Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin il başkanları ve il müfettişleri ile toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

İktidarın tek derdinin seçim kazanmak olduğunu ifade eden Karamollaoğlu, “Millet bu gidişe bir ‘dur diyebilmek’ için arayış içinde bulunuyor. En büyük desteği kitleler verecektir. Bu destek yüzde 60’ın altında olmayacaktır. Gidecekler, gitmek mecburiyetindeler. Bu ülke ayakta kalacaksa onların fikirlerinin değişmesine ihtiyaç var. Bu ülkenin yönetim anlayışının değişmesine ihtiyaç var” dedi.

‘GİDECEKLER, GİTMEK MECBURİYETİNDELER’

Millet bu gidişe bir ‘dur diyebilmek’ için arayış içinde bulunuyor. En büyük desteği kitleler verecektir. Bu destek yüzde 60’ın altında olmayacaktır. Sadece ‘yüzde 60’ı Saadet Partisi alacak demiyorum’ Ama yeter öldük diyen bir kesim var. Bu iktidarın elinde hiçbir reçetenin olmadığını da biliyorlar. Önümüzdeki hafta fikirlerimizi tatbikata geçireceğiz. Zamanımız yok. İktidar ise ‘bunlar kısa zamanda gerçekleştiremezler’ anlayışında. Ama görecekler korkunun ecele faydası yok. Gidecekler, gitmek mecburiyetindeler. Bu ülke ayakta kalacaksa onların fikirlerinin değişmesine ihtiyaç var. Bu ülkenin yönetim anlayışının değişmesine ihtiyaç var.

‘İKTİDARIN DİZLERİNİ TİTRETEN SAADET PARTİSİ’DİR’

Elhamdülillah biz hazırlığımız var. Çalışmalarımız var. Çok kısa zamanda önemli adımlar atarak milletimize ulaşacağız. Şundan emin olun. İktidarın karşısında yüreğini kopartan, dizlerini titreten tek parti Saadet Partisi’dir. Bunu şundan dolayı söylüyorum. Siyasi sahnede bulanan partiler toplumun yapısını belli sınırlar için sıkıştırılmış. Falanca partiye mümkün değil gitmem. Şuraya oy verdim, buraya oy vermem. İktidar da bu havadan faydalanarak ülkeyi kutuplaştırmaya götürüyor. Bizim için en tehlikeli yaklaşım. Ama iktidarın ülkede kutuplaşma olmuş, gerilim olmuş hiç umurunda değil. Tek derdi seçimi kazanmak.

‘BÖYLE OLACAĞINI TAHMİN EDEMEDİLER’

Memleketimiz de ciddi bir hava esmeye başladı. Bunun daha güçlü esmesine engel olmak için erken seçim kararı aldılar. Şartlar bütünü ile değişti. Böyle olabileceğini tahmin edemediler. Açıkça söyleyelim biz de tahmin edemedik. Niye ben bunu söylüyorum; Bugüne kadar bize kulak vermeyen kesimler, bize ‘neredeydiniz bugüne kadar’ diyorlar. Kim diyor, arayış içinde bulunup kendi derdine derman bulamayanlar. Bugüne kadar bize oy vermeyen ve bizi hiç duymayanlar diyor. Dinlemediği için kendilerine nasıl hizmet edeceğimizin farkında olmayan kişiler söylüyor. Bu kesim Türkiye’nin çoğunluğudur. Bunun içinde en çekingen davranan AK Partililer. En çok korkan AK Partililer, dizi en çok titreyen, sesi çıkmayan kesim orada. Ama işin fecaatini gören ve bu böyle olmaz diyen kesim de orada. Problemlere de bundan çözüm bulamayacağını da biliyorlar. Sesin çıkaran ‘böyle olmaz’ diyen kim varsa elimine ettiler.

‘ETRAFINDA SADECE ŞAKŞAKÇILAR KALDI’

Gazeteleri diyor ki, ‘Cumhurbaşkanı istişareye önem verir’ Niye böyle diyorlar biliyor musunuz? Çünkü en büyük zaaf gösterdikleri yer burasıdır. Cumhurbaşkanı müzakere etmeye hazır değil. Söylediği fikrin müzakere edilmesini istemiyor. Kendi içinde bu müzakere yapmak isteyen varsa onları yanından uzaklaştırdı. Artık etrafında sadece şakşakçılar kaldı. Emin olun, onların elinden de artık ses çıkmıyor. Öyle görünmek mecburiyetindeler. Bu seçimlerde anahtar parti Saadet Partisi olacaktır. Millet bu gidişe bir ‘dur diyebilmek’ için arayış içinde bulunuyor. En büyük desteği kitleler verecektir. Bu destek yüzde 60’ın altında olmayacaktır. Sadece ‘yüzde 60’ı Saadet Partisi alacak demiyorum.’ Ama yeter öldük diyen bir kesim var. Bu iktidarın elinde hiçbir reçetenin olmadığını da biliyorlar.

‘MİLLETİN ANASINA AĞLATACAKLAR’

Gönlünü AKP ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a kaptıranlar. Gönül ferman dinlemez’ diyenler. Ne olursa olsun ben buradayım diyenlerin canlarına okunacak. Ekonomik yönden Türkiye öyle bir noktaya geldi problemler çözülmüyor. Faizin yükselmesine engel olabiliyor mu? Enflasyonun yükselmesine engel olabiliyor mu? İşçinin, memurun, besicinin, çiftçinin derdine derman oluyor mu? Hayır. Bugüne kadar aldıkları tedbirler milletin canını yakıyorlardı. Tabiri caizse milletin anasını ağlatacaklar. Herkes gözünü dört açmalıdır. Badireli bir döneme girdik. Deniz bitti duvara tosladılar.

‘İTTİFAKA TAMAMEN KAPILARI KAPATMADIK Kİ’

Erdoğan ‘İttifak çağrımıza Saadet Partisi müspet bir cevap vermedi. Gitti başkaları ile beraber olmaya çalışıyor’ dedi. Biz dedik ki, ittifaka kapıları tamamen kapatamadık ki, ‘siz getirip devleti teslim ederseniz olur.’ Siz ülkenin problemlerini çözmeye bırakırsanız görün nasıl çözülüyor. Sizin bugüne kadar izlediğiniz politikalarla bu iş çözülmez. Ne yazı ki bunu göze alamıyorlar. Şeker fabrikalarının satışından bile vazgeçemiyorlar. Her şeyi özelleştiriyorlar. Türkiye’de ipotek edilmeyen hiç bir şey kalmadı. Devlet dairelerini satacaklar. 20 yılığına satacaklar. Peşin 1 milyon alacaklar. Sonra 20 yıl taksit ödeyecekler. O taksit anamızı ağlatacaklar. Geleceğimizi ipotek altına alıyorlar. Geçmiş gitti zaten satacak bir şey kalmadı. Şimdi Türkiye’yi satıyorlar. İpotek altına almak bu demektir. Müflis tüccar gibi davranıyorlar. Şunun elinden tuttuk ayağı kaldırdık diyen birileri var mı? Hayvancılıktaki açık aldı başını gidiyor. Türkiye’de İthalat ihracatı arasındaki fark tavan yaptı.