CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Belediye Başkanları Toplantısı’nda AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sert eleştirilerde bulundu. 

CHP’li belediyelere yönelik baskıların arttığını savunan Kılıçdaroğlu “Eskişehir çölde vaha gibi, yemşeşil bir cumhuriyet kenti oldu.Bizim belediye başkanlarımızın alnı ak. Çünkü onların veremeyeceği hiçbir hesap yoktur. Yılmaz Büşükerşen ve Aziz Kocaoğlu’na yönelik baskılar sonuçsuz kalacaktır. Kenti ranta ve rantiyeye teslim etmedi belediyelerimiz.  Rantiyeciler başkanlarımıza saldırdı. Halkımız sahip çıktı başkanlarımıza. Kentin ortasına acımasızca gökdelenler yapacaksınız sonrada kalkıp diyeceksiniz ki Bu gökdelenleri kim yapıyor?” diye sordu.

AKP’li Ayhan Oğan’ın ‘yeni devlet’ açıklamasına tepki gösteren Kılıçdaroğlu, “Siz bir devletin nasıl kurulduğunu biliyor musunuz? Türkiye Cumhuriyeti Devleti, acıyla kanla kuruldu. Siz kalkacaksınız, bir devlet kurduğunuzu söyleyeceksiniz. O ne düşünüyor acaba, tık yok. Sen bu adam hakkında ne düşünüyorsun sen? 16 Nisan’da halk kendi devletini kurmak için adım atıyor diyor. Ona da bir şey yapılmıyor. Cumhuriyet saraylarda kurulmadı, zengin sofralarında kurulmadı, birilerinin önünde diz çökerek kurmadılar. Yoksullukla yoksulluk” dedi.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları şu şekilde:

"Eğer bunlar olmazsa, devleti iyi yönetemezsiniz. İktidar partisinin eski MKYK üyesi bir konuşma yaptı. Bunu defalarca tekrarladı. "Biz yeni bir devlet kuruyoruz" diyor. Bu devletin kurucusu da kendi partisinin genel başkanı olacak. Densiz bir kişi, ahlaksız bir kişi, tarihine saygı duymayan bir kişi. Siz bir devletin nasıl kurulduğunu biliyor musunuz? Türkiye Cumhuriyeti Devleti, acıyla kanla kuruldu. Siz kalkacaksınız, bir devlet kurduğunuzu söyleyeceksiniz. O ne düşünüyor acaba, tık yok. Sen bu adam hakkında ne düşünüyorsun sen? Buna bu cesareti sen verdin. Sadece o mu, bunun bir danışmanı var. Danışmanı da konuşuyor, o da diyor, 16 Nisan'da halk kendi devletini kurmak için adım atıyor diyor. Ona da bir şey yapılmıyor. Cumhuriyet saraylarda kurulmadı, zengin sofralarında kurulmadı, birilerinin önünde diz çökerek kurmadılar. Yoksullukla yoksulluk.

‘AKLI KAFASINDA DEĞİL, KÜLAHINDA OLAN ADAMLAR’

"Gazi Mustafa Kemal Atatürk, cumhuriyeti kurarken en büyük sorun parasızlık olmuştur. Kurtuluş Savaşı sırasında gelen bazı yardımlarla, Kurtuluş Savaşı verildi. Halkta para yoktur. Kimisinden çorap, buğday, arpa istenmiştir. Onlarla asker beslenmiştir, onlarla mücadele edilmiştir ama alınan her malın bedeli yine o insanlara ödenmiştir. Cumhuriyet, adalet üzerine inşa edilmiştir. Cumhuriyetin kuruluşunda bir tek kişinin bile hakkı yenmemiştir. Bunlar devletin kuruluşunun ne olduğunu bile bilmiyorlar. Tarihi bilmemek ülkesine ihanettir. Cumhuriyetin kuruluşuna laf edenler Osmanlı'nın batışına tek laf bile etmiyorlar. Aklı kafasında değil de külahında olan adamlar "Keşke Yunanistan kazansaydı" diyerek vatanlarını satıyorlar.

Cephelerde bu bayrak düşmesin diye kaç şehit verdik. Türkiye Cumhuriyeti'ni küçümsüyorlar. Sorun şudur; Bu zihniyetteki tüm insanların AK Parti'nin içinden çıkmış olmasıdır. Onlar da ses çıkarmıyorlar. Kapının önüne koyamıyorlar, niçin. Aynı amacı mı güdüyorsunuz siz. Sevr anlaşması, tek laf edemiyorlar ama Lozan'a dilleri uzuyor.

NASIL CUMHURİYET SAVCISISINIZ SİZ’

"Sevr anlaşmasını tanımayan bir kişi var. Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Sevr anlaşmasına alkış tutacaksın, Türkiye'nin kuruluşuna laf söyleyeceksin. Bunun adı vatana ihanet değil midir? Nedir bunun adı? Suskun olanlar da aynı ihanet içindedirler. Cumhuriyet savcıları, neredesiniz siz. Nasıl cumhuriyet savcısısınız siz. Bizim ağzımızdan bir laf çıksa, 50 tane fezleke düzenliyorsunuz. Batsın sizin savcılığınız. Osmanlı niye battı? Bunun üzerinde konuşan var mı? Osmanlı'nın son dönemlerini yaşamaya başladık şimdi. 1800'lü yılların başında Osmanlı'da okuma yazma oranları yüzde 1-5. Devasa Osmanlı'yı düşünün. Almanya'da yüzde 70. Farka bakın. İngiltere, Fransa, Avusturya ve Belçika'da yüzde 50'nin üzerinde. Osmanlı eğitim sistemi bozulduğu için battı. Eğitim sistemi üzerine ayrı bir basın toplantısı yapacağım. Bütün belgeleri, bilgileri koyacağım ortaya. 1881'de Osmanlı "iflas ettim" dedi. Duyun-u Umumiye kuruldu.

‘SAHİP ÇIKMIYORSAN TUT KAPININ ÖNÜNE KOY’

Sen yeni bir devlet kurmaktan bahsediyorsun. Hangi yüzle sen o partinin içinde kalıyorsun. Konuşmasını isterim o partinin liderinin. Sahip çıkıyorsan, adam gibi sahip çık. Sahip çıkmıyorsan tut kapının önüne koy. Başka seçeneğin yok senin. İnsanda biraz tarihe saygı olur. Bunların hiçbirisi yok. Bu cumhuriyeti kuranlar Diyanet İşleri Başkanlığını 3 Mart 1924'te kurarlar. Ben o kişiye soruyorum, sen nasıl olup da kalkıyorsun, Cumhuriyet'i reddediyorsun.

3 Ekim 1923'te Ankara başkent ilan edilir, 29 Ekim'de de Cumhuriyet ilan edilir. Yeni devlet kuruyoruz diyen kişiye soruyorum, seni vatana ihanet noktasına hangi eğitim düzeyi taşıdı. Sen inançlara saygıyı, insana saygıyı biliyor musun? Hala birilerinin paryası olmak istiyorlar. Biz çağdaş bir eğitim sistemi istiyoruz. Biz, etnik kimlik üzerinden siyaset istemiyoruz. Herkesin kimliğine, yaşam tarzına saygı istiyoruz. Biz, devlette liyakat esası istiyoruz.