Geçici hükümette Kalkınma Bakanlığı'nı üstlenen HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan, "Demokrasi alanı çok geniştir. Biz bu alanı kullanmak zorundayız. Ve eli tetikte olan tüm güçlerin, elini tetikten çekmesi gerekiyor. Çünkü bir damla kanı bile kaldırabilecek durumda değiliz. Halk terörize edilmeye çalışılıyor. Komşular birbirlerine saldırır hale geldi" dedi.

HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile bir araya geldi.

Tepekule Kongre Merkezi'nde sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya gelen, geçici hükümette Kalkınma Bakanlığı'nı üstlenen HDP İzmir milletvekili Müslüm Doğan, " Türkiye savaş sarmalından kurtulması gerekiyor. Onurlu bir barışa ve 7 Haziran öncesine dönülmesi gerekiyor. Savaş ortamının son bulması için her kesimin elini taşın altına koyması gerekiyor. Eğer bu savaş sarmalına karşı birlikte örgütlenip karşı duramazsak gelecekle ilgili kaygılar taşırız. 7 Haziran'da nasıl başarılı olduysak yeniden 1 Kasım'da da başarılı oluruz" diye konuştu. 

‘KOMŞULAR BİRBİRİNE SALDIRIR HALE GELDİ'
 
Biz demokratik bir partiyiz diyen Doğan, "Demokrasi alanı çok geniştir. Biz bu alanı kullanmak zorundayız. Ve eli tetikte olan tüm güçlerin, elini tetikten çekmesi gerekiyor. Çünkü bir damla kanı bile kaldırabilecek durumda değiliz. Halk terörize edilmeye çalışılıyor. Komşular birbirlerine saldırır hale geldi. Esnaflar birbirlerinin işyerlerine saldırır duruma geldi. Bu karanlık güçlerin önüne geçmemiz, kardeşlik bağlarını yükseltmemiz gerekir" şeklinde konuştu.

CİZRE'DEKİ OLAYLAR BİR AKIL TUTULMASI’

Ben 90'lı yılları da yaşadım diyen Bakan Doğan, "Cizre'deki olaylar bir akıl tutulması. Hak ihlallerini görüyorduk, ama bu kadar akıl tutulmasını, şiddet egemenliğini ilk kez görüyorum. İlçede ezan okutturmuyorsunuz. Sözüm ona AKP 'nin koyduğu bir devlet anlayışı var. Oradaki insanlar Müslüman değiller mi? Bu bile tek başına bu devlet yapısının oraya bakışını ortaya koymaktadır. Bakanlar olarak Cizre'ye alınmadık. Bizim oraya gitme amacımız, bir resim çekmek, şiddet sorunlarına nasıl geldik, onu belirlemeye çalışıyoruz. Hastalara sağlık araçlarını göndermiyorsunuz terörist var diye. 35 günlük bebek, hamile kadın terörist mi? Eğer 1 Kasım'ı aşarsak, parlamentoya girmemiz halinde güçlü bir şekilde bu diktatörlük engellenecektir. Halklar ve inançlar birbirine düşürülmeye çalışılıyor. Bunu engellememiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.