Selda Karafazlı, HDP'den aday olduğu için Rize'de hedef haline getirildiğini belirterek suç duyurusunda bulundu. Hedef haline getirilmelerinde bazı polislerin katkısı olduğunu savunan Karafazlı ailesi koruma talep etti. Radikal'den İsmail Saymaz'ın haberine göre, Karafazlı Ailesi şüpheliler hakkında "hakaret" iddiasıyla şikayetçi olurken, ayrıca koruma da talep etti.  

Selda ve Gençağa Karafazlı, bugün verdiği şikayet dilekçesinde, akrabaları Ali ve Lokman Karafazlı'nın 14 Nisan'da bir grup kişiyle basın açıklaması yaparak, ailesine ve partisine yönelik hakarette bulunduğunu ifade etti. Bu kişilerin HDP'yi "terör örgütünün devamı" olarak yansıttığını kaydeden Karafazlı, şöyle dedi:

"AÇIKÇA TEHDİT EDİLDİK VE HEDEF GÖSTERİLDİK"

"Açıklamalardan görüleceği gibi benim adayı olduğum partiyi terör örgütünün partisi göstererek Rize çalıştırmakta olduğum iş yerine ve bizlere saldırılar düzenlenmesi için provokatif söylemlerde bulunmuşlardır. Açık bir şekilde ‘bu yaşananlar sonrası herhangi bir şey olursa, saldırıya uğrarsa biz arkasında değiliz. Baban Gençağa Karafazlı ateşle oynuyor, ateşle oynadığını bil’ şeklindeki söylem açıkça provakatif çağrılarda bulunmuş, beni, babamı ve aile bireylerimi iş yerimi hedef göstermişlerdir. Bu açıklamalar sonrası ben ve babam Twitter ve Facebook üzerinden yer yer tehdit mesajları almaya başladık. Çevremizde bulunan eş ve dostlarımız yapılan bu açıklamalar sonrası provakasyonların olacağı uyarısında bulunmuşlardır. Açıkça tehdit edildik ve hedef gösterildik. Bana, aile bireylerime, babama ve iş yerime yönelik herhangi bir hukuk dışı saldırının sorumlusu o basın açıklamasını yapan Lokman, Ali, Harun, Akif Karafazlı ve soyadı Karafazlı olmayan ancak o toplantıda bulunan şahıslar ile Harun Karafazlı'dır."

"RİZE EMNİYETİ'NDE GÖREVLİ BAZI KİŞİLER.."

Dilekçede, Harun Karafazlı adlı kişinin Tuncay Karazlı'ya hitaben Facebook'ta yazdığı yazıda akrabası T.'nin "Emniyet bile acele edilmesini istiyordu" dediği belirtilerek, "Bu konuşmalar provokasyonun bir ayağında Rize Emniyet Müdürlüğünde görevli olduğunu düşündüğümüz bazı kişilerin varlığını göstermektedir. Onlar da sorumludur" denildi.

Buna ilişkin Facebook yazışması delil olarak sunuldu. İlgililer hakkında "hakaret" iddiasıyla soruşturma açılmasını isteyen Karafazlı ayrıca koruma talep etti.