Cumhurbaşkanı Erdoğan, HDP'li vekillerin Meclis'te olmaması konusunda, ''Onların yeri Kandil'dir'' diye konuşmuştu.

Edirne’den Erdoğan’a yanıt veren HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay: “AKP Genel Başkanı yerimizin Kandil olduğunu söylemiş. AKP Genel Başkanı her türlü yolu kullanarak muhalefetten kurtulmak istiyor. Biz asla asla AKP Genel Başkanının bu rüyalarının gerçekleştirmesine izin vermeyeceğiz. Cesaretimizle her zaman var olduk, var olmaya da devam edeceğiz. Nerede var olacağımız konusunda söz söylemek hiç kimsenin haddi değil. Parlamento’da da sokakta da mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu.

HDP Meclis Grubu, yeni yasama yılının başladığı 1 Ekim Pazar Günü, TBMM yerine, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın tutulduğu Edirne Cezaevi’nin önündeydi. Milletvekillerinin cezaevinde hukuksuz bir şekilde tutulmasına dikkat çekmek isteyen HDP Meclis Grubu adına söz alan HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, şöyle konuştu:

“Grup Başkanımız Edirne Hapishanesinde rehin alınmış durumda. Yasama döneminin açılışında Edirne’de olmayı anlamlı buluyoruz. Meclis’in halkların iradesini yansıtan yerler olması gerekirken AKP Saray iktidarının TBMM’yi getirdiği noktayı gözler önüne sermek, Meclis’teki antidemokratik tabloyu kamuoyunun dikkatine sunmak, toplamda 10 milletvekilinin rehin alındığı bir tabloya alışmadığımızı göstermek için buradayız.

Meclisler halkların iradesini yansıtmak üzere oluşturulmuşlardır. Bazıları doğrudan demokrasiyi içerir bazıları da antidemokratik olur. Bu tablo içinde biz demokrasi açısından oldukça sorunlu bir parlamentonun bile daha da geri götürüldüğü günleri yaşıyoruz. Bu parlamentonun antidemokratik siyaseti yasaklayan tablosunu alışılacak bir tablo olmadığını söylüyoruz. Bizim burada olmamız Meclis’in onurunu da savunmaktır.

Türkiye halkları 7 Haziran’da çok renkli bir seçim dönemi geçirdi. Partimiz parlamentoya barajları yıkarak girdi. Halkımız demokrasiyi ileriye taşıma gerekliliğini ifade etmişti. Fakat bu tablo Erdoğan iktidarı tarafından tasfiye edilmesi gereken bir tablo olarak ele alındı. Türkiye savaşın tırmandığı bir iklime doğru sürüklendi. 1 Kasım’da da antidemokratik koşullarda seçime girmemize rağmen halklarımız bize barajı aşma gücünü verdi. 15 Temmuz darbe girişimini Allahın bir lütfu olarak görenler 20 Temmuz darbesini gerçekleştirdi ve antidemokratik ikim hala devam ediyor.

Parlamentoda iç tüzük değişikliklerinden KHK’lara kadar tek adam rejimi için hızlı bir düzenleme trafiği devam ediyor. Parlamento demokrasiden giderek uzaklaşıyor. Yürüttüğümüz demokrasi mücadelesinin bir parçası olarak buradayız. Milletvekillerimizi ve eşbaşkanlarımız da bu demokrasi mücadelesinin parçası oldukları için cezaevindeler.

“TEK ADAM MECLİS'İ AÇILDI”

Biz mücadelemizi hem mecliste hem toplumun her alanında yürütmeye devam edeceğiz. Bugün Meclis bir “tek adam meclisi” olarak açıldı. Bir tek adam konuşması ile Meclis’teki açılış gerçekleşti. Dokunulmazlıkları hukuksuzca kaldırılan milletvekillerinin rehin tutulmasına karşı elbette sesimizi çıkarmamız gerekir. AKP Genel Başkanı yerimizin Kandil olduğunu söylemiş. AKP Genel Başkanı her türlü yolu kullanarak muhalefetten kurtulmak istiyor. Biz asla asla AKP Genel Başkanının bu rüyalarının gerçekleştirmesine izin vermeyeceğiz.

Cesaretimizle her zaman var olduk, var olmaya da devam edeceğiz. Nerede var olacağımız konusunda söz söylemek hiç kimsenin haddi değil. Parlamento’da da sokakta da mücadelemizi sürdüreceğiz. Bugün burada Eş Genel başkanlarımızı, milletvekillerimizi, belediye eş başkanlarımızı ve binlerce partilimizi selamlamak için bulunuyoruz.

“KORKMAYA DEVAM ET”

AKP Genel Başkanı, Selahattin Demirtaş’tan korkmaktadır. Duvarların ardına koyduğu Demirtaş toplumla her türlü şekilde iletişim kurmaktadır. Bizlerin yanında, omuz başında olmaya devam etmektedir. AKP Genel Başkanı korkmaya devam etsin. Bizleri asla durduramayacak. Bu mücadele mutlaka kazanıncaya kadar sürecek. Bu Türkiye halklarının barış, kardeşlik, özgürlük mücadelesidir. Kadınların mücadelesidir, emek mücadelesidir.”