Başbakan Erdoğan, Adana mitinginden sonra İzmir'de halka seslendi.

Kimsenin yaşam tarzına karışmadıklarını belirten Başbakan, "Bizim böyle bir derdimiz yok. Bizim derdimiz ülkeyi muhasır medeniyetler seviyesine çıkarmak" dedi.

Başbakan konuşmasında İzmir'in kör bir ideolojinin esiri olduğunu da savundu.

“GENÇLER İSTEDİĞİ GİBİ İÇİYOR”
"Kimsenin yaşam tarzına karışmadık ve kimseyi tehdit olarak görmedik. ‘Benim içmeme, yaşam tarzıma karıştılar’ diye kim diyebilir. Herkes istediği gibi yiyip içiyor. Gelirken gördüm, gençler istediği gibi içiyor. Bizim böyle bir derdimiz yok. Bizim derdimiz ülkeyi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak. Bizim evlatlarımız öncü olacak" diyen Erdoğan, "Kör ideoloji İzmir’i esir aldı. Kaçak yapılaşma var ve İzmir buna layık değil" şeklinde konuştu.

Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şunlar:

— "81 vilayetin 81'inde ayrı dil kullanmıyoruz. Doğuya, batıya, kuzeye, güneye farklı kelimeler kullanmıyoruz. Sahillere ayrı, büyükşehirlere ayrı, ilçelere, köylere ayrı bir üslup kullanmıyoruz. Biz ön yargılarla hareket etmiyoruz.

— Biz bize oy vermeyenlere 'bidon kafalı, göbeğini kaşıyan adam, yüzde 60'ı aptal, beyinsiz' gibi demokrasi dışı, nezaket dışı ifadeler kullanmıyoruz. Küslük, dargınlık gibi kavramlara asla pirim vermiyoruz. Biz belli kesimleri korkutarak ardından da bu korkuları istismar ederek, siyaset yapmıyoruz, siyaset üretmiyoruz. Hassasiyetleri kaşıyarak, korkuları abartarak, endişeyi çoğaltarak değil saygıyla, güvenle, hoşgörüyle hareket ediyor, hizmet siyaseti yapıyoruz.

"O NE PİSLİKTİ"
— Havalanından indik buraya geliyoruz. Aman yarabbi o ne pis kokuydu, o ne pislikti. Hani nerede hani CHP zihniyeti? CHP zihniyeti budur. Aynen ben de İstanbul'u CHP zihniyetinden böyle aldım...

— Kör ideoloji hiçbir şehrimizi esir almasın istiyoruz. Şu anda kör ideoloji İzmir'i esir almış vaziyette. Çirkin yapılaşmaların, kanalizasyonların aktığı yerler, benim İzmirli kardeşime layık değil. Benim insanıma layık değil. Biz buna hoşgörüyle bakamayız. Bu kardeşlerimizi mağdur etmeden, ikna ederek, onları daha modern konutlara niçin taşımıyoruz?

— Eser siyasetine oy verelim. Hizmet siyasetine oy verelim. İstismar siyasetine oy vermeyelim. ideoloji siyasetine oy vermeyelim. Vermeyelim ki bu ülke ayağa kalksın. İnanın kalkar.

"BU GÖREVİ BIRAKIRIM"
— Çok iddialı konuşuyorum. İzmir'in Büyükşehir Belediye Başkanı, kendi akıl hocası genel başkanıyla ne konuşacaksa, onu konuşsun. Eğer büyükşehir belediyesi olarak hak ettiği parayı almıyorsa, gelsin bana ispat etsin, ben bu görevi bırakırım. Bu kadar açık konuşuyorum.

— İzmir Büyükşehir Belediyesinde bir soruşturma yürütülüyor, gerekçesini, aslını öğrenmeden bazıları hemen sokağa çıkıp protesto gösterisi yapıyor. Ama AK Partililere yumurta atsınlar diye bazı gençlerin finanse edildiği ortaya çıkınca da hiç kimse bunun peşine düşmüyor. Açık söylüyorum. İzmir bu tavrı hak etmiyor.

"NİÇİN TÜRK BAYRAĞI YOKTU?"
— Soruyorum Sayın Kılıçdaroğlu, Hakkari'deki o seni dinleyenler arasında niçin bir tane Türk bayrağı yoktu? Yoksa Türk bayrağı seni de mi rahatsız ediyor? Çünkü kolay değil, 5 maddelik bir anlaşma yaptınız onlarla. CHP bayrağı tutturdun ama Türk bayrağını tutturamadın, çünkü BDP'liler Türk bayrağını eline almaz, belediyesine Türk bayrağını takayım mı takmayayım mı bunun tartışmasını yapan zihniyete Türk bayrağı veremezsiniz. Bunu söyledim hala cevap vermedin.

— Hakkari'de ne dedi, 'Özerklik' dedi değil mi? Aynı Kılıçdaroğlu, 'Ben eyaletten bahsetmiyorum' dedi. Adamına göre, dalgaya göre kürek sallıyor. Ama benim halkım, benim İzmirlim, inanıyorum ki 12 Haziran'da gereken cevabı demokratik yoldan sandıkta verecek.

"BURAYA GELECEK ONA SORUN"
— Buraya gelecek Kılıçdaroğlu ona sorun, doğuda konuştuklarını, gelip burada İzmir'de konuştu mu sorun. CHP Genel Başkanı İzmir ile değil, Atina ile ilgili, İzmir'i kurtarmakla ilgili değil, Yorgo'yu kurtarmakla ilgili. Ne diyor biliyor musunuz? Çok enteresan, bir gazeteciyle yaptığı söyleşide, 'Dayan Yorgo, Kılıçdaroğlu geliyor.' Yunanistan'ın en büyük gazetesi dalga geçiyor. 'Dayan Yunanistan, Kılıçdaroğlu geliyor' diyor. Hale bak. Ne günlere kaldık.

— Sağında MHP, solunda BDP, arkasında eski siyasetçiler, bagajında çeteler, bir istasyona doğru gidiyor. Onun için diyorum ki gelin hizmet siyasetine oy verin. CHP'li, MHP'li, BDP'li kardeşim ideolojilere değil, alışkanlıklara değil, tepkiyle değil, sana hizmet edene, hizmet üretene oy ver diyorum.

— Emeklilerin şu anda bir intibak sorunları var. Bu sorunu bizden başka kimse çözemez. Onu da biz çözeceğiz. Oradaki adaleti de biz sağlayacağız, çünkü biz Adalet ve Kalkınma partisiyiz."

Başbakan Erdoğan, İzmir'e iki bakanı gönderdiklerini, kısa sürede İzmir'in turizm, sanayi ve ticaret potansiyelini azami ölçüde ortaya çıkaracak projeleri ifade ettiklerini, bu projelere de bu dönemde başlayacak ve bitireceklerini, İzmir'i bir dünya kenti, marka kent haline getirecek projelere sahip olduklarını söyledi.

İzmir'i bu projelerle tarihteki gibi Akdeniz ve Ege'nin sanayi, ticaret ve turizm kenti yapacaklarını, öncelikle İzmir'de büyük bir turizm hamlesi başlatacaklarını aktaran Erdoğan, Roma, Selçuklu, Osmanlı eserleri, müzeleri, Türk sofrasını, türkülerini artık dünyaya tanıtacaklarını, 2023'de şu anda 20 bin olan yatak kapasitesini 100 bin'e çıkaracaklarını belirtti.

İzmir'de Bostanlı ile İnciraltı arasını 4.5 kilometre köprü ve 1.5 kilometre batırma tüp tünelle birbirine kavuşturacaklarını söyleyen Erdoğan, ''Sayın Kılıçdaroğlu sen bunları düşünüyor musun, var mı senin kitapçığında bunlar? Bu ufuk meselesi, bir vizyon meselesi. Bostanlı ve Karşıyaka başta olmak üzere şehrin kuzeyinden gelenler güneye rahatça ulaşacaklar. Konak tüneliyle İzmir'in uzun yıllardır kent içi trafiğinin can damarlarında olan Mürselpaşa bulvarı üzerinden sahil yoluna kadar trafiği yer altına alacağız. Çift tüp delme tünel olarak inşa edeceğimiz bu yolun toplam uzunluğu 2.5 kilometre'' dedi.

 NTVMSNBC