CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kamudaki tasfiyelerel yönelik kullandığı, 'At izi it izine karıştı' sözlerini eleştirdi.

Kılıçdaroğlu, "14 yıldır eğer ki bir ülke böyle yönetiliyorsa, bu işin sorumlusu kimdir Bu işin sorumlusu ülkeyi yönetenler. Bütün dünyanın bildiği ve bütün dünyada uygulanan yöntem budur. Ülkeyi yöneten, ülkenin bütün olaylarından sorumludur" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aksaray’da açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları şöyle:

"Bütün bu paraları siz ödüyorsunuz, ama sizin ödediğiniz paralarla neler yapılıyor, siyasetçi bunun hesabını vatandaşa vermek zorunda. Siyasetçi bunun hesabını veriyorsa, vatandaş da bunun hesabını soruyorsa, o ülkede demokrasi var demektir. Eğer vatandaş ödediği verginin hesabını soramıyorsa veya sormuyorsa, o ülkede demokrasi yoktur. Demokrasi aksak yürür, doğru yürümez. Bütün büyük demokrasilerin özünde bu vardır.

‘DEVLETİ YÖNETENLER ÜLKEYE HUZUR GETİRMEK ZORUNDALAR’

“Milli irade dedik. Ama bugün 50 binin üzerinde insanın işine son verilmiş vaziyette. Darbelerden en büyük zarar gören bir partinin genel başkanı olarak söylüyorum. Bu ülkenin huzura ihtiyacı var. Bu ülkenin barışa ihtiyacı var. Bu ülkede birlikte yaşıyoruz. Kimsenin inancına, kimliğine, yaşam tarzı ile bir sorunumuz yok. Aynı havayı teneffüs ediyoruz. Bu güzellikleri hepimiz birlikte yaşamak istiyoruz. Huzur içinde yaşamak istiyoruz. Dolayısıyla devleti yönetenler, yani hükümet olanlar, ülkeye huzur getirmek zorundadırlar.

‘SORUMLU BU ÜLKEYİ YÖNETENLERDİR’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gözaltı ve tutuklamalarla ilgili olarak kullandığı ’At izi, it izine karıştı' sözlerini eleştiren CHP Genel Başkanı, şöyle devam etti: “14 yıldır eğer ki bir ülke böyle yönetiliyorsa, bu işin sorumlusu kimdir. Sorumlusu Taşpınar mı, sorumlusu sizin belediye başkanınız mı? Sorumlusu vatandaş mı, işçi mi? Bu işin sorumlusu ülkeyi yönetenler. Bütün dünyanın bildiği ve bütün dünyada uygulanan yöntem budur. Ülkeyi yöneten, ülkenin bütün olaylarından sorumludur. Şimdi biz her seferinde soluğu bir başka yerde alıyoruz. Bu da bizim ikinci yanlışımız.

“Ülkeyi yöneteni bırakıyoruz, başka bir yerde başka bir sorumlu arıyoruz. Şimdi 'at izi it izine karıştı'. Ülkede kim tutuklandı, kim serbest kaldı belli değil, o anlama geliyor. İyi de sorumlusu kim? Sanki ülkeyi başkaları yönetiyor, onlar da bu işin sorumlusunu arıyorlar. Sorumlu ülkeyi yönetendir. Düşünmeye, sorgulamaya ihtiyacımız var. Bunu yaptığımız zaman sandığa giderken bilinçli oy kullanmış oluruz.”