Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AB Büyükelçileri ile buluştu.

Erdoğan Türkiye'nin AB'ye tam üyelik hedefinin sürdüğünü belirterek, "Vize serbestisi 2014 yılı sonuna kadar çözülmesi gereken bir sözdü, tutulmadı. Şimdi 2020 de bitti 2021'deyiz, hala tutulmadı" dedi.

Erdoğan, "2020 Mart ayında Brüksel'de yaptığımız görüşmelerde mutabakatın güncellenmesi konusunda anlaşmıştık. Türkiye olarak biz üzerimize düşeni yaptık ancak Avrupa tarafından tekliflerimize cevap alamadık. Düzenli Türkiye-AB zirvelerini ve üst düzey diyalog toplantılarını da tekrar başlatmakta fayda görüyoruz. Kısa bir süre önce yaptığım görüşmelerde bu ay sonu kendileriyle birlikte ülkemize bir araya gelme teklifimi yaptım onlardan da kabul gördü" dedi.

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

KORONAVİRÜS AŞISI AÇIKLAMASI

"Salgın, mücadelede tüm insanlığın aynı gemide olduğunu hatırlatmıştır. Hiçbir ayrım yapmadan 156 ülkeye, 11 uluslararası kuruluşa tıbbi destek sağladık. 100 bin vatandaşımızı ülkemize getirirken, 38 bin yabancıyı da destek vermek suretiyle ülkelerine gönderdik. Tüm bunları insanlık ailesine karşı kendimizi mesul hissettiğimiz için yaptık.  Yardım faaliyetlerimizi bundan sonra da devam ettireceğiz. Aşı çalışmalarında elde edilen başarılar umudumuzu artırıyor. Aşıyı vatandaşlarımıza gönüllülük esasına dayalı olarak uygulamaya yakında başlıyoruz. İnsan deneyi aşamasındaki yerli aşılarımızı, gerekli onayların ardından milletimizle birlikte tüm insanlığa sunacağız.”

DOĞU AKDENİZ VE KIBRIS MESELESİ

"Bazı üye ülkeler Türkiye ile ikili problemlerini Avrupa Birliği koridorlarında çözme çabasına girdi. Birlik dayanışması bahanesinin ardında sığınılarak Türkiye AB gündemi suistimal edildi. Bu yaklaşım bir yandan köklü münasebetlerimizi hedef alırken birliğin küresel güç olma iddiasını da zayıflatıyor. Bunu nen somut göstergesi de Doğu Akdeniz ve Kıbrıs meselesidir. Türkiye ciddi haksızlıklara maruz kalmıştır."

"Türkiye Akdeniz'de gerilimden değil iş birliğinden ve hakkaniyetten yanadır. Akdeniz bizleri ayıran değil hepimizi birbirimize yakınlaştıran bir denizdir. öyle de olmalıdır. Akdeniz Cezayir'den Mısır'a Filistin'den İsrail'e. Türkiye'den Yunanistan'a kadar tüm ülkeleri ve haklarıyla ailemizin çatısı, ortak yuvasıdır. Yunanistan’ı gerginliği tırmandırıcı faaliyetlerinden vazgeçmeye davet ediyoruz."

ERDOĞAN'DAN AB ÜLKELERİNE FETÖ TEPKİSİ

"Bugün elini vicdanına koyan herkes 18 sene öncesine göre Türkiye’nin hayal dahi edemeyeceği derecede ileri bir konumda olduğunu görüyor. Yine süreç yakınen takip edenler ülkemizin bu süreçte Avrupalı dostları tarafından yalnız bırakıldığını da görüyor. 15 Temmuz gecesi kimi Avrupalı siyasetçiler adeta darbeye çanak tutan tavır sergilemişlerdir."

FETÖ’cü teröristler bugün birçok Avrupa ülkesinde hiçbir tahkikata uğramadan hayatlarını devam ettiriyor.

Nasıl oluyor ki bu tür teröristlere AB'nin kapıları açılıp oralarda bunlar rahat rahat cirit atabiliyor! Türk insanının AB'ne ve Avrupa değerlerine olan inancının zayıflamasının nedeni işte bu tablodur."

18 MART MUTABAKATI MESAJI

"Biz ülke olarak olumlu gündem oluşturmak için hazırız. Avrupalı dostlarımızın da aynı iradeyi sergilemesini bekliyoruz. Bu olumlu gündemin anahtarı 5. yılını doldurmakta olan 18 mart mutabakatının güncellenmesidir. Güncellenmenin göç konusunda değişen koşullarını göz önünde alacak şekilde yapılması gerekiyor. "

GÖÇMEN POLİTİKASI

“Türkiye son 6 yılda dünyada en fazla sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke konumundadır.

“Şu ana kadar bizim için uygulamaya giren ciddi bir rakam dersem yalan olmaz. Çünkü biz proje bazlı çalıştık çalışıyoruz. Her şey ortada. Böyle bir şey yapılmış olsa da bizim şu anda göçmenlere yaptığımız harcamanın bu rakamla zaten halledilmesi mümkün değil. Yapılan harcama çok çok büyük. Şu anda bizim ülkemizin sadece bir bölgesinde değil birçok bölgesinde kamplarımız var. Bizim kamplarımızda insani bir yaşan tarzını biz o göçmenlere hazırladık. İstiyorum ki bu da AB’nin dünyaya örnek bir sergilemesi olsun.”

“Sadece Suriye kökenli 4 milyona yakın insanı misafir ediyoruz. AB bir ülkeye 100bin sığınmacı için 3 milyar euro destek verirken Türkiye’deki 4 milyon sığınmacı için 3+3 milyar euro’luk taaddüdünü bile tam olarak yerine getirmemiştir. “

"PKK ile YPG ile aynı şekilde mücadelemiz sürerken maalesef batılı dostlarımız PKK ile ilgili onları kendi ülkelerinde barındırıyor. Onlara destek veriyor. Kusura bakmayın açık ve net konuşuyorum. Ben gerçeği söylemek mecburiyetindeyim. Şu anda müzakereci bir ülke olarak Türkiye bunları sizinle paylaşmazsa bilesiniz ki yarın aynı bela sizin de başınıza gelecektir. Avrupa’nın ve NATO’nun güneydoğu sınırlarının Türkiye’nin güneydoğusundan başladığını hatırlatmak isterim. Hepinizle NATO’da beraberiz. Bu mücadeleyi de beraber sürdürmemiz gerekmez mi? Terörle mücadelede biz hiçbir NATO ülkesini yalnız bırakmadığımıza göre acaba neden NATO’nun diğer üyeleri bizi terörle mücadelede yalnız bırakıyor?"

"2020 Mart ayında Brüksel'de yaptığımız görüşmelerde mutabakatın güncellenmesi konusunda anlaşmıştık. Türkiye olarak biz üzerimize düşeni yaptık ancak Avrupa tarafından tekliflerimize cevap alamadık. Düzenli Türkiye-AB zirvelerini ve üst düzey diyalog toplantılarını da tekrar başlatmakta fayda görüyoruz. Kısa bir süre önce yaptığım görüşmelerde bu ay sonu kendileriyle birlikte ülkemize bir araya gelme teklifimi yaptım onlardan da kabul gördü."