Erciş Din Adamları İlim Araştırma Derneği öncülüğünde düzenlenen "Ortadoğu'da İslam ve Şiddet" konulu konferansa katılan din alanında uzman aydın ve yazarlar katıldı. Konferansta konuşan İlahiyatçı Yazar İhsan Eliaçık, dünyanın insan haklarını ve İslam'ı Kürtlerden öğreneceğini ifade etti.

Van'ın Erciş ilçesinde Din Adamları İlim Araştırma Derneği öncülüğünde, Demokratik İslam Konferansı Kongresi gerçekleştirildi. Bir düğün salonunda düzenlenen konferansa Artuklu Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yıldırım, emekli imam ve yazar Mecit Taş, Özgür Gündem gazetesi yazarı Ayhan Bilgen ile İlahiyatçı Yazar İhsan Eliaçık konuşmacı olarak katıldı.

Erciş Belediyesi Eş Başkanı Diba Keskin'in moderatörlüğünü yaptığı konferansa, çok sayıda yurttaşın yanı sıra HDP, BDP, Zilan-Der, MEYA-DER, TUHAD-DER yöneticileri, din alimleri ve yüzlerce yurttaş da dinleyici olarak katıldı.

Ortadoğu'da IŞİD’in İslam adı altında gerçekleştirdiği terörün ve İslam'a olan yaklaşımının tartışıldığı kongrede, Medine Sözleşmesi okunarak IŞİD’in devletlerin ve toplumların İslam'a olan yaklaşımından kaynaklı olarak doğduğu ifade edildi. Kongrenin açılış konuşmasını yapan Diba Keskin, Demokratik İslam Kongresi'nde güçlülerin değil, mazlumların yer aldığını anımsattı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı ile yapılan "Aksaray"a dikkat çeken Keskin, "Erciş'te yıllar önce bir deprem yaşandı. Ve 3 yıldır Erciş ilçesinde insanların yaşadığı mağduriyetlere göz yumuldu. Fakat bir Aksaray'a bir servet harcandı. Burada yapılan harcamanın yarısı Erciş için harcansaydı, Erciş halkının kar kış yaşamadan sorunları çözülecekti. Böyle bir yaklaşım İslam'da yok" ifadesine yer verdi.

'IŞİD, PEYGAMBERİN DEĞİL FİRAVUN’UN ÜMMETİDİR’        

Keskin'den sonra söz alan Mecit Taş ise IŞİD’in Ortadoğu'da sürdüğü vahşetin İslam'la hiç bir alakasının olmadığını savundu.

Kuran-ı Kerim'den ayetler okuyarak İslam adaletini anlatan Taş, "IŞİD yaptıklarını İslam adı altında yapıyor. Bu uygulamaların İslam'la hiç bir alakası yok. IŞİD'in yaptığını Firavun da yapıyordu. Firavun, insanların kafasını keser, insanları pazarlarda satarak zulüm ederdi. Firavun'un yaptığının aynısını bu gün İslam adı altında IŞİD yapıyor. IŞİD peygamberin ümmeti değil Firavun'un ümmetidir" dedi.

Taş, şunları aktardı: "Bir insan zulme dur demediği sürece, o zulüm devam eder ve bir gün mutlaka o insanın kapısını çalar. Bugün IŞİD Ortadoğu'da Kürt ve Arap halkları üzerinde zulüm estiriyor. Bu duruma seyirci kalmak ve sessiz kalmak zulme ortak olma anlamındadır. IŞİD'in yaptığını hiç bir Müslüman kabul etmemelidir."

'IŞİD KENDİNE UYGUN İSLAM MODELİ YARATIYOR’   

Prof. Dr. Kadri Yıldırım ise, IŞİD’in 20 ilkesi olduğunu anlatarak, bu ilkelerin bir tanesini şöyle aktardı:

"IŞİD'in ilk ilkesi, 'Hayatta esas olan savaştır ve barış değildir' şeklindedir. Oysa Kuran ilkelerine bakıldığında bu prensibin ne kadar marjinal olduğu açığa çıkıyor." Yıldırım, Kuran'dan bir ayet okuyarak, "Bu ayette barışın ve sulhun ne kadar önemli olduğu ifade ediliyor. Kuran'ın yanında bakıldığına peygamber efendimizin kanunda barışın esas olduğuna dikkat çekiliyor. Dinimizde savaşı çağrıştıran isimler ile barışı çağrıştıran isimler peygamber efendimiz tarafından değiştirilmiştir" dedi.

Yıldırım, konuşmasında İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ve Kuran-ı Kerim'den ayetlere yer vererek, "IŞİD'in Êzîdilere ve Alevilere olan dayatması hiç bir hak ve hukukta yeri yoktur. IŞİD gördüğü bütün inançları 'kafir' olarak ilan ediyor. İslam'ı bile kabul etmeyip, kendine uygun bir İslam modeli yaratıyor" değerlendirmesinde bulundu.

‘KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİNİN SOMUT GÖSTERGESİ KOBANÊ DİRENİŞİDİR’     

İhsan Eliaçık ise Mekke ve Medine sözleşmelerinden örnekler vererek konuşmasına başladı. Eliaçık, "Ankara'da yapılan Aksaray merkezi iktidarı ele geçirmek sureti ile Türkiye İslamcılığın mezarıdır. Eğer bu sarayı devletin parası ile yaptıysanız israftır haramdır. Eğer bu sarayı kendi paranızla yatırdıysanız, israftır, hainliktir, nankörlüktür" diye tepki gösterdi.

25 sene geride kalmış bir zihniyetin Türkiye'de yeniden yaşatıldığını ifade eden Eliaçık, Türkiye'deki kadın erkek eşitliğine değinerek şu ifadelere yer verdi:

"Türkiye kadın-erkek eşitliğini görmek istiyorsa Kobanê'de kadın erkek direnişini izlesin, kadın erkek eşitliğinin en somut örneği Kobanê'dir. Türkiye'de ise kadın-erkek eşitliğinin en somut göstergesi Kürtlerin hayata geçirdiği eş başkanlık sistemidir. İşte bu İslam adaletidir." Rojava sözleşmesinin Medine sözleşmesine çok benzediğini ifade eden Eliaçık, "Gün gelecek bütün dünya, insan haklarını ve İslam'ı Kürtlerden öğrenecek" vurgusu yaptı.

Konferans soru ve cevaplarla devam etti.

(DİHA)