Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) bünyesindeki iş adamları ve büyükelçilere verdiği iftarda açıklamalarda bulundu.

Operasyonların süreceğini söyleyen Erdoğan, “Durmayacağız, bu iş bitecek, ya olacak, ya olacak” dedi.

Erdoğan, Birleşmiş Milletler’e (BM) de yüklendi, “1 milyar 700 milyon Müslüman’ın olduğu dünyada, halkı Müslüman olan bir ülke Güvenlik Konseyi’nde yok. Böyle adalet olur mu?” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Birliği (AB) ile vize serbestisi konusuna da değindi, “Avrupa Birliği’nin zaman zaman Türkiye karşıtı olması bizi üzüyor. Stratejik hedeflerimiz konusunda yoğunlaşmamız gerekiyor” dedi.

Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

“Terörizme karşı ortak tavır içinde olmamız gerekiyor. Büyükelçilerin huzurunda tüm dünyaya sesleniyorum; İnsanlığımıza hep birlikte sahip çıkalım, teröriste kökenine ve inancına bakmaksızın karşı duralım.

VİZE SERBESTİSİ

“Bir taraftan AB’ye tam üyelik müzakerelerini yürütürken diğer taraftan mülteci sorununa çözüm bulmak için de gayret gösteriyoruz. Terör ile mücadele kapasitesini zaafa uğratacak hiçbir adımı atmamız elbette mümkün değildir.

“Avrupa Birliği’nin zaman zaman Türkiye karşıtı olması bizi üzüyor. Stratejik hedeflerimiz konusunda yoğunlaşmamız gerekiyor. Vize serbesitisi konusunda hazırlıkları sürdürdük, aslında bitme aşamasında.

BM’YE ELEŞTİRİ

“Birleşmiş Milletler özellikle de Güvenlik Konseyi sağlıklı çalışmıyor. İnsanların, toplumların sorunlarına çözüm üretmeyen bir uluslararası kuruluş bir süre sonra etkisini yitirmeye mahkumdur. Bir sorun var. Bu sorunu süratle çözmemiz gerekiyor. Aksi takdirde herkes kendi başının çaresine bakmaya mecbur kalacaktır. Asıl büyük kriz de o zaman başlayacaktır.

“‘Dünya beşten büyüktür’ diyorum. Dünyayı 196 ülkeyi beş ülkenin dudakları arasına mahkum edemeyiz. Hattata hatta bir ülkenin dudakları arasına mahkum edemeyiz. 1 milyar 700 milyon Müslüman’ın olduğu dünyada, halkı Müslüman olan bir ülke Güvenlik Konseyi’nde yok. Böyle adalet olur mu? Böyle bir Güvenlik Konseyi’nden adalet çıkar mı?

“Tüm inanç gruplarının temsil edildiği Güvenlik Konseyi’nin olması gerekir. Geçici değil daimi üye olmalı. Bu temsil yetkisi geldikçe, diyecektir ki; ‘Ben de adamım be. Beni de adam yerine koydular, ben de burada varım, bir temsil yetkim var, söz söylüyorum’ diyecek. Artık dünya 1. Dünya Savaşı’nın şartlarında yaşamıyor.

“Bu güncellemeyi yapmadığımızda dünya şu anda yaşadığı zulme aynen mahkum olmaya devam edecektir. Güçlü olanın değil haklı olanın zalimin değil mazlumun hukukunu koruyacak bir uluslararası güvenlik sisteminin derhal oluşturup işler hale getirmeliyiz.

OPERASYON VE ÇATIŞMALAR

“Terörizme karşı sonuna kadar mücadele edilecek. Bu teröristler ya silahlarını gömecek betonu dökecekler. Koordinatlarını verecekler. Bunları yapmıyorlarsa bu ülkeyi terk edip gidecekler. Başka çıkışı yok.

“20 Temmuz'dan  bu yana 600'e yakın vatandaşımızı kaybettik. Operasyonlarda içeride ve dışarıda yaklaşık 7 bini aşkın teröristi etkisiz hale getirdik. Durmayacağız, bu iş bitecek, ya olacak, ya olacak bu ülke huzura kavuşacak.


“Şu anda Suriye’deki terör örgütü Türkiye’ye karşı tehdit oluşturuyor. Bu mücadeleyi kararlıkla sürdüreceğiz. Bizim güneyimizde terör örgütü barınmasına müsaade edemeyiz. Bütün bu sorunları aşacak güce sahip olduğumuza inanıyorum. Dün Mardin’de kışlada askerlerimizle iftar yaptık. Onların gözündeki parıltıyı gördüm. İmanı gördüm.”