HDP, seçim startını Cumhurbaşkanı Adayı Selahattin Demirtaş’ın tutuklu bulunduğu Edirne'den verdi.

HDP Eş Genel Başkanları Sezai Temelli ve Pervin Buldan'ın Demirtaş'la görüşme talebi reddedilirken, Buldan, Temelli ve milletvekili adaylarının de bulunduğu heyetin cezaevi önünde açıklama yapması da engellendi.

Heyet, açıklamayı cezaevine 5 kilometre ötede yaptı.

Demirtaş’ın tutukluluk kararının siyasi olduğunu ifade eden Buldan, “Sayın Demirtaş, 6 milyon oy alan bir partinin Cumhurbaşkanı adayıdır. Korkunuz Demirtaş’ın cesaretindendir. Adliye koridorlarındaki “Adalet mülkün temelidir” sözünün hiçbir geçerliliği kalmamıştır. Adliye duvarlarına “Adalet iktidarın emrindedir” yazısı asılmalıdır. Verilen kararlar hukuki değil, siyasidir” ifadelerini kullanırken Temelli ise, “Şimdi Anayasa Mahkemesi’ne başvurduk. Buradan çağrı yapıyoruz. Rutin başvuru olarak ele almayın, öncelikli olarak inceleyin. Balbay kararını hatırlayın. AYM, seçme ve seçilme kararını gözeterek bir an önce tahliye kararı verilmelidir, aksi halde bu sistem çok daha derin krizlere sürüklenecektir. Buna son vermenin yolu AYM’dir” dedi.

Pervin Buldan’ın açıklaması şöyle:

Bugün Cumhurbaşkanı Adayımız Sayın Selahattin Demirtaş’la görüşmek üzere Edirne’ye geldik. Görüşme talebimizi Adalet Bakanlığına bir hafta önce iletmemize rağmen, talebimize yanıt verilmediği gibi cezaevi önünde açıklama yapmamız da engellendi. Engelleme gerekçesi olarak 29 Eylül’de alınan bir karar gösterildi. 29 Eylül’den sonra cezaevi önünde defalarca açıklama yaptık. Bugün eski bir kararla engelledik. Halkımızın da, gazetecilerin de cezaevi önüne gidişine izin verilmedi. Bu yüzden açıklamayı 5 kilometre ötede yapıyoruz. Cumhurbaşkanı adayımızı görmek üzere geldiğimiz Edirne’de burada bir açıklama yapmaktan utanç duyuyoruz. Bu bir utanç tablosudur. Sayın Demirtaş’la görüşmemize izin verilmemesi de ayrıca utanç tablosudur.

‘KORKUNUZ DEMİRTAŞ’IN CESARETİNDENDİR’

Sayın Demirtaş milyonların adayıdır. Milyonların umududur. Sayın Demirtaş, 6 milyon oy alan bir partinin Cumhurbaşkanı adayıdır. Sayın Demirtaş’ı dört duvar arasında rehin tutabilirsiniz ama milyonların gönlünden silemezsiniz. Korkunuz Demirtaş’ın cesaretindendir. Korkunuz Sayın Demirtaş’ın bu ülkeyi yönetim biçiminedir. Bundan korktuğunuz için Demirtaş’ı rehin tutuyorsunuz.

‘ADLİYE DUVARLARINA “ADALET İKTİDARIN EMRİNDEDİR” YAZISI ASILMALIDIR’

Adliye koridorlarındaki “Adalet mülkün temelidir” sözünün hiçbir geçerliliği kalmamıştır. Adliye duvarlarına “Adalet iktidarın emrindedir” yazısı asılmalıdır. Verilen kararlar hukuki değil, siyasidir çünkü.

Demirtaş’ın tahliye talebine ilişkimiz reddedilmiştir. Sayın Demirtaş diğer adaylar gibi tabanıyla, seçmeniyle buluşamayacak. Bu hukuksuzluğu, adaletsizliği asla kabul etmiyoruz.

‘DEMİRTAŞ’I 24 HAZİRAN’DA HALKLARIMIZ TAHLİYE EDECEK’

Sayın Demirtaş’ı ve rehin tutulan tüm arkadaşlarımızı Türkiye halkları tahliye edecek. Bunu herkesin bilmesi lazım. Biz Sayın Demirtaş’ı 24 Haziran’da bu cezaevinden çıkarmak üzere yola çıktık. Buradan söz veriyoruz Sayın Demirtaş’a 24 Haziran akşamı halkımız seni burada halaylarla karşılayacak. Yalnız değilsiniz, milyonlar sizinle birlikte. Milyonlar sizin arkanızda. Bu adaletsizliğe 24 Haziran’da son verilecek. Bu ülkenin barışa, adalete, demokrasiye özlemi olan milyonlar çıkaracak sizi  o cezaevinden. Demirtaş’a bir kez daha söz veriyoruz: 24 Haziran akşamı diğer arkadaşlarınla beraber özgürlüğüne kavuşacaksın.

Sezai Temelli’nin açıklaması şu şekilde:

Kardeşim, yoldaşım, arkadaşım sevgili Demirtaş’a sevgilerimi göndererek başlamak istiyorum. Geride kalan 18 ayda bir kere bile kendisini görmem için izin çıkmadı. Kendisini göremememin ötesinde 568 gündür rehin tutulmasında hiçbir hukuki dayanak yoktur. Yargılandığı davalara baktığınızda fezlekelerin cemaat mensubu savcılar tarafından hazırlandığını görürsünüz. Büyük bir kısmı da tutukludur. Bugün hala iktidarın FETÖ operasyonu yapıyor olması tamamen seçim malzemesidir. Demirtaş, FETÖ’cü savcıların fezlekeleriyle tutukludur.

Bu tutsaklık haline son verme zamanı gelmiştir. Bu kadar hak ihlali artık seçme ve seçilme hakkına kadar uzanmıştır. Sadece Demirtaş’ın değil Demirtaş’a oy veren milyonlara da haksızlık. Milyonları ilgilendirmektedir. Kaldı ki biz 6 milyon seçmenden bahsediyoruz, Demirtaş’ın diğer tüm adaylar kadar şansı var. Belki de Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olacak. Yargıçlar kararlarını bir kez daha gözden geçirmeli.

Mahkemenin tahliye talebini reddetmesi adli kontrol şartlarının sağlanmamasıymış. Demirtaş, görevde olduğu sürece defalarca yurt dışına çıkmış, gelmiş bir isimdir. Bu trajikomik bir gerekçedir. Diğer taraftan bir üst mahkemeye müracaat ettik. O mahkeme de reddetti. Fakat 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nin muhalefet şerhi yazan yargıcın şerhini herkesin okuması gerekiyor. Mevcut yasalara, AİHM’e gönderme yaparak tutukluluk halinin bir an önce sonlanmasını istiyor. Ama maalesef dikkate alınmadı.

‘ANAYASA MAHKEMESİ’NE BAŞVURDUK’

Şimdi Anayasa Mahkemesi’ne başvurduk. Buradan çağrı yapıyoruz. Rutin başvuru olarak ele almayın, öncelikli olarak inceleyin. Balbay kararını hatırlayın. AYM, seçme ve seçilme kararını gözeterek bir an önce tahliye kararı verilmelidir, aksi halde bu sistem çok daha derin krizlere sürüklenecektir. Buna son vermenin yolu AYM’dir.

İçine sürüklendiğimiz en önemli sorun yargının tarafsızlığını yitirmiş olması. Demirtaş’ın kampanyaya başlarken yaptığı en önemli vurgu da budur. Kuvvetler ayrılığının yeniden tesis edilmesi gerekmektedir. Evrensel hukuk değerlerine insan hakları değerlerine sahip çıkılmalıdır. Bu olağanlaşma döneminin hayata geçmesi gerekir.

‘HERKES İÇİN ADALET, DEMİRTAŞ İÇİN ADALET’

Hukuk hepimize gerekli. Herkes için adalet, Demirtaş için adalet diyoruz. Oylarımıza, siyasi irademize, geleceğimize sahip çıkalım. Demirtaş’ın bir an önce özgür kalması için herkesin bulunduğu yerden ses çıkarması gerekir.

Demokrat Haber/Edirne