Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eşbaşkanı ve Siirt Milletvekili Gültan Kışanak, Kayapınar Kültür ve Sanat Merkezi'nde basın mensupları ile sohbet toplantısı düzenledi.  

Kışanak, İmralı görüşmelerinin Türkiye'nin tek gündem maddesi haline geldiğini, bir barış özlemi, çözüm umudu ve beklentisi olduğunu ve kamuoyunun da bu konuda büyük destek olduğunu söyledi. Ahmet Türk ve Ayla Akat'ın ziyaretinden sonra, İmralı Adası'nda Abdullah Öcalan'la ikinci ziyaret ihtiyacının gündeme geldiğini, ancak hükümetin bir aydır pozitif yaklaşım ve tutum içerisinde olmadığını söyleyen Kışanak şöyle konuştu:

"Kamuoyu oyalanıyor, biz bunu doğru bulmuyoruz. Hükümetin negatif tutumu doğru değildir. Biz defalarca sorumluluk ve risk almaya hazır olduğumuzu ifade ettik ve bunu hükümete bildirdik. Beklentimiz BDP'nin kurumsal olarak muhatap alınması ve hükümetle resmi irtibat kurmak istiyoruz. Medya üzerinden diyalog doğru değildir, bundan bir sonuç da çıkmaz. AKP, BDP'yi resmi muhatap almak yerine medya üzerinden ve kamuoyu baskısı oluşturmaya çalışıyor. Biz de medya üzerinden mecburen yanıt veriyoruz. Artık müzakereleri başlatmamız gerekiyor."

"DEVLET TERÖRÜ MAĞDURUYUM"

Kışanak, Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde yol kontrolü yapan PKK'li gerillalar ile kucaklaşma görüntüleri nedeniyle kendisi ile ilgili 5-6 aydır bir siyasi linç kampanyası sürdürüldüğünü söyledi.

Kışanak, konuyla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:

"BDP Eşbaşkanı değil, Gültan Kışanak olarak konuşuyorum. Derin ve tekçi devlete karşı yıllardır mücadele veren biri olarak söylüyorum. Terörist değilim, terör uzantısı değilim. Devlet terörü mağduruyum. Ben hep devlet terörü mağduru oldum. Arkadaşlarımı kaybettim, ağır işkenceler gördüm, çalıştığım gazete bombalandı. 28 Şubat döneminde, 28 Şubat darbesi diye manşet atan gazetenin yazıişleri müdürüydüm. Kendileri korktuğu zaman çıkıp konuşan ve mücadele veren biriyim. Bir daha adımı anmasınlar, ya da doğru dürüst konuşsunlar. Böyle devam ederse, anladıkları dilden cevap vereceğim.  Karşılaştığım bir insanla tokalaştım, merhabalaştım, medeni bir duruş gösterdim. Kiminle barış yapmak istiyorsunuz. Bundan sonra susmayacağım. Beni eleştirenler bugün konuşuyorsa, ben geçmişte direndiğim için konuşuyorlar. Nefret diliyle sorunları çözemeyiz. Ben bütün yaşadıklarıma rağmen nefret etmedim ama eleştirdim."

"SİYASİ SORUMLULUK VE RİSK ALMAK İSTİYORUZ"

Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Kışanak, siyasi sorumluluk ve risk almak için Eşbaşkanlar olarak kendilerini İmralı adasına gitmek için önerdiklerini söyledi. Kışanak, "Sürecin ilerlemesi için tıkayıcı bir dil kullanmadık. Bizimle AKP'nin resmi bir teması olmadı, asıl kriz buradan kaynaklanıyor. Kurumsal olarak muhatap alınmak istiyoruz. Bizi kurumsal olarak muhatap olarak almazlarsa, parti olarak bunu değerlendirir, bir karar alırız. Biz bu konudaki görüşlerimizi daha önce hükümetin ilgili bakanlarına ilettik. Bizimle resmi görüşme yapılmasını söyledik," diye konuştu.