CHP’nin cumhurbaşkanı Muharrem İnce, 24 Haziran seçim gecesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

24 Haziran’da kaçırıldığı iddialarını yalanlayan İnce, “Seçim sonuçlarını eşim, oğlum, kardeşlerim, yeğenlerim, İstanbul Milletvekilimiz ve Grup Başkanvekilimiz Sayın Engin Altay ve Bilecik Milletvekilimiz Sayın Yaşar Tüzün ile birlikte takip ettik. Seçim gecesi susturulduğum, tehdit edildiğim, kaçırıldığım, açıklama yapamayacak durumda olduğum yönünde söylenen/yazılan/paylaşılan her şey yalandır” dedi.

Muharrem İnce’nin resmi Twitter hesabından yaptığı açıklamalar şu şekilde:

Seçim günü Yalova’da oyumu kullandım ve Ankara’ya geldim. Saat 16.50 sıralarında YSK’nın önüne gittim ve 17.00’de YSK önünde bir açıklama yaptım.

Bütün kampanya boyunca YSK’nın 16 Nisan referandumunda mühürsüz oyları kanuna aykırı bir şekilde geçerli sayması gibi bir karar alırsa 50 bin avukatla YSK önünde olurum dedim.

YSK böyle bir karar almadı, YSK’nın o gün aldığı kararlar sonuca etki edecek ve bizi kuşkuya düşürecek kararlar değildi. O nedenle seçim gecesi YSK önüne gitmedim, gidilmesi yönünde çağrıda bulunmadım.

YSK önünde benim kulağıma fısıldayarak konuşan kişi CHP’nin yıllardır YSK Temsilciliğini yapan ve milletvekili adayı olan Mehmet Hadimi Yakupoğlu idi. Sosyal medyada YSK temsilcimizin seçimle ilgili bana söyledikleri bile komplo teorisi üretilmesine neden oldu.

Seçim sonuçlarını eşim, oğlum, kardeşlerim, yeğenlerim, İstanbul Milletvekilimiz ve Grup Başkanvekilimiz Sayın Engin Altay ve Bilecik Milletvekilimiz Sayın Yaşar Tüzün ile birlikte takip ettik. Seçim gecesi susturulduğum, tehdit edildiğim, kaçırıldığım, açıklama yapamayacak durumda olduğum yönünde söylenen/yazılan/paylaşılan her şey yalandır.

“Arkadaşlar maalesef bilmediğiniz şeyler var” diye başlayan tweet benim hesabımdan atılmamıştır. Bu şekilde başlayan tweet ekran görüntüsü sahtedir, düzmecedir.

Seçim sonuçlarını takip ettiğim yerden kaçırılmadım, eşim kaçırılmadı, açıklama yapmayı Pazartesi saat 12.00’ye bıraktım ve o açıklamayı Pazartesi saat 12:00’de CHP Genel Merkezi’nde yaptım.

Ben, ekibim, CHP, diğer siyasi partiler seçim sonuçlarını etkileyecek bir usulsüzlük tespit edemedik, edebilen varsa ve beni ikna ederse sonuna kadar mücadele etmeye varım. Seçimin ve seçim sürecinin adil ve hukuka uygun bir şekilde sürdürüldüğünü söyleyemem ancak seçim sonrasında üretilen komplo teorilerinin doğru olmadığını söylemek için bu açıklamayı yaptım.

Bizim verdiğimiz mücadele tek seçimlik bir mücadele değildir, Türkiye hepimizin Türkiye’si olana dek mücadelemiz sürecektir. Şimdi yapılacak iş hatalarımızı, eksiklerimizi gözden geçirip var gücümüzle önümüzdeki seçime hazırlanmak olmalıdır. Bunun için Çarşamba günü Erzurum’dan yola çıkıyoruz.