CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’de demokrasi eksikliği olduğunu belirterek aydınlara seslendi: "Önce aydınlar bunu bilmeli. Oturuyorsunuz sabahtan akşama CHP’yi eleştiriyorsunuz. Biz mi sizin işinize son verdik?"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun gündeme ilişkin konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:

"Bir araya gelmeyen siyasal partiler terörün devamını isteyen partilerdir. Sorun toplumsal uzlaşma sorunudur. Devlet bu süreç içinde hiçbir zaman meşru zeminin dışına çıkmayacaktır. Bu hedef uygulamaya konulamadı. Yolu, yöntemi öneren de biziz. Tarih bizi haklı çıkaracaktır. Diyorlar ki 'Sizin öneriniz ile AKP'nin önerisi aynı.' Asla aynı değil, 180 derece fark var. Bizim önerimizde çözüm yeri Meclis'tir. Barışın 3 ayağı vardır: Hukuk, insan hakları ve toplumsal uzlaşma.

Türkiye’de demokrasi eksikliği var. Önce aydınlar bunu bilmeli. Oturuyorsunuz sabahtan akşama CHP’yi eleştiriyorsunuz. Biz mi sizin işinize son verdik.

Barıştan, demokrasiden, özgürlüklerden yanaysanız hükümete önerilerim olacak. Özel yetkili mahkemeleri kaldıralım. Yeniden yargılama yolu açalım. Bu mahkemeler Recep Tayyip Erdoğan'ın sopa olarak kullandığı mahkemelerdir.

Barış, demokrasi özgürlük mü istiyorsunuz. Bırakın tutuklu milletvekillerini, parlamentoda görev yapsın. Uzun tutukluluk sürelerine karşı düzenlemeyi getirin, değiştirelim. Terör tanımını yeniden yapalım.

Demokrasi istiyorsanız Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'nu değiştirelim. Bırakın millet yürüsün, haykırsın. Niye yapmıyorsunuz? Siyasi Partiler Yasası'nı değiştirelim. Liderler sultasına son verelim.

Diyarbakır Cezaevi'ni Demokrasi ve İnsan Hakları Müzesi yapalım.

'SEÇİM BARAJINI KALDIRALIM'

Demokrasi için Uludere ayıbından kurtulalım. Barış istiyorsan getir Uludere Komisyonu'nu ama getiremezsin. Çünkü sen demokrasi kültürünü içine sindirememişsin.

Seçim barajını kaldıralım. Barıştan söz edeceksin. Ama milli egemenliğin gereğini yerine getirmeyeceksin.

Yalancıları, tecavüzcüleri gizli tanık yaptılar. O hakim ve savcılar bunun altında kalacak.

'NEVRUZ'U BAYRAM YAPALIM'

Gelin Nevruz'u bayram yapalım, herkes bayramını kutlasın. Ama yapmaz. 19 Mayıs'a sahip çıkmayan insandan demokrasi beklenir mi?

Başbakan kendi ayıbını kendi itiraf ediyor. Medya patronu gidiyor efendim hangi yazarı istersin diyorlar o da diyor ki bu yazarı istiyorum. Bari sen söyleme bunu hadi bizi rezil ettin dünyaya rezil etme bizi. Medyanın özgürlüğü için gelin yasa çıkaralım.

Sabah akşam küfredip sonra barıştan söz edilemez. Bizim sözümüz sözdür. Yalancıdan Başbakan olmaz.

'ERDOĞAN VE HÜKÜMETİNE GÜVENMİYORUZ'

Hangi gazeteciyle karşılaşsak, 'CHP'nin çözüm önerileri nedir?' diye soruyorlar. Pes yani. Duymuyorlar bizi, görmüyorlar bizi, üç maymunları oynamak medya mensuplarına yakışmaz.

Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetine güvenmiyoruz. Süreçten bakanların da haberi yok.

Erdoğan, 2004'te Brüksel'e gitti, müzakerelere imza attı. O zaman CHP 'Bu anlaşmaların altına imza atmayın' dedi. O sözleşme imzalandıktan sonra Erdoğan, 'Avrupa ihtilali yaptık, borsada çifte rekorlar kırdık' dedi. Şimdi ne oldu o rekorlar. " (NTVMSNBC)