Cumhurbaşkanı Erdoğan BM Genel Kurulu'nda konuştu.
Erdoğan, "BM, 73 yıllık geçmişinde hiç de küçümsenemeyecek başarılar elde etmiştir. Ancak zaman içinde insanlığın barış ve refah beklentilerini karşılamaktan uzaklaştığı da bir gerçektir" dedi.
Erdoğan, "BM Güvenlik Konseyi, veto hakkına sahip 5 üyenin çıkarlarına hizmet eden, yaşanan zulümlere seyirci kalan bir yapıya bürünmüştür" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Filistin meselesine değinerek şöyle dedi:
"Filistinlilere uygulanan zulme ses çıkartmayanların, onlara yapılan yardımları kısma gayretleri, sadece zalimlerin cesaretini artırmaktadır. Tüm dünya arkasını dönse bile biz, mazlum Filistinlilerin yanında yer almaya, ilk kıblemiz Kudüs'ün tarihi ve hukuki statüsüne sahip çıkmaya devam edeceğiz."
Erdoğan, BM'de kapsamlı bir reforma gidilmesi gerektiğini söyleyerek, "Dünya 5'ten büyüktür derken insanlığın ortak vicdanının sesi olduğumuza inanıyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünya genelindeki gelir dağılımını da eleştirerek şöyle dedi:
"Bugün dünyanın en zengin 62 kişisinin mal varlığı, nüfusun yaklaşık yarısına yani 3,6 milyar insana denkse burada bir sorun var demektir" dedi.
Erdoğan, "Gelin bu dünyada her şeyin yerli yerine konulmasını sağlamak için BM'yi insanlığın adalet beklentisinin sözcüsü ve uygulayıcısı haline getirelim." dedi.
Erdoğan, Türkiye'nin Suriyeli sığınmacılar için bugüne kadar 32 milyar dolar harcadığını belirterek, "Buna karşılık dışarıdan aldığımız destek, uluslararası kuruluşlardan 600 milyon dolar, AB'den de şu ana kadar fiilen verilen tutar 1,7 milyar avro düzeyindedir." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
"Avrupa başta olmak üzere dünyanın büyük bir mülteci akınına uğramasının önüne geçen Türkiye'ye daha fazla destek verilmesini bekliyoruz."
Suriye konusuna değinen Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti:
"Cerablus ve Rai bölgelerini DEAŞ'tan, Afrin bölgesini PKK-PYD-YPG terör örgütünden temizleyerek 4 bin kilometrekarelik bir alanı milyonlarca Suriyeli için güvenli ve huzurlu bir yer haline getirdik."
Erdoğan, "Soçi mutabakatıyla rejimin 3,5 milyon sivilin yaşadığı İdlib Çatışmasızlık Bölgesi'ne yönelik kanlı saldırılarının önüne geçtik" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hedefimiz, Münbiç'ten başlayarak Irak sınırına kadar olan Suriye topraklarının tamamını teröristlerden temizlemektir" diye konuştu.
TÜM TARAFLARI SURİYE'DE ADİL VE SÜRDÜRÜLEBİLİR SİYASİ ÇÖZÜM İÇİN DESTEK OLMAYA ÇAĞIRIYORUM
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Buradan tüm tarafları, Suriye'de adil ve sürdürülebilir siyasi çözüm arayışlarına yapıcı bir anlayışla destek olmaya davet ediyorum."
Erdoğan, "Taktik çıkarları uğruna teröristleri on binlerce tır, binlerce kargo uçağı silahla donatanlar gelecekte bunun acısını mutlaka çekeceklerdir" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletimizin desteğiyle son 5 yılda yürüttüğümüz kararlı mücadele sayesinde, FETÖ'yü ülkemizde büyük ölçüde tasfiye ettik. Türkiye'nin ikazlarına kulak veren, tecrübelerinden ders alan ülkeler, birer birer bu örgütü deşifre ediyor ve topraklarından kovuyor." dedi.
"FETÖ'NÜN AMERİKA'DA DEVLET BÜTÇESİNDEN ALDIĞI PARA YILDA 763 MİLYON DOLARDIR"
Erdoğan, "FETÖ'nün, Amerika'nın 27 eyaletinde, sadece charter okullar aracılığıyla devlet bütçesinden yılda aldığı para 763 milyon dolardır. Buradan tüm dünya ülkelerini, FETÖ terör örgütüne karşı dikkatli olmaya ve harekete geçmeye davet ediyorum. (FETÖ) Bunun başı şu anda ABD'de, Pensilvanya'dadır. 400 dönümlük arazide yaşamakta, buradan dünyanın 160 ülkesine terör ihraç etmektedir." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ticari anlaşmaların keyfi bir şekilde iptal edilmesi, ekonomik yaptırımların silah gibi kullanılması karşısında hiçbirimiz sessiz kalamayız." dedi.
Dünya ticaret düzenine değinen Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti:
"Dünya ticaret düzeninin tek taraflı kararlarla bozulmasına engel olmak için hep birlikte çalışmalıyız."
"BAZI ÜLKELER ISRARLA KAOS ÇIKARMAYA ÇALIŞIYOR
Erdoğan, "Bugün bazı ülkeler ısrarla kaos çıkarmaya çalışıyor. Merhametin, vicdanın, hukukun, hakkaniyetin, umudun kaybolduğu bir dünya düzeni kadar büyük tehlike yoktur" dedi.
Erdoğan, "Biz, sorunlarımızı eşit şartlarda yürütülecek yapıcı diyalogla çözmekten yanayız. Her alanda olduğu gibi ekonomi konusunda da sorumlu hareket edilmesini bekliyoruz" diya konuştu
