Söz Sende'de Balçiçek İlter'in sorularını yanıtlayan Gültan Kışanak, Başbakan Erdoğan'la görüşen Leyla Zana'nın sözlerinin yanlış algılandığını söyledi.
Leyla Zana için, "Samimi bir yaklaşım içinde olduğuna inanıyoruz" diyen Kışanak, Zana'nın "Kürt sorununu Erdoğan çözer" şeklinde basına yansıyan açıklamasını hatırlatarak, "Bizim tanıdığımız Leyla Zana, 'Başbakan istese bunu çözer' manasında o cümleyi kullandı. Güven telkininden çok, 'Üç dönem tek başına iktidar olmuş, istese bu sorunu çözecek iktidar gücü var' demek istedi. Sanki Başbakan'ın yaptıklarını onaylıyormuş gibi algılandı Zana'nın sözleri. Bu manaya gelebilecek sözlerinin olduğuna inanmıyorum" şeklinde konuştu.
Görüşmenin ardında İmralı'nın olduğu iddialarını reddeden Kışanak, "Zana, gizli kapaklı bir projenin tarafı olmaz" dedi.
ANAYASA ÇALIŞMALARI
Anayasa çalışmalarında "işlerin yolunda gitmediğini" kaydeden Kışanak, "Temel hak ve özgürlüklerden başladık, daha eşitlik maddesini yazarken bozuştuk. (AK Parti, CHP ve MHP'yi kast ederek) Üçü bir arada karşı çıktı. İki tartışma vardı, ayrımcılıkla ilgili maddede cinsel tercih ve etnik kimliğe itiraz ediyorlar. Baştan 'Farklı cinsel kimliği olanlara ayrımcılık yapacağız, etnik kimliği farklı olana ayrımcılık yapacağız' diyorlar" diye konuştu.
Çocuk hakları ile ilgili maddede de uzlaşı sağlanamadığını belirten Kışanak, "Düşünce ve ifade özgürlüğü ile ilgili arkadaşlar 'Herkes düşüncesini istediği dille açıklama hürriyetine sahiptir' dedi, buna da karşı çıkıldı" şeklinde konuştu.
"Neredeyse bütün maddelerde milli güvenlik, kamu düzeni ve genel ahlak... Bunlar başımıza problemler açan, ne olduğu belli olmayan tanımlar" diyen Kışanak, "Gidişattan ciddi derece rahatsızız. Komisyonda yer alan arkadaşlarımızla son oturumdan sonra dedik ki, bir süre isteyelim, yetkili kurullarımızda değerlendirelim gidişat nereye doğru... Biz bu işin sonunda toplumun karşısında ne diyeceğiz, en azından toplum işin yolunda gitmediğini bilsin istedik" şeklinde konuştu.
Kışanak, sorunun tek tek maddelerde olmadığını belirterek, "Tıkanan bakış açısı ve felsefe... Öyle gözüküyor ki özgürlükçü bir felsefe ile anayasa yapma anlayışı yok" dedi.
TUTUKLU VEKİLLER
3. Yargı Paketi'ni "3. oyalama paketi" diye tanımlayan Kışanak, "Uzun tutukluluk süresi, tutukluluğun cezaya dönüşmüş olması, ilgisiz kişilerin örgüt üyesi gibi cezalandırılmaları... Çok ciddi hukuk problemi bunlar. Düşüncesini açıklayan, bir partinin faaliyetine katılan ne kadar aykırı görüş olursa olsun terörle mücadele kapsamında değerlendirilemez" şeklinde konuştu.
Paketin tek somut sonucunun Bahçelievler katliamı hükümlülerinin kurtulması olduğunu kaydeden Kışanak, düşünce özgürlüğü ve tutuklu vekiller sorunu hakkında bir açılım getirilmediğini söyledi.
