Organize suç örgütü lideri Alaaddin Çakıcı'nın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik tehdit ve hakaretleri üzerine MHP'den gelen açıklamaların ardından başlayan tartışmalar sürüyor. 

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay’ın, “Bir siyasi parti genel başkanını tehdit eden çete liderine ‘dava arkadaşım’ demek seviyesizliktir, çukur siyasetidir, rezilliktir” ifadelerini kullanmasına MHP'den tepki geldi.

MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, CHP'li Engin Altay’ın “Bir siyasi parti genel başkanını tehdit eden çete liderine ‘dava arkadaşım’ demek seviyesizliktir, çukur siyasetidir, rezilliktir” ifadelerini kullanmasına karşı “Çok ağır, ahlaki seviyeleri son derece aşan bu ifadelerini bizler ayaklarımızın altında çiğniyoruz. Bunun ahlaki hiçbir yanı yoktur” yorumunu yaptı.

TBMM’de basın toplantısı düzenleyen MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül şunları söyledi: 

‘AHLAKİ SEVİYELERİ AŞAN İFADELER’

Sayın Engin Altay’ın partimize yönelik ifadeleri çok ağır, ahlaki seviyeleri son derece aşan bu ifadelerini bizler ayaklarımızın altında çiğniyoruz. Alaattin Çakıcı’nın Sayın Kılıçdaroğlu ile arasında geçen polemik sebebiyle kendisine yönelik olarak CHP tarafından ağır hakarete uğramasına takiben Genel Başkanımız da buna karşı düşüncelerini dün akşam itibariyle ifade etmiştir. Burada dikkatlerden kaçmayan husus; bu meseleler üzerinden Cumhur İttifakı’nın üzerine gelinme çabasıdır. Bunun ahlaki hiçbir yanı yoktur. Alaattin Çakıcı, Kılıçdaroğlu ile ilgili bir değerlendirme yaptıysa ve bunda bir hakaret ve suç unsuru görülüyorsa bunun için başvuru mercileri bellidir. Ancak buna karşılık olarak yeniden başka bir hakaret yolunu seçmek siyasi kurnazlıkla başka işleri kurtarmaya çalışmak hiçbir şekilde kabul edilemez.

‘ÇAKICI CEZASINI ÇEKMİŞ BİR ARKADAŞIMIZ’

Kaldı ki Alaattin Çakıcı uzun yıllar cezaevinde kalarak cezasını çekmiş bir arkadaşımızdır. Genel Başkanımız da hassasiyetlerini dile getirmiştir. Genel Başkanımızın ifade ettiği hususlar son derece önemlidir. Bugüne kadar CHP, bu ifadeleri yani genel başkanlarına bu ifadeleri kullanılmasına karşı çıkıyorsa şu ana kadar Genel Başkanımıza terör örgütleri tarafından birçok defa saldırılarla muhatap olduğu süreçlerde tek kelime CHP tarafından duymuş değiliz. Samimiyet testinden sınıfta kalacak olan CHP olacaktır. Genel Başkanımız, Sayın Kılıçdaroğlu ve CHP’nin değerlendirmelerini ‘rezillik’ olarak değerlendirirken bunda son derece haklı sebepleri olduğunu ifade etmiştir. Buna karşı Altay da çok ağır ithamlar da kullanmıştır. Fakat biz bu ifadeleri kullanırken boşuna kullanmıyoruz.

‘DEMİRTAŞ İÇİN SEFERBER OLDULAR’

Asıl rezillik ve seviyesizlik şunlardır: PKK’yı terör örgütü olarak görmeyenlerle güç birliği yapmaktır. ‘Apo’nun heykelini dikeceğim’ diyen isyan faaliyetine sebep olan Selahattin Demirtaş için seferber olmaktır. PKK’lı terörist Sakine Cansız’a sahip çıkan ve arkasından ona ağıt yakan DHKP-C başta olmak üzere terör örgütleriyle iç içe olan İstanbul İl Başkanı’na sahip çıkmaktır. Zeytindalı Operasyonu’nda PKK ve PYD’li teröristlere sahip çıkmaktır. Bugün ülkemize düşman olan bütün yapılara karşı destan yazan İHA, SİHA’larımıza iftira atmaktır. Terörist cenazelerine katılıp, tabutlarına omuz vermektir. Şehit savcımız Kiraz’ın katillerine sahip çıkmak veya sahip çıkanları himaye etmektir. PKK’yı terör örgütü olarak kabul görmeyen TTB’ye destek çıkmaktır. 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili olarak bunun kontrollü darbe olduğunu ifade etmektir. Adana mitinginden FETÖ’cü sözde gazeteci ve yazarların isimlerin teker teker Kılıçdaroğlu tarafından anons edilerek sahip çıkmaktır. 10 Kasım’da Atatürk önünde saygıyla eğilip, terörist Seyit Rıza’nın Tunceli’de heykeli önünde eğilmektir. Yine bebek katili posterleri ile Atatürk posterlerinin yan yana geldiği mitinglerde teröristlerle beraber olmaktır. Karabağ Harekatı’nda Türkiye’den askeri yardım gittiğini kaygıyla izlediğini ifade etmektir.

‘MHP'NİN ATTIĞI ADIMLAR ŞEFFAFTIR’

Bunun gibi birçok rezilliğe CHP teker teker imza atmaktadır. Bu duruşlarından vazgeçmemektedir. CHP’nin Türkiye’nin kurucu değerlerini tamamen yok edecek derecede bir anayasa görüşmelerine dahil olduğu bir dönemde bugün MHP’ye ortaya koyduğu ifadeler asla ve asla kabul edilemezdir. Bu ifadeleri ayaklarımızın altında çiğniyoruz. MHP, hukuk ve demokrasinin yanında olmuştur. Attığımız her adım yaptığımız her iş hukuka uygun olarak gelişmektedir. MHP’nin attığı adımlar şeffaftır