Antep'te 'Emperyalizm, Gericilik ve Savaşların Kıskacında Türkiye ve Ortadoğu” konulu panel düzenlendi. Emek Partisi’nin düzenlediği panele yüzlerce kişinin yanı sıra Yazar Aydın Çubukçu ve Yazar Fehim Taştekin konuşmacı olarak katıldı.

Türkiye’nin bonkörce desteklediği örgütlerin şimdi kendisini tehdit ettiğini savunan yazar Fehim Taştekin, “Türkiye’nin bonkörce silah, lojistik desteği ile büyüttüğü örgütler artık Türkiye’nin güvenliğini tehdit ediyor ve Türkiye Pakistan sendromu yaşıyor” diye konuştu.

TAŞTEKİN: TÜRKİYE’NİN BÜYÜTTÜĞÜ ÖRGÜTLER ARTIK KENDİSİNİ TEHDİT EDİYOR

İlk olarak konuşan Fehim Taştekin, uluslararası aktörlerin gerçekleştirdiği kumpasın Suriye’yi paramparça hale getirdiğini söyledi. Türkiye’nin de planlanan projede kendini rol model olarak sunarak yer aldığını belirten Taştekin, ancak bu modelin inandırıcı olmadığını dile getirdi.

Türkiye’nin üstlendiği bu rolün geçmişte Pakistan’ın Afganistan’a karşı üslendiği rolle eş değer olduğunu söyleyen Taştekin, “Tehlikeli savaşa aracılık ettiğinizde kullandığınız tehlikeli unsurlar maalesef geri gelir sizi vurur. Türkiye’nin bonkörce silah, lojistik desteği ile büyüttüğü örgütler artık Türkiye’nin güvenliğini tehdit ediyor ve Türkiye Pakistan sendromu yaşıyor” diye konuştu.

ÇUBUKÇU: EMPERYALİSTLERİN YARATTIĞI TABLOYA KANILMAMALI

Taştekin’den sonra konuşan Aydın Çubukçu ise, emperyalistlerin savaşlarda yarattığı tabloya inanılırsa mezhepçi anlayışın benimseneceğini söyledi. Bu durumun yanlış olduğunu belirten Çubukçu, savaşın kendisine karşı çıkılması gerektiğini dile getirdi. Aksi durumda emperyalistlerin istediğinin olacağına dikkat çeken Çubukçu, halkların genel çıkarları açısından bir kararın verilmesi gerektiğini söyledi.

Savaşların emperyalistler için kârlı bir yatırım olduğunu söyleyen Çubukçu, bu uğurda emperyalizminin ne uğruna savaştıkları bilinmeyen örgütler yarattığını dile getirdi. Savaşın ve karanlığın hakim olduğu bir zamanda olduklarını vurgulayan Çubukçu, “İnsanların büyük bir çoğunluğunun savaş kurbanı haline geldiği bir zamandan geçiyoruz. Aynı zamanda genel olarak kültür, inanç, sanat ve edebiyatta bir yoksullaşma buna eşlik ediyor.  İnsanlar daha kural dışı, ahlaksız, saygısız birbirinden korkar halde yaşamaya başladılar” dedi.

Çubukçu, yaşanan bu durum karşısında başta işçi ve emekçiler olmak üzere hayatlarını alın teriyle kazananların namuslu, özgür, demokratik bir yaşamdan başka hiçbir çıkarları olmayan insanların amasız, fakatsız bir mücadelede birleşmesi gerektiğini dile getirdi.

(Kaynak: Evrensel)