Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Hatip Dicle ''80’leri 90’ları yaşamama rağmen böyle bir durum görmedim. Bugün Sur’da biter, yarın başka yerde başlar. Siyasal sorunlar şiddet yöntemiyle asla çözülemez'' dedi. Dicle, çözüm sürecinin Erdoğan tarafından bozulduğunu da söyledi.

'Haber Nöbeti'ne giden gazeteciler Diyarbakır’a ulaşır ulaşmaz Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Hatip Dicle’yi ziyaret etti. 

Aralarında Haberdar ve Evrensel’den gazetecilerin de bulunduğu gruba açıklamalarda bulunan Hatip Dicle, ''Siyasal sorunlar şiddet yöntemiyle çözülemez'' vurgusu yaparak AKP’nin tutumunu İttihat ve Terakki’nin tutumuna benzetti. 
 
Dicle’nin 'Haber Nöbeti'ne giden gazetecilere yaptığı açıklamaları şöyle: 
 
''İktidara söz söylemekten utanır hale geldik, çünkü sözlerimiz karşı tarafa etki etmiyor. Duvar gibiler. İktidarın tutumu İttihat ve Terakki’nin tutumuna benziyor. Çoğunlukçu olarak başlayıp devletçi oldular. İttihatçılar, Turancılık zihniyetiyle hareket ediyordu, bunlarda neo-Osmanlıcılık hayalleriyle hareket ediyor. Devleti ele geçirdiğini düşününcede AKP’nin tasfiye sürecine girildi. Bakanlar, bölgeyi arayıp telefon görüşmesi yaparken o esnada çatışma sesleri ve çığlıklar geliyor. Böyle bir aramayı akıllı biri yapar mı? Görünen o ki hükümet kontrolü kaybetmiş. 
 
Geçenlerde bir yerde denk geldim. Perinçek kontrol tamamen bizde diyordu. Demek ki AKP'de tasfiye ediliyor. Bahar ayları geldiğinde bugün biriken öfke ve nefret metropollere kadar sıçrayabilir. En büyük tehlike budur. Bugünkü sessizlik fırtına öncesi sessizliğe benziyor. Hayatım boyunca böyle bir riskle karşılaşmadım. Çatışmanın ülke geneline yayılma tehlikesi var ve sonu ne olur kestiremiyorum.''

“İKTİDAR SAVAŞ PLANINI HİÇBİR ZAMAN BIRAKMADI” 
 
''Kandil Öcalan'ı stratejik lider olarak görmesine rağmen çözüm sürecinde de hiç bir zaman AKP'ye güvenmedi. ‘Er yada geç bizimle nihai savaşa girecekler’ diyorlardı. Çünkü, çözüm süreci boyunca iktidar savaş stratejisini ve planını hiçbir zaman bırakmadı. İktidar hasta tutuklularla ilgili istenen adımları bile atmıyordu. Her şeye rağmen Öcalan çözüm masasından asla kalkan taraf biz olmayacağız diyordu. Masayı Erdoğan devirinceye kadar da böyle oldu.''

(Kaynak: Haberdar)