Seçim çalışmaları kapsamında Narlıdere Cemevi’ndeki toplantıda halkla bir araya gelen Halkların ve Değişimin Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş, Rize’de kendisine destek olmak adına tek başına stant kuran emekli öğretmen Nurettin Durmuş’a saldıran ırkçıların Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a güvendiğine dikkat çekti. Seçilmesi halinde önce Maraş, Sivas, Çorum, Gazi ve Gezi'nin hesabını soracağını ifade eden Demirtaş, devlet adına tüm Alevilerden özür dileyeceğini de söyledi. 

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanlığı seçimleri kapsamında İzmir'deki Narlıdere Cemevi’nde düzenlenen halk toplantısına katıldı. Toplantının yapılacağı binanın girişinde halkın yoğun ilgisinden ötürü adeta izdiham yaşanırken, alkış ve zılgıtlar eşliğinde salona giren Demirtaş, "Yaşasın halkların kardeşliği sloganlarıyla karşılandı.  Toplantıya binlerce kişinin yanı sıra İzmir'de bulunan kitle örgütü temsilcileri de katıldı.

Toplantıda konuşan Demirtaş, cemevinde, insanlık sevgisiyle dolu insanlarla bir arada olmanın seçim kazanmaktan daha önemli olduğunu ifade ederek, “Yeni yaşam önerimizi söylerken ve çalışma yürütürken koltuk sevdasıyla yola çıkmadık. Ezilenlerin, emekçilerin ve ötekilerinin sesini daha fazla duyuracağız dedik. Bize yaşamı dar etmek isteyenlere, o koltuğu dar edeceğiz. Biriler bize ısrarla hakaret ediyor. Cemevi için ‘cümbüş evi’ diyor. Burası kutsal bir mekandır. Bu mekanda bulunmak benim için şereftir. Alevilerin felsefesinde olduğu gibi 72 milletle bir arada oluştuk. Biz sadece kişi olarak aday olmadık, zaten biz halkız, koltuk bize ait" ifadelerini kullandı. 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan için halkın hiçbir önemi olmadığını dile getiren Demirtaş, "Onun için önemli olan koltuğu. Koltuğu için oy almak için uğraşıyor. Bizim paramızla vergimizle bize hakaret ediyorlar.  Biz senin kadar servet sahibi olmak için siyaset yapmıyoruz. Biz o makamı alaşağı etmek için siyaset yapıyoruz. Emeğimizi, alın terimizi bunlar sömürüyor. Önce işçiler emekçiler, gençler, kadınla birleşerek yeni yaşam çağrısıyla yakaladığımız fırsatın arkasından koşarak kazanacağız. Seçimlerin sonucu belli oldu. Halklar kazandı. Aramıza kin nefret saçanlar kaybetti. Nasıl acılar çektiğimizi yaşayarak öğrendim. Kürt, işçi, Alevi, kadın yoksul olmanın ne demek olduğunu gördüm" dedi. 

'NARLIDERE BENİM İLK SİYASET ALANIM'

Cemevinin Narlıdere'de olmasının kendisini duygulandırdığını belirten Demirtaş, "Narlıdere benim gençliğimin geçtiği yerlerdir. Öğrenciliğimin geçtiği yerlerdir. Siyasi çalışma yaptığımız sokaklarda şimdi halkların adayı olarak gezmek çok mutluluk veriyor" diye devam etti. 

Rize'de standa yapılan saldırıya ilişkin de konuşan Demirtaş, "Rize'de tek başına yeni kardeşlik yaşamını anlatmaya çalışan emekli öğretmen Nurettin amcaya saldıran ırkçı grup Başbakan’a güveniyor. Saldıran ırkçı grubun cebinde ekmek alacak parası yoktur. Ama Başbakan’ın evinde milyonlarca dolar saklıdır. Rize'deki Nurettin amca ırkçı gruptan haklarını savunuyor. Nurettin amcanın açtığı masa bizim için Çankaya'nın koltuğundan daha önemlidir. Rize'yi halkların kardeşliği şehri yapacağız" dedi.

'TÜM KİRLİ İŞLERİ ORTAYA ÇIKARACAĞIZ'

Kazanması halinde önce Maraş, Sivas, Çorum, Gazi ve Gezi'nin hesabını soracağını kaydeden Demirtaş, "Tüm kirli işlerin ortaya çıkması için uğraşacağım. Alevi halkından devlet adına özür dileyeceğim. Kim ki bu topraklarda devlet yüzünden zulüm yaşamışsa hepsinden özür dileyeceğim. Cemevi ibadethanedir. Bu böyle bilinmelidir. İnsanların dinini yaşaması için Diyanet İşlerine ihtiyaç yoktur. Diyanet, devlete hizmet ediyor. Herkes istediği gibi inancını yaşamalıdır. Vergileri hakaret ettiği Süryani, Alevi halkları ödüyor. Orada bir halk başkanı olsaydı, Soma'da katledilen işçinin yanında olurdu. Patronun yanında değil. Roboski'de çocuklar katledilince Genelkurmay’a teşekkür etmezdi. Biz halklarımızın bize emanet ettiği değerleri pazarlık noktasına getirseydik, inanın şimdiye kadar iktidar olurduk. Halklarımızın bize emanet ettiği değerleri taşımaya devam edeceğiz. Mücadelemiz seçim olmasa da devam edecek. Bana değil kendinize ve birbirinize güvenin. Tek kişiye güvenmeyin. Oylarımıza ve sandığımıza sahip çıkmak için daha çok çalışmalıyız" diye konuştu. (Evrensel)