Hakkari’de öldürülen binbaşının babasının "Bir araya gelin, bu sorunu çözün. Kimsenin çocuğu ölmesin" sözlerini aktaran Kılıçdaroğlu, mutabakat çağrısı yaptı.

Radikal’den Deniz Zeyrek’ib haberine göre, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Kürt Sorunu hakkındaki görüşlerini, Çukurca’da PKK’nin öldürdüğü Fatihler Özel Harekat Taburu’nun komutanı Binbaşı Yavuz Başayar’ın babası İsmail Başayar’la sohbetini anlatarak dile getirdi.

Telefonla görüşülen CHP lideri, babanın “Bir araya gelin, bu sorun çözülsün artık. Kimsenin çocuğu ölmesin” dediğini, kendilerinin talebinin de aynı olduğunu söyledi. Bütün partilerin ortak karar alması gerektiğini belirten CHP lideri, “Tek başına silahla olmaz. Ortak bir mutabakat olmalı” dedi. Gereken ortak mutabakatı ancak hükümetin yapabileceğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Ama yapmıyor. Kendi bildiğini okuyor” sözleriyle hükümetin tavrından yakındı. Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hükümet değişik zamanlarda değişik söylemler kullanıyor. Önce Habur olayı yaşandı. Sonra İmralı ile diyalog. Şimdi 90’lardaki yöntemlere dönüyoruz. Oysa 90’larda bu yöntemle sorunun çözülmediği görülmüştü. Siyaset kurumu oturup çözüm bulmalı. Askerler de defalarca bizden bunu istedi.”

‘Açılımın mimarı’ dediği Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın, 5-6 rapor hazırladıklarını, ekipler kurup çalıştıklarını açıkladığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Ne oldu bu raporlara, ekiplere? Hangi konuları çalıştıklarını bile bilmiyoruz” yorumunu yaptı.

Cumhurbaşkanı Gül’ün MGK toplantısı sonrasında bilgi vermek için TBMM Başkanı ile kendisini Çankaya Köşkü’ne davet etmesini değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Bu tür bir şey ilk kez olacak. Biz düşüncelerimizi anlatırız ama Cumhurbaşkanı ne tür bilgiler verir bilemeyiz” dedi.

Kılıçdaroğlu, CHP’nin ne düşündüğünü herkesin bildiğini belirterek, “Asıl bilmediğimiz, hükümet ne düşünüyor, ne yapmak istiyor? Ne yazık ki artık terör hükümeti yönlendiriyor. Hükümet terör konusunda inisiyatifi kaybetti ve bu konuda belirleyici olmaktan çıktı. Başbakan artık kızgınlıkla hareket ediyor. Kızgınlıkla daha önce hangi sorun çözüldü ki?” ifadelerini kullandı.

‘MACUNU TÜPE KOYMAK’

Hükümetin bölgede çok olağanüstü beklentiler yarattığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, bu sürecin ‘kamuoyunun desteği alınmadan’ gerçekleşmesi nedeniyle başarısız olduğunu savunarak, “Kamuoyundan destek alamayınca da vazgeçtiler. Şimdi tüpten çıkan macunu tekrar tüpe sokmaya çalışıyorlar ama olmuyor. Şimdi bunun ağır faturasını da biz ödüyoruz” diye konuştu.

Aslında ‘terör’ konusunda ülke genelinde ortak bir mutabakat bulunduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Biz ‘ortak aklı bulalım’ dedik ama karşımızdaki duvarı aşamadık. Hükümet, sorunu tek başına çözme inisiyatifini elinden kaçırdı. Bunu itiraf etmemek için de işbirliği yapmıyor. Bununla itibar kaybedeceğini düşünüyor ama terör konusunda zaten hükümetin itibarı kalmadı. 8 yıldır iktidardalar. Şimdi çıkmış yeni iktidara gelmişler gibi yeni politikalardan söz ediyorlar. O da 90’larda denenmiş, başarısız olmuş yöntemlerden oluşuyor.”

Hükümeti ‘izlediği politikalarla terörü meşrulaştırmakla’ suçlayan Kılıçdaroğlu Gümrük Bakanı Hayati Yazıcı’nın Hakkâri yakınlarında PKK kampları olduğuna dair açıklamasına da şöyle tepki gösterdi: “Hakkâri’de kamp varsa siz nerdesiniz? Bunları çözeceklerine toplumu ayrıştırdılar. Halkı düşman kamplara böldüler. Gelinen nokta, hükümetin terörle mücadeledeki başarısızlığının tescilidir.”