42 yıl önce Kızıldere'de katledilen Mahir Çayan ve arkadaşları İstanbul ile Ankara'da Çayan'ın mezarı başında anıldı. İstanbul'daki anmada konuşan HDK İstanbul Meclisi Yürütme üyesi Erdal Demirhan, Mazlumların, Mahirlerin, Denizlerin, İboların mücadelesini sokakta sürdürdüklerini dile getirerek, "Biz onlardan birlikteliği, siper yoldaşlığını öğrendik. Bu yüzden bizlerde birleştik" dedi. 

İstanbul'da Kızıldere katliamının 42. yıl dönümü nedeniyle 78'liler Girişimi, HDK/HDP, EHP, İKP, Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği ve Karşı Sanat Çalışmaları üyelerince Galatasaray Meydanı'nda anma yapıldı. Anmada, katliamda yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının yer aldığı "30 Mart 1972 Kızıldere katliamını unutmadık, unutmayacağız" yazılı pankartı ile birlikte karanfiller taşındı. Yaşamını yitirenler için önce saygı duruşunda bulunulan anmada konuşan 78'li Derneği Yürütme Kurulu üyesi Yunus Bircan, "Kızıldere katliamının bütün devrimci güçlerin kaderlerinin belirlendiği gün" olduğunu söyledi.

70'li yıllardaki mücadeleyi ve Kızıldere katliamını anlatan Bircan, "Denizleri ipten almak için Mahirler vuruşa vuruşa Kızıldere'ye gidecek, Denizler ipe giderken Türk ve Kürt halklarının ortak mücadelesi ve kardeşliğini miras olarak bırakacak, İbrahimler işkencede ser verip sır vermeyecek, Sinanlar Nurhak'da katledileceklerdi. Ve Türkiye devrimci hareketi onların şahsında ilk öncülerini kaybedecek, ama halkın benliğinde ve bilincinde bir daha asla silinmeyecekti" dedi. Konuşmasının devamında 71 devrimciliğinin düzene karşı olduğunu, halk devrimciliği olduğunu ifade eden Bircan, hayatlarını kaybedenlerin izinden yürüyeceklerini söyledi. 

Bircan'ın ardından söz alan EHP Genel Başkanı Sibel Uzun da Kızıldere katliamının ardından iktidarların mücadeleyi bitirdiğini sandığını, fakat mücadelenin daha büyüdüğünü söyledi. Dün olduğu gibi bugün de AKP'nin katliamcı politikalar izlediğini ifade eden Uzun, halkın AKP'ye cevabını sandıkta vereceğini söyledi. Uzun, sözlerini "Mahirlerin hesabı sokaklarda direnerek sorulacak" diyerek tamamladı.

Uzun'un ardından söz alan HDK İstanbul Meclisi Yürütme üyesi Erdal Demirhan ise Mazlumların, Mahirlerin, Denizlerin, İboların mücadelesini sokakta sürdürdüklerini dile getirdi. "Biz onlardan birlikteliği, siper yoldaşlığını öğrendik. Bu yüzden bizlerde birleştik. HDP ve HDK ezilenlerin birliğidir" diyen Demirhan, Kızıldere katliamının son olmadığını, Gezi direnişinde 8 kişinin hayatını kaybettiğini son olarak da polis şiddetinden dolayı Silvan'da Mehmet Ezer'in ağır yaralandığına işaret etti.

Anma, konuşmaların ardından hep bir ağızdan söylenen Kızıldere Türküsü ile son buldu. 


ÇAYAN'IN MEZARI BAŞINDA ANMA

30 Mart 1972 tarihinde Tokat'ın Niksar ilçesi Kızıldere köyünde katledilen THKP/C Lideri Mahir Çayan ve 9 arkadaşı, Karşıyaka Mezarlığı’nda Mahir Çayan’ın mezarı başında anıldı. Ankara 68’liler, Devrimci 78’liler Federasyonu, Halkevleri, ÖDP, Gençlik Muhalefeti ve Dev-Genç üyeleri olmak üzere birçok emek ve demokrasi örgütlerinin katıldığı anmada, “Oligarşi mezara söz yetki karar halka”, “Fatsa’dan Gezi’ye bir yoldur Kızıldere” pankartları ile Mahir Çayan ve 9 arkadaşının fotoğrafları açıldı. Mahir Çayan’ın mezarı başında devrim şehitleri için saygı duruşunda bulunan kitle, “Katil devlet hesap verecek”, “Mahir Hüseyin Ulaş kurtuluşa kadar savaş” sloganları atarak, “Dev-Genç” marşını okudu. 

Saygı duruşunun ardından kitle adına açıklama yapan Mustafa Alındağlı, Kızıldere katliamının hesabını soracak gücün emek ve demokrasi örgütleri olduğunu belirterek, “Bu gün Mahir, Ulaş, Deniz, İbrahim olmanın günüdür. Önderlerimize kulak verin. Dünyanın neresinde olursa olsun haksızlığa ve zulme karşı durun. Barışı, kardeşliği ve umudu büyütün. Dayanışma duygularını çoğaltın. Devrimden ve sosyalizmden asla vazgeçmeyin” çağrısında bulundu. 

Anma etkinliği sloganlarla sonlandırıldı. (ANF)