Kritik bir dönemden geçen Türkiye’nin önünde “Demokratik bir cumhuriyet mi, baskıcı bir rejim mi?” tercihinin durduğunu söyleyen HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, kongreye giden partililerine “Sıkı bir demokrasi mücadelesine hazır olun” çağrısı yaptı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) 11 Şubat’ta Ankara Arena’da 3’üncü Olağan Kongresi’ni gerçekleştirecek. Kongre öncesi bölgelerde konferanslar yapan HDP yönetimine, tutuklu bulunduğu Edirne F Tipi Cezaevi’nden mesaj gönderen Eş Genel Başkan Selahattin Demirtaş, kongrede aday olmayacağını açıkladı. Kongre hazırlıklarını yapan partinin Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, kongrenin hem Türkiye halklarının demokrasi mücadelesi hem de HDP açısından çok stratejik bir kongre olacağının altını çizdi.

‘KARAR DEMİRTAŞ’A AİT’

Rıfat Şahin ve Devran Toptaş’ın Mezopotamya Ajansı’da yer alan haberine göre, Kongre hazırlık sürecine değinen Kemalbay, “Kongreye giderken partimizin tüm organlarında çeşitli çalışmalar başlattık. Kongreye hazırlık için çeşitli komisyonlar oluşturduk.

Gerek PM, gerek MYK bünyesinde Selahattin Demirtaş’ın partideki konumuna ilişkin tartışmalar yürütüldü. Yapılan tartışmalarda Selahattin Demirtaş’ın yeniden Eş Genel Başkan olarak seçilmesi düşüncesi öne çıkmıştı.

Selahattin Demirtaş HDP içerisinde çok önemli bir aktör ve aday olmayacağı yönündeki karar tamamen kendisinin kararıdır. Demirtaş’ın mesajında da belirttiği gibi Türkiye halkları açısından bizim yürüteceğimiz mücadele belirleyici bir mücadele olacaktır” diye konuştu.

‘DEMİRTAŞ AKTİF YER ALACAK’

“Demirtaş köprü olan bir liderdi” diyen Kemalbay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kürdistan sorunlarıyla batıdaki sorunları birleştiren, dönüştüren ve bunun sözünü en iyi şekilde ifade eden bir muhalefet öznesi oldu.

Öyle ki muhalif partilerin seçmenleri bile Demirtaş’ın kendi partilerinde olmasını arzu etmişti. Demirtaş yine bir eş genel başkan gibi partimizin içerisinde aktif yer alacak. Onun deneyimlerinden faydalanacağız. Yeni seçeceğimiz eş genel başkanlarla birlikte önümüzdeki günlerde bir demokrasi hamlesi yapacağız.”

‘BU BİR DEMOKRASİ KÜLTÜRÜDÜR’

Demirtaş’ın kararına saygı duyduklarını ifade eden Kemalbay, “Bu kararını kendisi kamuoyuna duyurdu.Demirtaş’ın verdiği karar belirleyicidir. Demirtaş mesajında üyeliği dahi düşürülse özgürlük mücadelesinden bir adım geri durmayacağını da belirtmişti. Bu noktayı unutmamak gerekir diye düşünüyorum. Ayrıca bu bir demokrasi kültürüdür. Demirtaş’ın aday olmaması ya da seçilmiş olarak devam etmemesi belki de diğer partilere de örnek teşkil edecektir” dedi.

‘TUTUKLU VEKİLLER SÜRECE DAHİL EDİLİYOR’

Kongre öncesi yapacakları toplantı ve konferanslara cezaevlerindeki vekillerin de iradesinin yansımasını sağlamaya çalıştıklarını dile getiren Kemalbay, “Cezaevindeki yoldaşlarımızla da iletişimimizi planladık. Avukatlar ve zaman zaman izin alabilen milletvekilleri aracılığıyla cezaevlerindeki arkadaşlarımızla görüşüyoruz. İçerideki milletvekillerimizin bu sürece görüş ve önerilerini dahil ediyoruz.

Mümkün olduğunca bu sistemi işletmeye çalışıyoruz. Cezaevindeki arkadaşlarımız bu demokrasi mücadelesinin bedelini ödüyorlar. Cezaevindeki arkadaşlarımıza verilen cezalar dışarıdakilere de bir mesajdır. Bu şekilde mücadelenin gücünü düşürmeye çalışıyorlar. Buna karşı bizlerin de kararlılığını daha da güçlendirmesi gerekiyor” diye ifade etti.

‘DEMOKRASİ MÜCADELESİNE HAZIR OLUN’

Türkiye’nin kritik bir dönemden geçtiğini savunan  Kemalbay, “Demokratik bir cumhuriyet mi kurulacak, yoksa bir baskı rejimi bu şekilde ilelebet devam mı edecek? Biz bu soruların cevabını arıyoruz” dedi. 2017 yılında AKP ve Erdoğan’ın her şekilde saldırdığını fakat kazanamadığını kaydeden Kemalbay, iktidarın OHAL ve KHK’lerle ayakta kaldığını belirtti.

Toplumsal muhalefetin de yeterince yönetilemediğinin özeleştirisini veren Kemalbay, “Bütün yönleriyle çürüyen bu tek adam rejimini yıkamadık. 2018 yılında bu mücadele ya ileriye doğru bir atılım gerçekleştirecek ya da yüz yıllık çürüyen ve yürüyemeyen bu statüko başka bir dinci neo-liberal bir devlete dönüşerek devam edecek.

Bu açıdan bizim yürüteceğimiz demokrasi mücadelesi kesinlikle bugüne kadar olan gibi bir mücadele olmayacak. Bugüne kadar olandan daha zor bir mücadele olacak ve daha ağır bedelleri olacak. Hepimizin buna hazır olması gerekir.

Türkiye’nin demokrasiden yana bir dönüşüm gerçekleştirmesi gerektiğini düşünen herkes sıkı bir demokrasi mücadelesine hazır olmak durumunda. Partimiz de kendini buna göre yeniden yapılandırmak durumunda. Şu anda bu mücadelenin taşlarını döşüyoruz” açıklamalarında bulundu.