BDP ve DTK'nın yarın Diyarbakır'da yapmayı planladığı ancak valilik tarafından yasaklanmasının ardından BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, milletvekilleriyle bugün kentte halkı mitinge davet etti.
Yasaklamanın kanunlara aykırı olduğunu söyleyen Demirtaş, Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünün tartışılmasını istedi. Demirtaş, "Miting halkın, sivil iradenin, hükümetin yönettiği bu sürece müdahalesi olacaktır. Hükümetin savaş politikalarına, Hükümetin çözümsüzlük politikasına müdahalesi olacaktır" dedi.
BDP ve DTK'nin yarın Diyarbakır'da yapmayı planladığı 'Özgürlük İçin Demokratik Direniş' mitingine Valilik tarafından izin verilmedi. Mitingi, yasak kararına rağmen yapacaklarını bildiren BDP'liler bugün Eş Genel Başkanlar Selahattin Demirtaş, Gültan Kışanak, DTK Eş Genel Başkanı ve Van Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk, milletvekilleri Demir Çelik, Mülkiye Birtane, İbrahim Binici, Sebahat Tuncel, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ve ilçe belediye başkanları ile Diyarbakır'ı dolaşarak halkı yapacakları mitinge davet etti.
BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, miting için bütün hazırlıklarını tamamladıklarını, Diyarbakır'da yapacakları mitingin, halen Valilik tarafından yasak olarak nitelendirilmesinin doğru olmadığını iddia etti. Önümüzdeki birkaç saate kadar bu sorunun çözülmesini umut ve temenni ettiklerini, arkadaşlarının Ankara'da bakanlık düzeyinde bazı girişimleri olduğunu belirten Demirtaş, şöyle konuştu: "Bugün sonuç verir diye bekliyoruz. Biz doğrusu Diyarbakır'da coşkulu kitlesel bir miting yapmak istiyoruz. Şimdi valiliklerin ve kamu yöneticilerin bu tür durumlardaki temel görevi mitinglerin, gösterilerin yapılması sırasında sadece o mitingin serbestçe, özgürce yapılabilmesi için tedbirleri almaktır. Bunun ötesindeki tedbirler, yasaklamalar, anayasaya, Avrupa İnsan Hakları sözleşmesi ve kanunlara da aykırıdır. Bu kanuna aykırı kararı ilk günden beri geri almasını bekliyorduk. Şimdi bütün hazırlıklarımız ile biz yarın artık mitingimizi gerçekleştirebilecek düzeydeyiz. Diyarbakır'da esnafımızı da ziyaret ederek bir kez daha bütün halkımızı mitingimize davet ediyoruz. Çünkü bu miting, halkın sivil iradenin, hükümetin yönettiği bu sürece müdahalesi olacaktır. Hükümetin savaş politikalarına, Hükümetin çözümsüzlük politikasına müdahalesi olacaktır bu miting. O nedenle biz halk sözünü söylesin istiyoruz. Halkın sözünü duymak istemeyenler, dinlemek istemeyenler işte mitingi yasaklıyorlar. Bu anlayış doğru bir anlayış değil."
ÖCALAN'IN DURUMU HÜKÜMETİN GÜNDEMİNE ALINSIN
Demirtaş, mitingle birlikte Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünün tartışılması ve biran önce de hükümetinde gündemine alınması gerektiğini düşündüklerini söyledi. Demirtaş, "Çünkü, artık çözümün bu kadar net, bu kadar açık bir şekilde tartışılması dışında yapılabilecek hiçbir şey yoktur. 30 yıldır denenmesi gereken her şey denendi. Yapılması gereken her şey yapıldı. Bütün her şeyin çözümsüzlük olduğu anlaşıldı. Artık bütün gerçekler hem çıplak hem yalın bir şekilde tartışılmalı ve hayata geçirilmelidir. Bu miting çözüme barışa vesile olsun. Bu miting Türkiye'de kronikleşmiş ve çözülemez denilen bütün sorunlarımızın çözülebileceğini göstersin istiyoruz. Bu nedenle bütün halkımızı 7'den 70'e İstasyon Meydanı'na çağırıyoruz" dedi.
'YASAK KARARININ DOĞRU OLMADIĞINI BAZI BAKANLAR DA İFADE ETTİ'
Demirtaş, Ankara'da bakanlık düzeyinde miting için konulan yasak kararının kalkması için yapılan girişimlerden umutlu olup olmadığı ile ilgili bir soru üzerine, "Umutluyuz arkadaşlar. Doğrusu Valiliğin aldığı kararın çok doğru olmadığını, biliyorsunuz AKP'den bazı milletvekilleri ve bakanlar da seslendirdi. Miting yasaklama kararının doğru olmadığını bazı bakanlar da ifade ediyorlar. O nedenle biz çözülebileceğini düşünüyoruz. Bi kaç saat içinde sonuç alabileceğimizi düşünüyoruz" dedi.
Demirtaş ve beraberindekiler daha sonra merkez Yenişehir İlçesi Ekinciler Caddesi üzerindeki esnafları dolaşarak yarın yapılacak olan mitinge davet ettiler.
