Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Diyanet’e yönelik eleştirilere sert bir dille yanıt veren Bozdağ, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı yıpratmak isteyenler olduğunu savundu.

Bozdağ, "Türkiye’de Diyanet İşleri Başkanlığı olmasın memleket cami cami bölünür. Diyanet bir çatı kuruluş. Hiç kimseye yakın değil hiç kimseden uzak değil. Son günlerde bir soruşturma nedeniyle Diyanet’e iftira atılıyor. Deniliyor ki, ‘Ayet okudu, hadis okudu diye birisini Diyanet açığa aldı.’ Bunu diyenler, yalanın alasını söylüyorlar” dedi.

İstanbul’da düzenlenen “Uluslararası 2. Kıraat Sempozyumu”nda konuşan Bozdağ, mezhep ayrımı üzerinden Müslümanlar arasında çatışma çıkarılmak istendiğini öne sürerek şöyle konuştu:

“Mezhepçilik fitne ateşini harlıyorlar da harlıyorlar. Türkiye olarak mezhepçilik fitnesini yapmak isteyenleri görüyor kendi halkımızı ve diğer Müslüman halkları uyarıyoruz. Aman ha aman çok dikkatli olun. Mezhepçilik fitnesine karşı çok uyanık olmamız lazım. Mezhepler bizim gücümüzdür. Farklılıklarımızı, kavga olarak görmeye başlarsak işte bu bizim felaketimizdir. Türkiye’de mezhepçilik yapan yok, ama olmasını isteyenlere karşı çok dikkatli olmamız lazım."

‘ÖZGÜRLÜK ALANLARI ERDOĞAN DÖNEMİNDE GENİŞLEDİ’

AKP’nin iktidar olduğu dönemde özgürlük alanının genişlediğini iddia eden Bozdağ, şöyle konuştu:

"Son zamanlarda Diyanet İşleri Başkanlığımız üzerinde kopartılan fırtınayı da iyi değerlendirmemiz lazım. Diyanet İşleri Başkanlığı anayasal kuruluşlarından bir tanesi yıpratmak isteyen çevreler var. Türkiye'de Diyanet İşleri Başkanlığı olmasın memleket cami cami bölünür. Diyanet bir çatı kuruluş. Hiç kimseye yakın değil hiç kimseden uzak değil. Son günlerde bir soruşturma nedeniyle birtakım şurada burada bir sürü Diyanet'e iftira atılıyor. Deniliyor ki, 'Ayet okudu, hadis okudu diye birisini Diyanet açığa aldı.' Bunu diyenler, yalanın alasını söylüyorlar. AK Parti'nin iktidar olduğu dönemde Sayın Recep Tayyip Erdoğan Bey'in Cumhurbaşkanı olduğu dönemde bu ülkede Müslümanların yaşadığı sorunların nasıl çözüldüğü, özgürlük alanlarının nasıl genişlediği ve dini konularda nasıl bir rahatlama olduğu gün gibi ortadadır."