklara sahip değilse, birinde binlerce okul varsa ve birine de bir okul bile layık görmüyorsan orada kardeşlik, barış, huzur olmaz.

"Türkiye'de barışın hakim olmasını istemediler. İşte Sayın Öcalan bunun için diyor ki, 'eğer 20-30 daha ötesinin tarih bilinci olmaz ise bugün oynanan oyunlar ve ne yapılmak istenildiği bilinmez.' Erbakan'ın başına da aynı şeyi getirdiler, yine Ecevit 'Amerika niye Öcalan'ı bize teslim etti hala anlamış değilim' diyordu. '99 yılında bu hegemon güçler, ülkeyi büyük savaşın içine sokmaya planı içindeydiler. Ama Sayın Öcalan bunun önüne geçti. Özellikle bu dönemde çok çok dikkatli olmak zorundayız. Son yaptığımız görüşmede Sakine'lerin ikinci yıl dönümüydü. O günün anısına, 'Çok zor bir durumdu, benim yerimde hangi PKK yöneticisi olsaydı savaş kararı alacaktı. Ama ben bu kararı devam ettirmek zorunda olduğumu biliyordum. Çünkü kim '99'da bu ülkede savaş çıkmasını istediyse Sakineleri katledenlerin de aynı kesim olduğu ortadadır' değerlendirmesini yaptı.

"Cizre halkının politik bilincini iyi bilen biriyim. Devlet içinde çözümü engellemek isteyenlerin önüne geçmek için çok uyanık ve dikkatli yaklaşmak gerek.

'CİZRE'DE KİM ATEŞ AÇTI, İNSANLARI KİM KATLETTİ?"

"Öcalan mutlaka bu süreci bir aşamaya getirmek gerektiği üzerinde önemle durdu ve 6-8 Kobanê serhildanı sırasında caddelere tanklar çıkarılarak, çıkarılmak istenen darbeye müdahale ettiklerini söyledi. Bu darbe ile gerçekten katliamlar yaşanacaktı. Onun için biz bu sürecin kadrini, kıymetini iyi biliyoruz Kürtler olarak. Ama sadece bizim iyi bilmemiz yetmiyor. Bakın Cizre halkı bundan tedirgindir, bunları dinledik. 'KCK operasyonları' gibi binlerce gencin cezaevleri kapıları arkasına tıkılmasını istemiyoruz. Bunun için kaygımız var. Eğer bugün Cizre sokaklarında hendekler kazılmışsa, buna devletin, polisin KCK operasyonlarında takındığı tavrı neden oluyor. Bunun için önce dönüp kendi politikalarına bakmalıdırlar. Ama biz en azından bunu hatırlatmak zorundayız, bakın siz de söylüyorsunuz devlet olarak, polis, yargı içinde çok kurumda örgütlendiler diyorsunuz, o zaman bunları tespit edin, Cizre de kim ateş açtı; bu insanları kim katlettiğini ortaya çıkartın.

"ÖCALAN 'O KARARLARI PRATİĞE GEÇİRİN' DEDİ"

"Eğer çözüm sürecinin başarıya ulaşması isteniliyorsa, başta hükümet ve devlet yetkilileri olmak üzere herkes elini taşın altına koymalı. Her şey Kürtlerden beklenmemeli. Öcalan, Kürt gençlerinden daha önce yüzü kapalı eylem ve kepenk kapattırma eylemleri yapılmayacağı yönünde alınan kararları pratiğe koymasını istedi.

"MİLİM DAHİL BARIŞ UMUDU VARSA BEN BU MASADAN KALKMAYACAĞIM"

"Biz ümit ediyoruz ki başkan Apo'nun etrafında kilitlenen, onun mesajına, onun yüreğine sahip çıkanlar olarak, örgütlülüğümüzü koruyarak onun bu mesajına sahip çıkmak gerekiyor. Biz hepimiz uyanık olmalıyız. Biz demokratik yollarla her şeyi halledebiliriz, evet barış zordur ama ben halkımızın politik ve bilinç duyarlılığına inanıyorum ki, Kürtler arası bir çatışmaya halk olarak asla ve asla izin vermemeliyiz. Gençlik biliyorsunuz Başkan Apo'nun gözdeleridir. Biliyorsunuz toplumun iki kesimi olan gençler ve kadınlara çok önem veriyor. Tabii ki çocukları da unutmuyoruz, çocuklar Başkan Apo'nun küçük generalleridir. Başkan Apo diyor ki 'milim dahil barış umudu varsa ben bu masadan kalkmayacağım. Bu görüşmeleri sürdüreceğim' diyor. Ben inanıyorum ki, Kürt halkı Başkan Apo'nun çevresinde, yanında, yüreğinde ve beynindedir ve her zaman onunladır. Selam olsun sizlere."