Türkiye’nin Afrin’e girmekle bir çıkmazın içine girdiğini dile getiren HDP Mersin Milletvekilli Dengir Mir Mehmet Fırat, bir zafer elde etmediğini ve orada duramayacağını söyledi. Fırat, Erdoğan’ın yaptığı bozkurt işaretini ise "Kürtlerin yönelik nefretini gün yüzüne çıkartmış oldu” sözleriyle değerlendirdi. 

Nurhan Kuzu ve Hacı Yusuf Topaloğlu'nun Mezopotamya Ajansı'nda yer alan haberine göre ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi’ne değinen Fırat, bu kapsamda Ortadoğu'da Arap Baharı’nın gerçekleştiğini ve Suriye’de iç karışıklıkların başladığını söyledi.

Fırat, “Türkiye, bu iç karışıklıklara direk destek vermese de bir şekilde Suriye’de kökten dinci grupları destekledi veya en azından silahlanmalarına göz yumdu. Bu şekilde Türkiye'ye neredeyse 3 milyon Suriyeli sığındı. Suriye yerle yeksan oldu. Suriye’de bugün barış sağlansa dahi kendini toplaması çok zor olur” dedi.
 
‘TÜRKİYE RUSYA İLE ARASINI DÜZELTMEK İÇİN RÜŞVET VERDİ’
 
Suriye’de meydana gelen iç karışıklıkları durdurmak için büyük devletlerin kendi aralarında mücadele ettiğini ve bu durumda Türkiye'nin tarafsız kalmayı tercih ettiğini belirten Fırat, şu tespitlerde bulundu:

“Tabi ki bu arada ABD, Rusya ve İran gerek politik gerekse askeri olarak Suriye’deki hareketin içerisinde oldu. Aradan bir süre geçtikten sonra Türkiye şunun farkına vardı. Kendisi Ortadoğu projesinde yok; yani dışlanmış vaziyette. Ondan sonra yapacağı müdahalelerde ABD, Rusya ve İran Türkiye’nin müdahalesine müsaade etmedi. Rusya; Türkiye’yi ABD çatışır hale getirmek, NATO’dan uzaklaştırmak ve Ortadoğu’da yeni bir oluşum sağlamak istediyse de başarılı olamadı.  O süreçte bir Rus uçağı düşürüldü ve Rusya ile çok ciddi bir gerilim yaşandı. Bunun üzerine Türkiye Rusya ile arasını düzeltebilmek için doğal gaz boru hattının döşenmesi ve Akkuyu’da Nükleer Santral yapılması gibi dev bazı projeleri Rusya’ya rüşvet olarak sundu. Özellikle Rus bölgesinde Suriye’ye müdahil olabilmek için Türkiye Rusya ile belli anlaşmaları sonucunda ‘Fırat Kalkanı’ denilen harekat yapıldı. 2 bin karelik bir alan Türkiye tarafından askeri olarak kontrol altına alındı. Bunun yanında son olarak Efrin projesi devreye girdi. Bu proje devreye girmeden önce de Rusya orada bulunan askerlerini belli noktalara geri çekti. Rusya, Türkiye’nin hava operasyonlarını yapması için de hava sahalarını açarak korunma sağlanmış oldu” diye konuştu. 
 
‘TÜRKİYE AFRİN’DE DURAMAZ’ 
 
Türkiye'nin Afrin’e girmesiyle Ortadoğu denkleminde yer almak istediğini belirten Fırat, ortada büyük bir oyunun olduğunu söyledi. Türkiye’nin Afrin’e girmesini “büyük bir hata” olarak tanımlayan Fırat, "Efrin küçük bir bölgedir. Türkiye sınırından Efrin arasındaki mesafe kuş uçuşuyla 30 kilometredir. Türkiye ordusunun NATO’nun ikinci büyük ordusu olmasına rağmen 2 aya yakın bir süreden sonra Efrin merkezine ulaşmış olması bir zafer olarak nitelendirilemez. Bir yeri almak kolaydır; fakat oradaki sorunları çözmek çok daha zordur. Efrin meselesi de buna benziyor. Türkiye Efrin’de duramaz” ifadelerini kullandı.  
 
Türkiye’nin Afrin’de kalıcı olması için ilerleme kaydetmesi gerektiğini; fakat ilerlediği zaman karşısında Rus ve Suriye askerlerini göreceğini aktaran Fırat, şöyle devam etti:

“Türkiye, güneye doğru bir ilerleme sağlayamayacağından kaynaklı Minbic tarafına ilerlemeye kalkışacaktır. Zaten iktidarın son söylemleri de bu yöndedir. Başından beri ABD, Türkiye’nin ilerlemesine karşı çıkıyordu. ABD, kendi kontrollerinde bulunan bölgelere Türkiye’nin yapacağı herhangi bir askeri müdahalede karşılık vereceğini ve bu bölgelerin Türkiye’ye karşı korunacağını belirtti. Türkiye’nin böyle bir riski göze alması mümkün değildir. Türkiye, Efrin’e girmekle bir çıkmazın içine girmiş oldu.”

Fırat, ayrıca Irak’a yapılacak herhangi bir operasyonun Türkiye açısından başarılı olamayacağını ifade etti.
 
ABD’nin Türkiye’nin Afrin operasyonuna karşı ses çıkarmamasını, “ABD’nin Efrin bölgesinde bir iddiası olmaması”na bağlayan Fırat, “ABD’nin daha çok Qamişlo tarafında iddiası var. Çünkü o taraflarda doğalgaz, petrol bulunuyor. Türkiye’nin Ortadoğu yapılanmasında şansı olamayacağı gibi Suriye’de de şansı olamayacaktır. Bir yeri işgal etmek ayrı şeydir, orayı elde tutmak ayrı şeydir” ifadelerini kullandı.
 
‘KAWA’YA SALDIRI KÜRT DÜŞMANLIĞININ SONUCUDUR’ 
 
ÖSO unsurlarının Afrin’e girmesiyle Demirci Kawa heykelini yıkmasını “Kürtlere yönelik bir saldırı” olarak değerlendiren Fırat, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “Biz oraya önümüze geleni yakıp yıkmak için gitmedik. Biz orayı halen ülkemizde yaşayan yüz binlerce bölge halkı için güvenli ve yaşanılabilir bölge haline getirmek için girdik” sözlerini hatırlatarak heykele yapılan saldırıyla Erdoğan'ın hareketin kime yapıldığını gösterdiğini kaydetti.

Fırat, "Kawa heykeline yapılan saldırı, Kürtlere karşı duyulan nefretin bir sonucudur. Devrimci Kawa heykeline yapılan saldırı PKK, YPG'ye değil, dört parçada bulunan Kürtlere duyulan nefretin bir simgesidir. Devrimci Kawa herhangi bir örgütün temsilcisi değil, Kürt mitolojisinde yeri olan ve bütün Kürtlerin benimsediği bir simgedir” diye konuştu. 
 
MHP ile kurduğu ittifakla AKP’nin gerçek yüzünü ortaya çıkarttığını söyleyen Fırat, “Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Mersin’de MHP’nin işareti olan kurt işaretini yapması çok şaşırtıcı değildir. Çünkü, AKP kendi içinde saklamış olduğu duyguyu bu işareti yaparak dışa vurmuştur. Bu hareket, AKP'ye  bir oy kazandırmaz. Bu olayın en önemli tarafı, Kürtlerin bu hareketten sonra AKP’nin gerçek yüzünü görmesi gerektiğidir. AKP'nin kurt işareti, aslında Kürtlerin yönelik nefretini de gün yüzüne çıkartmış oldu. Kürtler, AKP’nin bozkurt işaretine en güzel cevabı seçim sandığında verecek" dedi.