Demirtaş, Ankara’daki katliama ilişkin olarak Başbakan Davutoğlu’nun can havliyle ‘Hayır devletin hiçbir sorumluluğu yoktur’ demesinin de kendilerini şüpheye düşürdüğünü belirterek, savcılara “Eğer üzerlerinde siyaset baskısı varsa çıkıp bunu açıklasınlar” çağrısında da bulundu.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşmenin ardından açıklamalarda bulundu. Demirtaş’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
“DİYALOGDAN YANA BİR ADIM ATANA BİZ ON ADIM ATARIZ”
“Toplumun şunu bilmesi lazım, bu kadar acıya, kana ve göz yaşına rağmen karamsar olmaya gerek yok. Her şeye rağmen bizler bir umut odağı yaratmalıyız. Siyasetin umut olduğunu, geleceğe dair bir vizyon sahibi olduğunu, toplumumuzu silah, şiddet ve kandan arındırarak huzur içinde yaşatacak bir anlayışın siyasette var olduğunu göstermemiz lazım. Bizler HDP olarak kim diyalogdan yana bir adım atarsa kendisine on adım atmayı görev olarak biliriz. Barış dolu bir aydınlık geleceği yaratmak için bizler önümüze bakmak zorundayız.
KILIÇDAROĞLU’NA TEŞEKKÜR
“Bugünkü görüşmede Sayın Kılıçdaroğlu ile karşılıklı görüşlerimizi paylaştık. Kendilerinin Ankara Katliamı sonrasındaki görüşlerini önemli bulduğumuzu ifade ettik. Çünkü sayın Başbakanın dışlayıcı, hesap vermekten uzak, suçlayıcı tavrı, kesinlikle hükümete hakim olmadıklarını ve büyük bir yönetim boşluğu olduğunu ortaya koydu. Dolayısıyla Kılıçdaroğlu’nun ana muhalefet lideri olarak muhalefetin sorumluluğunu yerine getiren olgun bir tutumla bu görevi üstlenmiş olması bizler açısından takdire şayandır. Teşekkür ederiz.
“Biz diyaloga kapalı bir parti değiliz. Diyaloga kapalı olmak parti olmanın doğasına aykırıdır. Bu tür girişimler partimiz tarafından sürdürülecek, sorunları başır içinde diyalogla çözmek isteyen herkese kapımız açıktır.
“ÖZÜR DİLEMESİ GEREKENLER BİZDEN ÖZÜR BEKLİYOR”
(Davutoğlu’nun ‘Hatalı olduğunu kabul ederse Demirtaş’la görüşürüm’ açıklamasına karşılık olarak)
“Bir hükümet boşluğu var, Türkiye şu anda bir geçiş dönemi yaşıyor. Ülke öyle bir geçici Başbakan tarafından yönetiliyor ki, özür dilemesi gerektiğinin farkında değil. Bugün itibariyle 99 cenaze kaldırmış bir partiden özür bekliyor. Yani çok çok uzaktayız birbirimize. Kendisi toplumdan ‘Sizi koruyamadık, Başbakanlığa 1 kilometre, Emniyet’e 500 metre ötedeydiniz sizi koruyamadık, ey halkım sizden özür diliyoruz’ demesi gereken kişi bizden özür bekliyor. Hayretler içerisindeyiz, Allah akıl fikir versin.
SAVCILARA ÇAĞRI
“Etkili ve adil soruşturma yapabilecek savcılar katliamın ardındakileri ortaya çıkarabilir, ama yeter ki siyaset müdahale etmesin. Ancak anlaşılan siyaset müdahale ediyor. 99 kişiyi Ankara Garı’nın önünde kaybettik. Hangi savcı buna göz yumabilir. Eğer savcıların üzerinde siyaset baskısı varsa çıkıp bunu açıklasınlar. Bizler de savcıların etrafında kenetlenelim. Çünkü bu soruşturma sağlıklı yürütülürse Ankara’dan Antep’e kadar , Halep’ten Rakka’dan İstanbul’a kadar bağlantılar ortaya çıkacaktır. Devlet içinden kimlerden destek aldıkları, istihbarat sağladıkları, siyasilerle bağlantısı vs. bunların hepsi ortaya çıkar. Bu yüzden soruşturmayı Başbakan’ın yönlendirmesine kimsenin izin vermemesi lazım.
DAVUTOĞLU’NUN ‘DEVLET SORUMLU DEMESİ’ BİZİ ŞÜPHELENDİRİYOR
“Davutoğlu’nun can havliyle ‘Hayır devletin hiçbir sorumluluğu yoktur’ demesi bizi daha da şüphelendiriyor. Sen hangi soruşturmaya dayanarak bunu söyleyebiliyorsun? Daha soruşturma başlamadı bile doğru düzgün. Bu, şüphelerimizi arttırıyor. Olayın üstünün örtülmeye çalışıldığı konusunda kuşkuluyuz, kuşkularımızda da haklıyız.”
(imc TV)
