T24 yazarı Hasan Cemal, PKK lider Abdullah Öcalan'ın Başbakan Erdoğan'a son İmralı görüşmesi sonrası aktardığı 'uyarı'ya dikkati çekti. Cemal, "Öcalan'ın uyarısı ve devletleşen Erdoğan" başlıklı yazısında, Öcalan'ın Başbakan Erdoğan’ın son ‘demokratikleşme paketi’nin içi boş bir paket olduğunu, demokratikleşme değil provakatörlük olduğunu vurguladığını, böyle giderse ‘çözüm süreci’nin de hayal kırıklığı yaratacağını söylediğini aktardığı yazısında; Öcalan’ın mesajıyla ilgili olarak Özgür Gündem gazetesindeki haberin bir bölümünü paylaştı ve haberden şu alıntıyı yaptı: 

“Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan dün BDP Grup Başkanvekilleri Pervin Buldan ve İdris Baluken ile HDP Müzakere ve Çözüm Sürecinden Sorumlu Eşbaşkan Yardımcısı Sırrı Süreyya Önder’den oluşan BDP-HDP heyetiyle 16’ıncı toplantıyı gerçekleştirdi.



Görüşmenin ardından İmralı Adası’ndan ayrılan BDP-HDP heyeti, Öcalan’ın şu mesajını yayınladı:

‘Çözüm sürecinde geldiğimiz noktada, iktidarın salt kendi güvenliğini sağlamaya dönük tek taraflı paketler yaklaşımı demokratikleşme değil, provokatörlüktür.

Lazım olan, toplumsal sözleşme güvencesiyle yürüyecek bir demokratikleşmedir.

Hükümet, seçim bahanesine sığınarak meselenin ciddiyetinden uzak bir noktaya savrulmaktadır.

Bu tutumunu acilen değiştirmemesi durumunda sürecin bitmesinin en önemli sorumlusu olacaktır.

Bunun için acilen müzakere heyetleri oluşturulmalı ve demokratik sözleşme hukuku esas alınmalıdır.”

"ERDOĞAN DEVLETLEŞİYOR"

"Hafta sonu özellikle yandaş medyanın pek görmediği -belki de görmek istemediği- Öcalan uyarısının çok açık" olduğunu dile getiren Cemal, Öcalan'ın özetle "Tayip Erdoğan demokrasi ve hukuk konusunda ipe un sermeye devam ederse, çözüm süreci de güme gider!" dediğini belirtti.

Kendisinin de böyle düşündüğünü söyleyen Cemal, "Tayyip Erdoğan’ın kafasında demokrasi ve hukuk yok. Demokrasi ve hukuku tepeleyerek kendi siyasal postunu kurtarmak istiyor." dedi.

Erdoğan'ın devletleştiğini, Ankaralılaştığını söyleyen Cemal,  "…Böyle bir devletleşme yolundaki bir Erdoğan’dan Kürt sorununda çözüm ve barış beklemek, bir mucizeye bel bağlamak olmaz mı? Bu sorunun yanıtı, İmralı ve Kandil’de de bilinmiyor değil. Sanıyorum, benim de katıldığım bir temenni var oralarda: Her şeye rağmen ip kopmasın, ateşkes sonlanmasın, artık dağlarda kimseler ölmesin  isteniyor. Öcalan’ın haklı uyarısına bir de bu pencereden bakmakta yarar var." diye belirtti.