NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, "Türkiye ve ABD'nin Menbiç'te yol haritasında anlaşmasını memnuniyetle karşılıyorum" ifadelerini kullandı.

ABD yönetimi, Suriye’deki Menbiç bölgesinin hem ABD hem de Türkiye açısından “karşılıklı kabul edilebilir” nitelikteki “yerel” unsurlar tarafından yönetileceğini bildirdi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Pazartesi günü Washington’da ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’yla görüşmesinin ardından, iki ülke arasında Menbiç konusunda bir “yol haritası” üzerinde anlaşmaya varıldığı açıklanmıştı.

Yol haritasının ayrıntılarıyla ilgili gazetecilere bilgi veren Amerikalı üst düzey yetkililer, iki dışişleri bakanının onayladığı yol haritasının, Amerika’nın YPG’nin Fırat’ın doğusuna taşınması yönünde verdiği taahhüdü yerine getirme ve bunu da Menbiç’in güvenliği ve istikrarına katkı sağlayacak şekilde yapma yolunda geniş kapsamlı bir siyasi çerçeve anlaşması niteliğinde olduğunu belirtti.

İsimlerinin açıklanmaması koşuluyla konuşan yetkililer, anlaşmanın hayata geçirilmesi sürecinde ayrıntılar üzerinde müzakereler yürütülmesi ve hem Türkiye hem ABD tarafından kabul edilebilir olmasının gerekeceğini kaydetti.

Yetkililer, uygulama takviminin sahadaki gelişmelere bağlı olacağını, adım adım gideceklerini ama bu süreci mümkün olduğunca hızlı yürütmek istediklerini kaydetti.

Yetkililer, stratejik bir nokta olan Menbiç’te sağlanan istikrarın kalıcı hale getirilmesi ve gerilimlerin azaltılmasının kritik önem taşıdığını vurgularken, varılan anlaşmanın da bu sürecin bir parçası olduğunu ifade etti.

Anlaşma kapsamında YPG’nin Fırat Nehri’nin doğusuna taşınacağını söyleyen yetkililer, ilerleyen aşamada kentteki sınır hattı boyunca ABD-Türk ortak askeri devriyelerinin konuşlandırılmasının öngörüldüğünü, bu süreçte tüm tarafların işbirliğinin önem taşıdığını belirtti.

Yetkililer, kentin idaresinden kimin sorumlu olacağı konusunda bir soru üzerine, anlaşmanın, yönetime müdahil olan YPG kadrolarının çekilmesi ve yerlerinin iki tarafın üzerinde mutabık kalacağı yerel unsurlarla doldurulmasını öngördüğünü kaydetti.

Yetkililer, “Bu anlaşmayla istikrarlı bir ortamın yaratılması ve askeri operasyon gibi tehditlerin olmaması herkesin yararına olacak” dedi.

Bu süreçte hem NATO müttefiki Türkiye hem de Menbiç halkının güven duyduğu, yerlerinden olanların geri dönebildiği yönetim yapılarının oluşturulması ve reforme edilmesinin önemine vurgu yapan yetkililer, nihayetinde Menbiç sokaklarının istikrarını ve güvenliğini ABD güçlerinin değil yerel güçlerin sağlamasının tasarlandığının altını çizdi.

Yetkililer, “Anlaşmanın arkasındaki fikir, Menbiç’in ABD ya da Türkiye tarafından devralınması değil, Menbiç halkının hem yönetim hem de güvenlik yapıları üzerinde liderliğini yeniden tesis etmesi” ifadesini kullandı.

POMPEO'DAN AÇIKLAMA

Öte yandan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) kuzeydoğuda Irak sınırındaki Daşişa'da IŞİD’e karşı geçen Pazar günü operasyonlar başlatmasından memnuniyet duyduğunu belirtti.

Pompeo yaptığı yazılı açıklamada, bu operasyonların aylardır planlandığını ve IŞİD mensuplarının kaçmasını önlemek için sınırın öte tarafında Irak güçleriyle yakın koordinasyon kurulduğunu kaydetti.

ABD Dışişleri Bakanlığı olarak IŞİD sonrası aşamaya da odaklanmış durumda olduklarını vurgulayan Pompeo, Irak hükümetinin sınırlarını IŞİD'e karşı güvenceye almasına yardım edeceklerini ve kuzeydoğu Suriye halkı içerisindeki tüm etnik grupların ülkelerinin geleceğinde söz sahibi olmasını sağlamak için çalışacaklarını ifade etti.

Pompeo, "Gelecek günlerde aşırı zor bir savaş olacak. Ortaklarımız SDG'ye güvenimiz tam ve Suriye'yi IŞİD belasından temizlemek ve tüm Suriyeliler için daha iyi bir gelecek inşa etmek için onlarla çalışmaktan gurur duyuyoruz" dedi.

IŞİD'in yenilgiye uğratılması sürecini tamamlamak için daha yapılması gereken çalışmalar olduğuna işaret eden Pompeo, Başkan Donald Trump'ın bu süreci mümkün olduğu kadar hızlı biçimde tamamlamaya ve IŞİD'in geri dönmesini önleyecek koşulları oluşturmaya kararlı olduğunun altını çizdi

Pompeo, "Bu bağlamda, koalisyon üyeleri, bölgesel ortaklarımız ve müttefiklerimizi, sağlanan askeri kazanımları muhafaza etmek için kritik önem taşıyan istikrarlaştırma çabalarının yükünü paylaşmaya çağırmaya devam ediyoruz" ifadesini kullandı.

Kaynak: Amerika'nın Sesi