KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın bölgeye ziyaretine ilişkin bir açıklama yaptı. Açıklamada, "Tayyip Erdoğan yıllardır olduğu gibi yine halkı aldatmak için Kürdistan'a gidip demagojilerini dillendirecektir," denildi ve 'Kürt sorunu yoktur' diyen Erdoğan'a tutum koyulması, karşılamaya gitmeyerek protesto edilmesi gerektiği söylendi. Erdoğan'ın Dolmabahçe'deki tutumunu hatırlatan KCK, "Dolmabahçe açıklamasını kabul etmeyen Erdoğan çözüm sürecini kabul etmediğini açıkça ilan etmiştir," dedi.

"ERDOĞAN KURULAN MASAYA TEKMEYİ VURDU"

KCK açıklamasında Dolmabahçe'de HDP Heyeti ile AKP Hükümeti'nin bakanlarının yaptıkları orta açıklamaya dikkat çekilerek, bu sürecin Kürt sorununun çözümünde büyük umutlar yarattığı belirtilirken; bu havanın Erdoğan tarafından bozulduğuna vurgu yapıldı ve "Toplumu kandırmak ve siyasal çıkar için araçsallaştırmak istediği diyalog süreci ortak açıklamayla müzakere aşamasına evirilince, kurulan masaya tekmeyi vurmuştur," denildi.

"ERDOĞAN TÜM ÇALIŞMALARI İNKAR VE REDDETMİŞTİR"

ANF'de yer alan, "İç Güvenlik Paketi" ile AKP'nin giderek artan otoriter tutumuna dikkat çekilen KCK açıklamasında, şu ifadelere yer verildi:

"AKP'nin seçim beyannamesine çözüm sürecinin girmemesi; Yalçın Akdoğan’ın seçim beyannamesi yemek tarifi değil diyerek Kürt sorununun çözümünü basitleştirmesi; Ahmet Davutoğlu’nun çözüm süreciyle ilgili bölümün matbaaya giderken düşürülmüş olduğunu söylemesi Erdoğan’ın açıklamalarıyla tam bir izaha kavuşmuş bulunmaktadır. Erdoğan’ın tutumu nedeniyle beyannameye Kürt sorunuyla ilgili bir şey konulmamış; ancak kamuoyu tepkisinin seçimde kendilerine zarar vereceğini düşünerek seçim beyannamesine çözüm süreci yaması yapılmıştır.

"HDP, İmralı Heyetinin açıkladığı gibi müzakereler sürecinde İmralı’ya gidip gelecekler için yeni yerler yapılmış; özel bir masa yerleştirilmiştir. Nitekim bu mekanda müzakereye geçiş tartışmaları yapılmış ve bunun sonucu Dolmabahçe deklarasyonu yayınlanmıştır. Ancak Tayyip Erdoğan tüm bu çalışmaları inkar ve reddetmiştir. Hükümet Tayyip Erdoğan’ın süreci bitiren bu yaklaşımına tutum koymadığı gibi, Tayyip Erdoğan gibi gerilimi arttıran, provokasyon ve çatışmalara yol açacak söylem ve tutum içine girmektedir.

"HER YERE ASKER VE POLİS YIĞINAĞI YAPILMAKTADIR"

"AKP Hükümeti bu seçimde HDP'yi baraj altında tutmak için her türlü iğrenç söylem ve kirli politika yürütmektedir. Kürdistan'da her yere asker ve polis yığarak, gençlere ve halka saldırarak provokasyon yapmaktadır. Önceki seçimlerde çatışmasızlığın sürmesine dikkat edilirken, şimdi asker ve polisiyle hem provokasyon yaratmakta hem de halk üzerinde baskı kurarak seçim sonuçlarını etkilemeye çalışmaktadır. Tüm kamuoyunun ve Kürt halkının bu gerçeği görerek seçim güvenliği konusunda da duyarlılığını arttırması gerekmektedir.

"AKP, SALDIRGAN POLİTİKASINI 1 MAYIS'TA DA GÖSTERDİ"

"AKP, saldırgan politikasını 1 Mayıs gösterilerinde de bir daha göstermiştir. Hem 1 Mayıs kutlamaları yapmak isteyenlere saldırarak provokasyon yapmakta, hem de polisin saldırısı sonucu çıkan olaylar üzerinden demokrasi güçlerini suçlamaktadır. AKP Hükümetinin 1 Mayıs’ı kutlamak isteyen emekçilere ve demokrasi güçlerine saldırılarını kınıyor, 1 Mayıs ruhunun emekçilerin ve halkın dayanışmasının bu saldırılara son vereceğine inanıyoruz.

"ERDOĞAN PROTESTO EDİLMELİ"

"Tayyip Erdoğan yıllardır olduğu gibi yine halkı aldatmak için Kürdistan'a gidip demagojilerini dillendirecektir. Halkımız 'Kürt sorunu yoktur, Kürt sorunu vardır diyenler bölücüdür ve ihanet içindedir' diyen, Önder Apo'nun başlattığı çözüm sürecine ve oluşan masaya tekme vuran Erdoğan’a tutum koymalı, Erdoğan’ı karşılamaya gitmeyerek protesto etmelidir."