Emek Partisi (EMEP) Susuz İlçe Başkanı Mehmet Zengül, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını ve Türkiye’nin gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Eylül ayında yapılan Olağan Kongre’de Emek Partisi (EMEP) Susuz İlçe Başkanı seçilen Mehmet Zengül, Türkiye’nin ekonomik koşullarına dikkat çekti.

Covid-19'un Türkiye'de yoksulluğu derinleştirdiğini söyleyen Zengül, “Bir yanda açlık seviyesine kadar inen yoksulluk bir yanda koronavirüs salgını nedeniyle Türkiye yaşanmaz oldu. Koranavirüs salgını sadece bahane. Yıllardır süren yoksulluk artık dayanılmaz hal aldı. Büyüyen işsizlik ve yoksulluğun yanına bir de pandemi önlemleri eklendi. Bu salgın bütün dünyada hüküm sürmesine rağmen bizde yoksullaşmanın, işsizliğin de müsebbibi sayıldı. İşçi hastalansa bile işini aşını kaybetmemek için hasta hasta işbaşı yapmak zorunda kalıyor. Esnaf siftah yapamaz haldeyken dükkanlarına kilit vurmak zorunda kalıyor” dedi.

İşçi ve emekçilerin pandemi döneminde açlık ve güvencesizliğe mahkum edildiğini ifade eden Zengül, “Dünyanın bir çok ülkesi esnafını, üreticisini (sadece karından zararda olan) patronlarını desteklerken bizde emekçiler Allaha havale edilmiştir. Patronların daha da zenginleşmesinden başka hesabı olmayanlar işçi ve emekçileri sadakaya, askıda ekmeğe muhtaç hale getiriyor ve bu yığınlara yenileri eklenmektedir. Şairin dediği gibi Türkiye yaşanmaz oldu” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “itibardan tasarruf” olmaz sözlerini anımsatan Zengül, “İtibardan tasarruf olmaz’ diyenler halkımıza acı reçeteler sunma hesapları içindedir. Bunlar daha iyi günlerimiz. Aman deme günlerimiz yakındır” dedi.

Organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı’nın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu tehdit etmesine tepki gösteren Zengül, “Bir yanda mafya artıkları ana muhalefet partisi liderine ağza alınmayacak hakaretleri peş peşe sıralarken tehditlerden geri durmuyor. Ülkeyi yönetenler, savcılar, egemen medya suspus olurken hükümetin küçük ortağı ‘suç örgütü liderini’ sahipleniyor. Bu tehdit aslında tüm topluma yapılmaktadır. Susmaya, “bana ne” demeye kimsenin hakkı yoktur” ifadelerini kullandı.

Türk Tabipler Birliği’nin (TTB) koronavirüs tedbirlerinin sağlık bakanlığı tarafından dikkate alınmadığını ve TTB üyelerinin hedef gösterildiğini ifade eden Zengül, “Bilim insanları salgının önüne geçme önerilerini sıralarken ‘vatan haini’ yaftasına muhatap oluyor ne yazık ki. Zaten olmayan eğitimi tamamen ortadan kaldırma operasyonu yapılmaktadır. İlçemiz Susuz’da evine çocukların eğitimi için internet bağlamak isteyen veliler aylardır ‘alt yapı yok’ cevabı alıyorlar Telekomdan. Daha internetin bağlanamadığı evlerde çocuklar hangi eğitimi alacak ?Özel okullarda eğitim alan yaşıtlarıyla sınavlarda nasıl yarışacak” diye sordu.

“Nereden bakarsak ‘her gün bir başka zehir’ Salgınla gerçek anlamda mücadele etmek için yapılması gerekenler bellidir diyen Zengül’ün önerileri şöyle:

1)Zorunlu olmayan bütün üretim alanlarında işçiler hiç bir hak kaybına uğramadan ücretli izne çıkarılmalıdır.

2)Yaygın test uygulanmalıdır

3) Maske, dezenfektan gibi ihtiyaçlar ücretsiz hale getirilmelidir.

4)Online eğitim için gerekli altyapı ihtiyacı karşılanmalı, internet ve bilgisayar öğrencilere ücretsiz temin edilmelidir.

5) Sağlık meslek örgütleri salgınla mücadelenin bir parçası haline getirilmeli ve sağlık emekçilerinin çalışma koşulları iyileştirilmelidir.

Öte yandan şair, yazar ve çevirmen Enver Gökçe’nin ’Oy Beni’ şiiri ile Türkiye’nin içinde bulunduğu duruma atıfta bulanan Zengül,

“Türkiye yaşanmaz oldu!

Gel gör halimiz yaman!

Haramiler , bezirganlar elinden

Aman, el aman!

Kesilmiş mümkünüm, çarem

Vay ne olmuş vatan” şiirinin dizleri ile Enver Gökçe’yi ölümünün 39’uncu yıl dönümünde andı.

Demokrat Haber/Kars