HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, HDP il ve ilçe yöneticilerine yönelik eş zamanlı operasyonu Meclis’te gündeme getirdi.

Bütçe görüşmeleri sırasında söz alan Beştaş, İçişleri Bakanı’nın “intikam” içerikli söylem ve tweetlerinin ardından 300’e yakın HDP’linin gözaltına alındığını söyledi.

İstanbul'daki bombalı saldırıya da değinen Beştaş, "İstanbul'da meydana gelen bombalı saldırıların başat sorumlusu AKP’dir" dedi.

Beştaş'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:

"Güvenlik güçlerinin birinci öncelikli işi bunu yapanlardan intikam almaktır, karada, havada, denizde, nerede olursa olsun. Geberip gittiğinizde arkanızdan ağlayacak hayırlı dua edecek kimseniz var mı? Hayır” Bu ülkenin İçişleri Bakanı bu tweetleri attıktan sonra düğmeye basılıyor. 300’e yakın arkadaşımız gözaltına alınıyor.

Dün biz o bildiriyi imzalamak için partimiz adına Sırrı Süreyya Önder gittiğinde, 3 partinin zaten bildiriyi yazdığını, bizim önerilerimizin dikkate alınmayacağını, anlaştıklarını gördü. Önerilerimiz dikkate alınmayacaksa o bildiriye imza atmamız söz konusu olamaz. 15 Temmuz’da birlikte yaptık, dün de yapabilirdik. Dün o bildiride bizim imzamız olsaydı bugün bu linç kampanyası yapılamazdı. Bizim 290 il ve ilçe yöneticimiz gözaltına alınamazdı.

Bu şekilde bu operasyonlara zemin hazırlanması için, HDP'nin kriminalize edilmesi için, HDP'nin tümüyle etkisizleştirilmesi için bizim o bildiride imzamızın olmaması gerekiyordu. Hazırlık buna yönelikti ve şu anda bu linç kampanyası devam ediyor. Bu, tümüyle HDP'ye yönelik bir saldırının parçasıdır. Biz, demokratik siyasi bir parti olarak düşüncelerimizi, barış özlemlerimizi, siyaset yapma hakkını kullanıyoruz ve bu ülkede gerçekten çatışmalarla, ölümle, bombalarla, katliamlarla hiçbir sorun çözülmeyecek. Biz büyük tehlikelere, büyük saldırılara rağmen, bu sözlerimizi, demokrasi, hak, özgürlük, barış istemlerimizi hep söylüyoruz, bundan sonra da söylemeye devam edeceğiz. Bombaların patlaması, başkanlığı giden yoldaki tartışmaları da tetikledi. Sanki biz o bombaları atmışız gibi söylemlerde bulunuluyor. Böyle bir şey olabilir mi? Biz diyalogun önemini anlatırken birileri bizi ısrarla bir çatışma tarafı olarak göstermek istiyor.

Başat sorumlu AKP'dir

İstanbul'da meydana gelen bombalı saldırıların başat sorumlusu AKP’dir. Bu sorumluluk öyle sadece "AKP iktidardadır, dolayısıyla her ne olursa da sorumlusu odur" şeklinde değildir.

AKP, bir yandan şiddet dilini arttırarak bir yandan da siyaset alanını bırakın daraltmayı, adeta yok ederek şiddetin tırmanmasına neden oluyor. Sonra da, “bu şiddetin sorumlusu sizsiniz” diyorlar. Tam aksine biz, “bu bombaların önlenmesi için bir ortak akıl bulalım, bir yol bulalım” diyoruz. Devletin görevi intikam değildir, sorumluları bulmaktır. Bunun bir daha yaşanmaması için önlem almamıştır.

Bari bir polis istifa etsin

40 bin polisle huzur operasyonu yapılmasının ertesi günü, o bombalar patlıyor. İstifa müessesi ne durumda? Bari bir polis istifa etsin. İçişleri Bakanının görevi intikam naraları atmak değildir. “Sanki iktidar biziz, biz önlem almadık” gibi bir hava oluşturuluyor. Bakın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ne demiş bir konuşmasında: "Biz siyasiler, ülkemizde işlenen cinayetlerden sorumluyuz. tavrımızı ortaya koymak zorundayız. Çünkü halk size oylarını verirken benim can güvenliğimi, mal güvenliğimi sağlayacaksın diye oy veriyor". Biz de bunu söylüyoruz.

Anayasa değişiklik teklifi oylaması 329'da kalsa

HDP’ye yönelik operasyonların bir nedeni de, HDP’nin çalışamaz duruma getirilmesidir. Anayasa değişiklik teklifinin oylanması 329’da kalsa, belki de bizim milletvekillerimiz farklı bir oy kullanacak.