MAZLUMDER Diyarbakır Şubesi'nin Roboskî için adalet nöbetini ziyaret eden BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Roboskî'de adaleti sağlamak geçmişimizle yüzleşmek demektir" dedi.

 

SAVCILARI VE POLİSLERİ İLE ÖRTÜYOR

BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve beraberindeki BDP'li bir grup, MAZLUMDER Diyarbakır Şubesi tarafından Sanat Sokağı'nda açılan "Roboski için adalet nöbeti" standını ziyaret etti. Demirtaş, stantta yer alan ve yurttaşların duygu ve düşüncelerini yazdığı deftere bir sayfalık yazı yazdı. Ardından konuşan MAZLUMDER Genel Başkan Yardımcısı Selahattin Çoban, bu ziyaretin kendileri açısından büyük bir anlam taşıdığını belirtti. Demirtaş ise, Roboski katliamının bir insanlık suçu olduğunu belirtti. Katliamın hükümet tarafından "Devletin bütünlüğüne zarar gelmemesi" amacı ile örtülmeye çalışıldığını ifade eden Demirtaş, bunun polis ve savcılarca yapıldığını dile getirerek, "Bu hükümet artık istediği kenti ya da bölgeyi bombalayabiliyor ve bunun üzerini de savcıları ve polisleri ile örtüyor" dedi.

 

Roboskî meselesinin BDP-AKP meselesi olmadığını vurgulayan Demirtaş, meselenin insanlık meselesi olduğunu söyledi. Demirtaş, Roboskî katliamının üstü örtülen bir katliama dönüşürse bunda herkesin sorumlu olacağını belirtti.

 

"Her zulme karşı sesimizi yükseltmeliyiz" diyen Demirtaş, AKP Hükümeti'nin Roboskî'de yarattığı travmanın altında kalmak istemiyorsa sorumluları açığa çıkarmasını istedi. "Bu ülkede barış Roboskî'den geçer" diyen Demirtaş, katliamdan hesap sorulmadığı takdirde derin devletin bundan güç alacağını belirtti.

 

Türkiye Cumhuriyeti tarihinin Kürtlere dönük katliamlarla dolu olduğunu hatırlatan Demirtaş, "Roboskî'de adaleti sağlamak geçmişimizle yüzleşmek demektir" dedi.

 

DEMİRTAŞ: HÜKÜMETİN VE AYDAR'IN AÇIKLAMALARINI ÖNEMSİYORUZ

Demirtaş, ziyaretinin ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtlayarak, "Yeni bir sürecin başlayıp başlamadığı ile ilgili herhangi bir somut bilgi yok elimizde. Fakat umutsuz olmamak gerekiyor. Diyalog sürecinin gelişmesi için her zaman çalışmalar yürütmek siyasetçilerin, politikacıların boynunun borcudur. Ancak gerek hükümet cephesinin gerekse muhalefet cephesinin siyasette kullandığı üslup çözüme hizmet etmiyor. Hükümetin Oslo sürecine ilişkin 'devam edilebilir' demesini ve aynı şekilde Aydar'ın da açıklamalarını önemsiyoruz. Bize düşen bu zemini nasıl geliştireceğimizi tartışmaktır. Bir an önce akan kanı durdurmak, askeri ve siyasi operasyonlara son verilmesi için çalışmalar yürütülmesi gerekiyor. Ama akan kan ve devam eden operasyonlar siyasette kullanılan üslubu etkiliyor" diye konuştu.

 

ASKERİ GÜÇLERİN BDP'Yİ KORUMA AMAÇLI YAKLAŞMADIĞI AÇIK

Bitlis ile Güroymak İlçesi arasındaki karayolunda askeri konvoyun geçişi sırasında meydana gelen patlama ile ilgili soruyu da yanıtlayan Demirtaş, kendi güvenliği ile ilgili bir konvoy olmadığını kaydetti.

 

Demirtaş, Bitlis Valiliği'nin açıklamalarının doğru olmadığını belirterek, "Valiliğin yaptığı açıklama çelişkilidir. Askeri konvoy Güroymak-Bitlis yolunda iken ben o zaman partimizin kongresindeydim. Ki askeri güçlerin BDP'yi koruma amaçlı yaklaşmadığı açıktır. Benimle yada BDP ile bağlantılı hale getirilip vicdanlar sızlatılmak isteniyor" ifadesinde bulundu.

 

ERGİN'İN 'ÖCALAN' AÇIKLAMASINA YALANLAMA

Demirtaş, Adalet Bakanlığı'nın bir yılı aşkındır tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın aile ve avukat görüşüne ilişkin "Ailesi ile görüşüyor ama avukatları ile görüşmüyor" şeklindeki açıklamasını yalanlayarak, Öcalan'ın ailesiyle de görüştürülmediğini ve tecrit altında tutulduğunu kaydetti.

 

HİÇBİR UYUŞTURUCU CEZASI YOK

Demirtaş, PKK'nin uyuşturucu kaçakçılığı yaptığı iddialarının sorulması üzerine de, 1978'den bu yana PKK'liler hakkında açılan dava dosyalarından uyuşturucu ile ilgili hiçbir ceza verilmediğini belirtti.

 

Balyoz davasında verilen kararı da değerlendiren Demirtaş, yargılamanın eksik yapıldığını söyledi. Yargılanan komutanların bu bölgede görev yaptığını, ama bu bölgede yapılan hukuk dışı uygulamalardan dolayı yargılanmadığını belirten Demirtaş, alınan kararların siyasi olduğunu söyledi. Ağır Ceza Mahkemeleri'nin eskinin DGM'si olduğunu kaydeden Demirtaş, "Bu mahkemeler siyasi mahkemelerdir, AKP'nin mahkemeleridir" dedi.