TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop AKP ve MHP'nin hazırladığı 'Yeni Anayasa' taslağına ilişkin görüşlerini savundu. Parlamenter sistemin sorunlu olduğunu iddia eden Meclis Başkanı Şentop, "Türkiye’deki darbe ve müdahalelerin parlamenter sistemle de bir bağlantısı var." diye konuştu.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop mevcut Anayasa’nın yapılan düzenlemelere rağmen eksiklikler ve çelişkiler taşıdığını belirterek Hürriyet’e şu yorumlarda bulundu:

“Ne kadar değişiklik olursa olsun yine de ‘1982 Anayasası’ olarak, darbe dönemine atıfla anılıyor. İkincisi esasa müteallik olmasa da bazı çelişik hükümler var. Üçüncüsü de son hükümet sistemiyle beraber yürütme konusunda önemli değişikler yapıldı; fakat bu hükümet sistemi bakış açısının Anayasa’nın bütünüyle ilgili olarak dikkate alınması lazım. Yani sadece yürütmede yapılan değişikler değil de yürütmenin başkanlık sistemi olarak kabul edildiği, diğer alanların ve konuların da bu başkanlık sistemi perspektifiyle ele alındığı, yazıldığı bir anayasa lazım. Dolayısıyla bütünlükçü bir anlayışla yeni sivil bir anayasaya ihtiyaç var.”

YÜRÜTME GÜÇLENDİRİLİYOR

“Parlamenter sisteme dönülmesi gerektiğini söyleyenler de aslında hükümet sistemi tartışması yapıyor; bu bir anayasa tartışmasıdır. Zaten klasik parlamenter sistemi kimse önermiyor; parlamenter sistemden yana olan yok. ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ diyorlar. Yani parlamenter sistemde esasen bir sorun olduğunu herkes kabul ediyor. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem denildiğinde, önemli soru şudur: Parlamenter sistemin neresi güçlendiriliyor? Literatürde, bu sorunun cevabı açıktır, nettir: Yürütme... Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem, Meclis’in parlamentonun güçlendirildiği bir sistem değil, yürütmenin güçlendirildiği sistemdir. Başkanlık sisteminde de yürütme güçlendirilmiş oluyor zaten. Önemli olan güçlü yürütme ihtiyacının herkes tarafından kabul ediliyor olmasıdır.

Parlamenter sistemin temel problemi güçlü, istikrarlı hükümetler üretememesi. Türkiye’deki darbe ve müdahalelerin parlamenter sistemle de bir bağlantısı var. Çünkü hükümet halk tarafından doğrudan seçilmiyor, parlamentonun içinden çıkıyor. O sebeple parlamento içi dengelere bağlı ve bağımlı. O dengeleri değiştirebilirsen hükümet düşürüp hükümet kurabiliyorsun. 12 Mart ve son olarak 28 Şubat dönemi bu durumun bariz örneklerinden.