Kültür ve Turizm eski Bakanı, Ak Parti İzmir Milletvekili Ertuğrul Günay, partisine getirdiği eleştiriler üzerine Disiplin Kurulu'na sevk edilmişti.

AK Parti MYK'sında kesin ihraç istemiyle Disiplin Kurulu'na sevk edilen AK Parti İzmir Milletvekili Erdal Kalkan dün gece yarısı yaptığı açıklama ile istifa etmişti. Bugün de sabah saatlerinde Ankara milletvekili Haluk Özdalga istifa ettiğini açıkladı.

Eski Bakan Günay da bugün düzenlediği bir basın toplantısı ile partisinden istifasını açıkladı.

Böylece Ak Parti’de bir günde 3 vekil istifa etmiş oldu.

Geçen hafta da İdris Bal ve Hakan Şükür Ak Parti ile yollarını ayırmıştı.

ERTUĞRUL GÜNAY’IN AÇIKLAMASI:

Tatlı yiyelim, tatlı başlayalım. Öyle bir alışkanlığımız vardı bizim. Benimle çalışan arkadaşlar bilirler ama, eksik geldi kusura bakmayın. Ben dün akşamki bazı gelişmeler üzerine İstanbul’daki programımı kestim, Ankara’ya geldim. Böyle bir önemli toplantıya size dağıtacağım bir basın metni ile çıkabilirdim. Ama olmadı biraz doğaçlama yapacağım.

Önce bugün özel bir gün. 'Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem' diyen bu büyük ismin Mehmet Akif’in vefat günü. Ankara’nın soğuk kış günlerinde, İstiklal Marşı için verilen para ödülünü kabul etmeyen ahlak abidesinin vefat yıl dönümü. Bugün hala Akif’ten galiba siyasetin de öğreneceği çok şey var. Akif'in büyüklüğünü gösteren bizim daha yürüyecek çok yolumuzun olduğunu gösteren bir özel örnek.

Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Sayın Erdoğan’a ve Adalet ve Kalkınma Partisi MYK üyesi arkadaşlara teşekkür etmek istiyorum. Kendileriyle bir süre birlikte çalıştık. Ben Adalet ve Kalkınma Partisi’ne girerken 27 Nisan Muhtırası'ndan hemen kısa bir süre sonra, şimdiye kadar inandıklarıma aynı kararlılıkla inanmaya devam ederek aranıza katılıyorum demiştim. 7 yıla yakın süre içinde aynı doğrultuda vekilliğimi ve bakanlığımı sürdürmeye çalıştım.

Millete hizmet etme fırsatı buldum. Partiye girerken söylediğim sözler için çalıştım. Buna aykırı işler gördüğüm zaman da, bakanlık dönemimde de bunları yüksek sesle uyarmaya çalıştım.

Bugünlerde sıkıntılı bir dönem yaşıyoruz. Türkiye’ye hizmet eden bir siyasi hareket çok ciddi iddialarla karşı karşıya. Bunlara karşı bizim cesaretle karşılamamız, özgüvenle davranmamız gerekirken, siyasi etiği zorlayan, normal insan aklını zorlayan bir savunma psikolojisi sergileniyor. Bu hareket için, bir hükümet için zor bir dönem. Arkadaşlarımızla bir süreden bu yana böyle zor bir dönemde içinde bir çok yurttaşımızla dostluk bağı kurduğumuz bir doğru hareketten ayrılmak doğru olmayabilir. Kalıp içeride uyarılar yapmaya, itirazımız varsa, hukuk etiği konusunda bir itirazımız varsa onları söylemeye devam edelim niyet ve kararını ısrarla sürdürdük.

Aklın ve ahlakın emrettiği doğrultuda, yöneticilere doğruyu söylemeye çalıştık. Ama dün akşam MYK ve Sayın Genel Başkan, bizim vermekte zorlandığımız bir kararı teşvik ettiler. Parti ciddi ithamlarla karşı karşıyayken, o ithamlara partinin maruz kalmasına sebep olan insanlara, 10 gün tahammül gösterip, aklı zorlayan destek verilirken, bütün söylemi akla davet etmek olan arkadaşları dün akşam disiplin kuruluna sevk ettiler. Bizim zor verebileceğimiz bir kararı, arkadaşlar bu tavırlarıyla kolaylaştırmış oluyorlar.