CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, Başbakan Binali Yıldırım’a” Ege'de egemenliği açıkça Yunanistan'a verilmemiş 18 ada var. 18 adada Yunanistan Bayrağı dalgalanıyor. Bize ait adalar. Yunanistan Bayrağı var. Yunanistan işgal etmiş vaziyette. Bunların dilinden milliyetçilik düşmüyor. Lozan diyorlar, '18 adayı kaybettik' diyorlar. Binali Yıldırım Bey'e soruyorum, 18 adayı geri alacak mısın, almayacak mısın? Milliyetçi misin değil misin?” diye sordu.

Hükümee sert eleştiren yönelten Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının satırbaşları şöyle:

"Terörü bitiremiyorlar çünkü Türkiye'yi yönetemiyorlar. 15 Temmuz şehitleri ve diğer şehitler gibi ayrım ihanettir dedim. Açıklama yaptılar. Şehitlerimiz arasında ayrım yapan hükümet bölücü bir hükümettir. Şehit anneleri arasında fark var mıdır? Biz bu açıklamayı yaptık koro halinde üstümüze saldırdılar.
 
Bedelliden elde edilecek geziler şehit ve gazi ailelerine verilecek dediler, 1 kuruşunu bile vermediler. Havuz gazetesi ve yazarları tek satır yazmadılar. Parayla yazıyorlar, vicdanla değil. Parayla yazı yazıyorsan sen adam değilsin, gazeteci değilsin. Şehit ve gazi ailelerine iş verilecek dediler, şehit ailelerine öteden beri veriyorlardı. Gazi ailelerini bırakın gaziye bile iş vermediler. Beni ziyarete geldi diye gaziyi işten çıkardılar. Bunlarda din de yok, iman da yok, ahlak da yok. "Gazilik sektör" oldu dediler. O askerin nasıl gazi olduğunu biliyor musun, hangi şartlarda o görevi yaptığını biliyor musun?
 
Ankara'da iktidar olanlar kendi çocuklarını o dağlara, tepelere gönderiyor mu, göndermiyorlar. Yandaşları "Şehit ailelerine 450 bin lira tazminat, gazilere 6 bin lira aylık veriliyor" diyor. Yok öyle bir şey. Terörle mücadelede şehit ailesine 87 bin lira. 15 Temmuz şehidi ailesine 121 bin lira. Bu ayrıcalık değil midir, şehit şehittir. Sayın Binali Yıldırım sana soruyorum, dağın tepesinde şehit olan kimin şehidi?
 
KHK'da da ayrıcalık yaptılar. Terör örgütleriyle mücadele ederken şehit olanlara tanınmayan hak 15 Temmuz gecesi şehit olanlara tanındı. Sayın Yıldırım'a soruyorum; bu kararnameyi imzalarken vicdanın neredeydi, elin titremedi mi? Şehitler arası ayrım yapmak ihanettir. Derik Kaymakamı'nın çocukları 15 Temmuz şehitlerine sağlananların imkanlarından yararlanamayacak. AKP'nin Özalp Başkan Yardımcısı da.
 
Şehitler arasında, gaziler arasında ayrım yapmayın. Bu ülkenin bekası için hayatını veren kim olursa olsun her şehide eşit davranılsın diyoruz. Şehitlerimizin yakınları, gazilerimiz el üstünde tutulsun. 'Ayrım yapmayın' dediğimiz zaman kıyamet kopuyor. Şehitler ve gaziler arasında ayrımı kaldıracak bir kanun teklifini bu hafta TBMM Başkanlığı'na grup olarak vereceğiz.
 
ŞANGAY BEŞLİSİ
 
Türkiye demokrasisini geliştiren bir ülkedir. Şangay Beşlisi diyorlar, bunlar onu da bilmiyor. Şangay Altılısı oldu. Özbekistan da üye oldu, altılı oldu. Bunlar onu bile bilmiyor. Dış politikayı bilmiyorlar, ülkeyi nasıl yöneteceklerini bilmiyorlar. Türkiye süratle bir batağın içine gidiyor.
 
EGE'DEKİ ADALAR

Ege'de egemenliği açıkça Yunanistan'a verilmemiş 18 ada var. 18 adada Yunanistan Bayrağı dalgalanıyor. Bize ait adalar. Yunanistan Bayrağı var. Yunanistan işgal etmiş vaziyette. Bunların dilinden milliyetçilik düşmüyor. Lozan diyorlar, '18 adayı kaybettik' diyorlar. Binali Yıldırım Bey'e soruyorum, 18 adayı geri alacak mısın, almayacak mısın? Milliyetçi misin değil misin?
 
Esnafın derdini yalnızca Cumhuriyet Halk Partisi dile getiriyor. Kapalıçarşı esnafı perişan vaziyette. Esnafın bir sürü sorunu var. Ben size bu sorunları satır başlarıyla anlatayım.
 
Esnafın pirim borcu sorunu var. Esnaf doktora gidiyor. Pirim borcu olduğu için tedavi olamıyor. Çocukları ve eşi dahi tedavi edilmiyor. Çocuğun günahı ne? Bunu kanun çıkararak yaptılar. Peki esnaf buna isyan ediyor mu? Etmiyor.
 
İş göremezlik raporu vermiyorlar esnafa.
 
Esnaf çoğu zaman kiralık dükkanda çalışır. Esnafa stopaj da ödetirler. Esnaf buna da sesini çıkarmıyor.
 
İş yerini kapattın. Battın. Bir işçiye işsizlik sigortası verilir. Esnafa böyle bir şey ödenmiyor. Peki esnaf isyan ediyor mu? Etmiyor. Bu gerçeği biliyor mu? Biliyor.
 
Bizim milletvekillerimiz Meclis'e bu konu hakkında kunun teklifi verdi. Sayın Binali Yıldırım, esnafı düşünüyorsan, gelin bu kanunu birlikte çıkaralım.
 
Sicil affı... Borçları yeniden yapılandıracağız diyorsun. Sicil affını neden çıkar mıyorusun? Esnaf zincir mağazalarla nasıl rekabet edecek?
 
Esnaf kardeşlerime sesleniyorum. Sana kredi verecek kuruluşun başındaki kişinin aylık geliri 50 bin TL. Bağzı kaynaklara göre 75 bin TL. Ben Binali Yıldırım'a soruyorum. Bu Yozgat milletvekilinin kaç para olduğunu açıkla.
 
NURİYE GÜLMEN AÇIKLAMASI
 
Nuriye Gülmen diye bir akademisyen var. Pırıl pırıl bir kadın. KHK ile işinden oldu. Bu kadın eline bir kağıt alıyor. Polis her gün gözaltına alınıyor. Şimdi bu akademisyeni desteklemek için 4 öğretmen geliyor. Bir esnaf kardeşim geliyor. Bu öğretmenlerle tartışıyor. Şimdi ben bu esnaf kardeşime sesleniyorum. Eğer adaleti savunmazsan yarın bir gün senin de kapına gelirler. 14 yıldır bu ülkeyi kim yönetiyor. 14 yıldır ceplerini doldurdular ama esnafın cebini boşalttılar.
 
EKONOMİYİ TEHDİTLE YÖNETEBİLECEKLERİNİ SANIYORLAR’
 
Ekonomi iyi yönetilebiliyor mu? Tehditle ekonomiyi yönetebileceklerini sanıyorlar. Faizler yüksek indirin dediler. Bankalar faiz indirdi. Dolar düştü mü?
 
Cumhurbaşkanı da Merkez Bankasına talimat veriyor. Faizleri derhal indirin. Ekonmiyi bilmeyenler ekonomiyi yönetemez.
 
NİHAT ZEYBEKCİ'YE İSTİFA ÇAĞRISI

 
Ekonomi Bakanı, OHAL istemiyormuş. Böyle dedi. Kardeşim, kararnamenin altında Fransız Ekonomi Bakanı'nın imzası mı var? Sen ekonomiden anlamıyorsun. İstifa et.
 
Değerli arkadaşlarım bütün bunlara neden olan ekonomi değil. Bütün bunların nedeni siyasi kriz. Türkiye'yi kimin yönettiği belli değil. Başbakan Yıldırım referandum olursa OHAL kalkabilir diyor. Çünkü abisinden korkuyor. Binali Yıldırım'a sesleniyorum. Koltuğuna sahip çık.
 
‘DIŞARIDA MEŞRUİYETİ SIFIRLANMIŞ BİR HÜKÜMET’
 
Ve dış politika. Bakın bir haftadır Suriye'den şehitlerimiz geldi. Kimin vurduğunu söyleyemiyorlar bile. Biz size demedik mi Suriye'de ne işiniz var diye. Suriye'nin iç işlerine karışmayın diye. Hükümet dış politika konusunda her türlü tavizi verecek durumdadır. Dışarıda meşruiyeti sıfırlanmış bir hükümet.
 
Putin tüm istediklerini alacak sonra ben artık 'domates de almıyorum' diyecek.