Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Meclis Başkanlığı’na 29 maddeden oluşan “Gençlik Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Teklifi” sundu.

Kanun teklifinde, Gençlik Bakanlığı’nın kurulmasını ve seçme, siyasi partilere üye olma, derneklere vasi olmadan üye olma ve kurma yaşının 16’ya düşürülmesi önerildi.

Türkiye nüfusunun yüzde 23’ünün genç nüfustan oluştuğu belirtilen teklifin gerekçesinde, “Gençlik sadece bir yas¸ grubu olarak tanımlanmamalıdır. Gençler, toplumsal yaşamdan yalıtılmış¸ bir grup değildir ve her yas¸ grubu açısından olduğu gibi, ekonomik ve toplumsal olaylardan etkilenmektedir. Bu nedenle kendine özgü özellikleri göz önünde tutularak, ihtiyaçlarının karşılanması ve haklarının tanınması ön planda tutulmalıdır” denildi.

GENÇLERİN KORUNMASI

Kanun teklifinde gençlerin yaşadığı kimi sorunlara ve sorunların çözümüne dair şunlara belirtildi:

“Gençlik Bakanlığı’nın kurulması ile amaçlanan salt gençlerin korunması değil, kendine özgü durumu ve özerkliğinin kabulüyle gençlerin güçlendirilmesi yaklaşımının geçerli olmasıdır. Bu amaçla, Gençlik Bakanlığı ile devletin, gençlerin gelişimini, toplumsal ve siyasal yaşama aktif ve eşit biçimde katılmasını sağlayacak çalışmaları yürütmesi ve desteklemesi yönünde olumlu tüm önlemleri alacağına dair bir düzenleme yapması gerekir.

EŞİTLİK İLKESİ VE AYRIMCILIK YASAĞI

Gençlik Bakanlığı’nda ‘yaş’ın da açıkça belirtilmesi, gençlerin yaş temelli olarak ayrımcılığa uğramasına karşı yasal bir koruma sağlayacaktır. Çocuklar, kadınlar, engelliler, yaşlılar gibi toplumdaki dezavantajlı gruplara yönelik yapılacak sosyal, siyasal ve ekonomik hayata katılım alanında geliştirilecek özel önlemlerin gençleri de kapsaması ve özel önlemlere açık bir göndermede bulunan ve devlete bu şekilde açık bir yükümlülük öngören bir düzenleme yapılması olumlu olacaktır.

SEÇME VE SEÇİLME HAKKI

Gençlerin siyasi partilere üyelik yaşında yükseköğretim öncesinde ortaöğretime devam eden gençleri kapsayan ve siyasi partilere üyelik yaşının ve seçme yaşının 16’ya kadar düşürülmesini içeren bir yaklaşımın benimsenmesi gerekir.

Seçme yaşının 16’ya düşmesi için Anayasa değişikliği gerekeceği için süreci Gençlik Bakanlığı takip edecektir.

ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ

Demokratik bir toplumun vazgeçilmez unsurları olan sivil toplum kuruluşları açısından örgütlenme biçimi, sadece dernek ve vakıflarla sınırlı tutulmamalıdır.

Gençler tarafından sıklıkla bir araya gelerek oluşturulan platform, kulüp, girişim, kolektif vs. gibi farklı adlarla ve farklı amaçlarla bir araya gelen kişilerin oluşturduğu belli bir süreklilik arz eden toplulukların, örgütlenme özgürlüklerinin de anayasada güvenceye kavuşturulması olumlu olacaktır. Gençlik Bakanlığı örgütlenme özgürlüğünü geçerli hale getirmek için çalışmalıdır.

Gençlik Bakanlığı, herkesin kendi anadilinde eğitim ve kamu hizmetlerinden yararlanmasının (anadilde eğitim gibi) güvence altına alınmasını sağlamalıdır.

Gençlik Bakanlığı, asgari ücretin belirlenmesi noktasında insanca bir yaşam için gereken ücret yanında, gençler açısından farklı muameleyi engelleyecek bir düzenlemeler yapmalıdır.

ÇALIŞMA HAKKI

Çalışma hakkına dair bir düzenlemede, işsizliğin ortadan kaldırılması için Gençlik Bakanlığı’na açık yükümlülükler öngörülmesi gerekmektedir. Benzer bir uygulama, işsizliğin olumsuz etkilerinin ortadan kaldırılması için de gereklidir. Ayrıca çalışma hakkı ile bağlantılı biçimde gençlerin ortaöğretim ve yükseköğretim düzeyinde nitelikli mesleki eğitim almaları da güvence altına alınmalıdır.

EĞİTİM HAKKI

Eğitim hakkı ile bağlantılı olarak, din derslerinin müfredattan çıkarılması, yerine “dinler tarihi” şeklinde seçmeli bir ders öngörülmesi ve bu tarz derslere katılımın öğrencinin ailesinin bu konudaki kararına bırakılması gerekmektedir. Hatta 15-18 yaş arasındaki dönemi kapsayan gençlerin, bu noktada derslere katılıp katılmama noktasında kendilerinin karar vermesi daha uygun olacaktır.

Bilimsel, çoğulcu, nesnel, eleştirel ve endoktrinasyona yer vermeyen bir eğitim anlayışı çerçevesinde aile planlaması, cinsel yolla bulaşan hastalıklar gibi konuları içeren cinsel eğitim, eğitim hakkının bir parçası olarak tanınmalıdır.

Gelecekle ilgili olarak en çok kaygı duyan grup olarak, gençlerin ifade ve örgütlenme özgürlükleri tanınırken, bu özgürlüklerin sınırlanma rejimi uluslararası standartlarla uyumlu hale getirilmeli ve özgürlüklerin sınırının aşıldığı durumda uygulanacak yaptırımlar gençlerin eğitim hakkını ortadan kaldırmayacak nitelikte olmalıdır.

YÖK SORUNU

YÖK’ün geçmişten bugüne kadar sergilediği uygulamalar göz önünde tutularak, bu kurumun kaldırılması ve yerine içerisinde akademisyenlerin, üniversite öğrencilerinin ve araştırma görevlilerinin de temsil edildiği demokratik bir işleyişe sahip, akademik özgürlükleri güvence altına alma yükümlülüğü olan ve yetkileri koordinasyon sağlamak ve akreditasyonla sınırlanan bir yeni yapının kurulması daha uygun gözükmektedir.”

Kaynak: Mezopotamya Ajansı