İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Muş’un Varto ilçesindeki polis ve asker şiddetine ilişkin yaptıkları incelemeler hakkında bilgi verdi.

Basın toplantısı düzenleyen Türkdoğan, Türkiye’nin yeniden 1990’lı yılları yaşamasını istemediklerini kaydetti.

Sürekli barış çağrıları yaptıklarını dile getiren Türkdoğan, “Çatışmasızlık, ellerin tetikten çekilmesi çağrısı yapıyoruz” dedi.

Çatışmalı dönemde insanların büyük acılar yaşadığını, 40 binden fazla kişinin öldüğünü hatırlatan Türkdoğan, toplumun savaş değil, barış istediğini vurguladı. Türkdoğan, sorunların diyalogla çözülmesi gerektiğine işaret ederek, barış ve Çözüm Süreci’nin tekrar canlandırılmasını istedi.

Sorunların siyaset zemininde çözülmesi gerektiğine dikkati çeken Türkdoğan, “Şiddeti şiddetle çözme yöntemleri artık geride kaldı. PKK’ye sesleniyoruz. Saldırı eylemleri yapmayın, misilleme eylemleri yapmayın, çatışmalı sürecin sona ermesi noktasında adım atın. Eylemsizlik sürecine geri dönün,” diye konuştu.

ATEŞKES ÇAĞRILARI İÇİN PKK NE DEMİŞTİ?

PKK Yürütme Komitesi Üyesi Murat Karayılan, bir hafta önce yaptığı açıklamada, "Bize karşı bir saldırı var. Karşı taraf ‘Sizi imha ederim’ diyor. Biz kendimizi savunuyoruz. Bizim savaşımız planlı ve kontrollü devam ediyor. Şunu belirtmem gerekiyor: Biz daha savaş planını devreye koymuş değiliz. Sadece misilleme eylemi yapıyoruz," demişti.

"Savaşı başlatan biz değiliz," diyen Karayılan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Son kişi kalana kadar devam ederiz' sözlerini hatırlatarak, "Biz çözüm için direniyoruz. Eğer samimi ve ciddi bir müzakere süreci başlarsa biz buna hazırız. Bunun için öncelikle, Önder Apo’nun müzakere edebilmesi için şartlarının düzeltilmesi gerekiyor. Mandela gibi özgür koşullarda müzakere edebilmesi lazım. Karşılıklı resmi, tahkim edilmiş ateşkes gerekiyor. Ve bu süreci izlemek için bir komitenin kurulması gerekiyor. İzleme heyeti o zaman kimin savaşı başlattığını takip edecektir. Ama yok eskisi gibi ‘ateşkes ilan edin sonra bakarız’ türünde bir sürecin anlamı yoktur," diye konuşmuştu.

Karayılan, çözüm ve ateşkes için yapılan çağrılara değer verdiklerini de belirterek, Erdoğan’ın barış çağrılarını reddettiğini ve çözüm olacaksa öncelikle Ankara’ya baskı yapılması gerektiğini vurgulamıştı.