HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Kürt illerinde yaşanan sokağa çıkma yasakları ve operasyonlara ilişkin, "AKP’ye, Saray’daki zata sesleniyorum. Zevk, sefa içinde yaşıyor olabilirsiniz, oğullarınız kumarhaneden çıkmayabilir. Ama gün gelir o alay ettiğiniz millet o Saray’ı sizin başınıza yıkar" ifadelerini kullandı.

İsrail ve Rusya ile yapılan mütabakatı değerlendiren Demirtaş, AKP hükümeti ve Erdoğan’ı ‘ilkesiz’le suçladı.

Partisinin grup toplantısında konuşan Selahattin Demirtaş'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

BOSNA’DA YAPILANLAR, ŞIRNAK’TA YAPILDI’

Bosna’da 21 yıl önce yaşanan bir soykırımdan bahsediyoruz, utanç abidesi olarak orada duruyor.

Bosna’da 21 yıl önce yaşananlar 21 gün önce Şırnak’ta, Cizre’de yapıldı, yine sessizler. Bosna’daki sessizliğe güvenerek bunu yaptılar. Yapmaya devam ediyorlar.

Türkiye’nin büyük kısmının yaşananlardan haberi bile yok. Kendi ülkemizin 81 vilayetinden biri, Şırnak yok edilmiş durumda. İkinci Dünya Savaşı’na benzer şeyler yaşanıyor. Örnekler fotoğraflarıyla, bu fotoğraf Guernica’da çekildi, 1937'de İspanya Bask bölgesi, bu 2016 Türkiye.

‘ERDOĞAN’IN EMRİYLE ŞIRNAK TOP ATIŞINA TUTULDU’

Bu nasıl bir terörle mücadele anlayışı. İspanya’daki diktatör “şu yıkıntıyı oradaki direnişçiler yaptı”,  “Cumhuriyetçiler Guernica’yı yıktılar” dedi. Şimdi bizdekine sorsanız o da aynı şeyi söyleyecek.

Kendi emri ve talimatıyla, Şırnak’ta tank veya top atışı yapılmamış bir yer kalmayacak dedi. Zaten “uzaktan vurarak” dediğini Saray’daki zatın canlı yayında duyduk.

Şırnak nufüsünun Yüzde 75’i, 90 bin kişi aylardır şehrin dışındaki köylerde, çadırlarda yaşıyorlar.

‘SİVİL YERLEŞİM YERLERİNİ YIKMAK, SAVAŞ SUÇUDUR’

Buna terörle mücadele diyorlar. Orada yaşayanlar bunu kimin yaptığını iyi biliyor. Trabzon’dakiler, Tekirdağ’dakiler de biliyor. Bu terörle mücadele olamaz. Sivil yerleşim yerini tümden yakıp yıkmak savaş suçudur. Bosna’dakiler o yüzden yargılanıyor. Sırp kasapları o yüzden yargılanıyor.

Şu anda Şırnak’ta iş makineleri çalışıyor. Bir apartmandan değil, bir şehirden söz ediyoruz. Burada AKP’ye boyun eğmeyen Kürtler yaşıyor. Bunların bir tek suçu var; Kürt olmaları. Terörle mücadeleyle alakası yok.

Defalarca denediler. Dersim’de, Ağrı’da, Zilan’da bunu denediler. İlle Kürt kendi kimliğimi kabul edecek, etmeyene bunu yaparız diyorlar.

Jandarma Genel Komutanı “Doğru, operasyonlar bitmiş ama Batı’daki jandarma birliklerini eğitime tabi tutuyoruz” diyor. Meskun mahal eğitimi yapıyorlar. Bugün duymazdan gelebilirsiniz, yokmuş gibi davranabilirsiniz.  21 yıl önce de bütün Dünya yokmuş gibi davrandı Bosna'da.

‘ALAY ETTİĞİNİZ MİLLET GÜN GELİR SARAY’I BAŞINIZA YIKAR’

NATO, Avrupa, BM, orada hiçbir şey olmuyormuş gibi davrandılar. Yaşananlara sessiz kalarak destek oldular, Sırp generallerinin arkasında durdular. Bugün sessiz kalıyorsunuz ama bunların hesabı sorulacak.  AKP’ye, Saray’daki zata sesleniyorum. Zevk, sefa içinde yaşıyor olabilirsiniz. Oğullarınız kumarhaneden çıkmayabilir. Ama gün gelir o alay ettiğiniz millet Saray’ınızı sizin başınıza yıkar.

‘CAMİLER TANK TOP ATIŞLARIYLA YERLEBİR EDİLDİ’

Başbakan diyeceğim de, başbakan yok ortada. Saray’daki zat çıksın açıklama yapsın. Camiler tank ve top atışıyla yerle bir edildi. İnkar ediyorsa görüntüleri var. Belki merkez medya korkuyor ama sosyal medyada hepsi yayınlanıyor. Yıkıyorlar.

Böyle bir ortamda şiddet, terör destekçisi biz oluyoruz, bu hanımefendiler, beyefendiler de ülkenin ileri demokrasisini temsil ediyorlar.

LİCE’DEKİ OPERASYON

Lice’de operasyonda tam bir fiyasko gerçekleşti. Kenevir tarlaları var diyorlar, ben orada avukatlık yaptım. Askerle ortaklık yapmayan kimse kenevir ekemez. Yeri geldiğinde bütün Lice’yi suçlu ilan edip, dağ taş bombalayıp kenevir temizliyoruz diyorlar.

Kusura bakma, orada altındaki komutanlara sor bakalım. Senin komutanın payını almadan hangi yıl buna izin vermiş? Yok öyle bir şey.

Orada asıl amaç Lice halkını suçlamak. Suçlu varsa al, savaş uçağıyla köy bombalamanın, her yeri yakmanın terörle mücadele ile ne alakası var? Sivil halk tehdit edildi. Lice’de ve Sur’da yaşanan da bu.

‘KÜRDÜN, ALEVİ’NİN PUTİN KADAR DEĞERİ YOK MU?’

Müzakere diye bir şey var, masa diye bir şey var. Kavga ettiğin bütün ülkelerle ilkesizlik üzerine barışacaksın, kendi vatandaşına kin kusmaya devam edeceksin. Kürdün, Alevi’nin Putin kadar değeri yok mu? Putin’den dilediğin özrü kendi vatandaşından dileyemiyor musun? Yazdığın ağlamaklı mektubu yazamıyor musun?

‘DAVOS’TA ‘ONE MİNUTE’ DİYE ARTİSTLİK YAPACAKSIN’

Filistin halkına zulüm yapanı, Mescid-i Aksa’ya botlarıyla girdiği için terör devleti ilan ettiniz, “plajlarda çocukları katletti” diye bas bas bağırdınız. İsrail hükümeti kadar kıymeti yok mu vatandaşlarının, yokmuş.

Bakın, İsrail’le, Rusya’yla, Suriye’yle, Mısır’la Türkiye ilişki geliştirebilir. Buna itirazımız yok, ilkeli olacak, buna bakarız. Bunu yapmadığınız zaman ülkenin itibarı diye bir şey kalmaz.

Şimdi gidip Davos’ta One Minute diye artistlik yapacaksın, aynı dönemde İsrail’le yapılan ticareti yüzde 300 artıracaksın. Belgeler var, 1,3 milyardan 4,2 milyar dolara çıkmıştır One Minute artistliğinden sonra.

Görünürde İsrail, Yahudi düşmanlığı. Gerçekte olan el altından her türlü işbirliğini sürdürme. Ne demiş bir tanesi, “Filistin davası gibi bir tiyatro oynuyor AKP hükümeti ama bizle yürüttüğü ticaret İsrail’in işine yarıyor, biz de ses çıkarmıyoruz” diyorlar.

Mavi Marmara katliamı, Gazze – Filistin meselesi, bunların hepsinin iç politika malzemesi olduğu dönem. Ticaret yapma demiyoruz, yapsınlar, herkesle yapsınlar. Bunu içeride İsrail düşmanlığı olarak pazarlarsan ahlaksızlık olur.  Bunu yaptılar yıllarca, oy topladılar insanların duygularını sömürdüler. “Kudüs Kudüs” deyip bizi İsrail işbirlikçisi ilan ettiler. Gazze’den dolayı İsrail ablukayı kaldırdı mı? Külliyen yalan, devam ediyor. Türkiye’den giden yardımlar sürüyor, İsrail istediği malı gönderiyor.

‘AKP İÇİNDE BAYAĞI VATAN HAİNİ VARMIŞ’

Suriye’yle, Mısır’la o kadar sorunumuz yok diyorlar. O zaman bu kadar insan niye öldü? Siz Suriye’nin içini bu kadar karıştırmasanız, bu hale gelmeyecekti. Ilımlı muhalefet adı altında beslediğiniz çeteler ne bu kadar savaş büyüyecekti, ne bu kadar insan göç edecekti, şehirler yıkılacaktı.

O zaman gece gündüz “Esad Esad” diye oy toplayan kimdi? İnsan inanamıyor, şaka gibi bunlar. Şaka hükümeti. Gerçek olunca gülemiyor insan. Geçici işçi statüsünde işten çıkarılınca Davutoğlu, 10 yıldır hiçbir şey olmamış gibi davranıyorlar.

Bunların hesabını vereceksiniz. “Suriye’yle çatışmayın, oradaki radikelleri beslemeyin” dediğimizde bize vatan haini diyenler acaba o dönem vatan hainliği yapmış olmasınlar. Demek ki AKP’nin içinde baya bir vatan haini varmış. 5 yılda ülkeyi nereye getirdiler.

‘MISIR’DAKİ SÜRECİ TETİKLEYEN BURADAKİ’

“Rabia Rabia” diye oy topladınız, şimdi Mısır’la sorun yok diyorlar. Mısır’daki süreci de tetikleyen buradaki. O kadar gaza gelmişti ki Tunus’ta, Mısır’da miting yapıyordu. Birileri buna gaz vermişti, Mursi’ye de bu gaz verdi.

Alelacele işi sağlama al diye... Bunlar 'Arkanızdayız, korkmayın' dediler. Muhalefeti dinlemeyin dediler, ülke karıştı. Bunların sözünü dinlemeseler belki Mısır’ın başına bunlar gelmeyecekti.

‘İLKESİZLİKLERİ SORGULANMAZSA ÜLKENİN BAŞINA BÜYÜK FELAKET GELECEK’

Şimdi hepsi perişan, çoluk çocuk orada katledilenler yargılanıyor. Çıkmış, hiçbir şey olmamış gibi hiçbir sorunumuz yok diyor. Bu ilkesizler sorgulanmazsa bu ülkenin başına çok büyük felaketler gelecek. Türkler ve Türkiye’de yaşayan diğer kesimler hiç kendini güvende hissetmesin.

Bu adamın ayağı bir kaysın, Denizli’ye Kütahya’ya aynısı yapar. Zannetmeyin ki sizi sevdiği için. İktidarı kaybetme riski gördüğünde İzmir’i İstanbul’u ateşe verir. Bundan kurtulmanın biricik yolu var. Buna karşı olanlar birleşecek. Sen haklısın yağcılığına, şakşakçılığına girmeyeceğiz. Yanlışın yanlış olduğunu, katilin katil olduğunu, hırsızın hırsız olduğunu söylemeye devam edeceğiz.

‘KENDİ İKTİDARI İÇİN KAN DÖKÜYOR’

“Vatan ancak şehit kanıyla sulanırsa vatan olur, yoksa tarla olur” diyor. Zannedersiniz tarihinde bu topraklarda hiç kan dökülmemiş, vatan yapmak için kan dökülecek. Bu topraklar tarihin en kanlı toprakları. Ne tarlası ya? İnsanoğlu var olduğundan beri kan dökülüyor. Hala vatan olmamışsa Kürdün kanını dökerek mi yapacaksın? Bu ne rezil bir anlayış. Kendi iktidarı için kan döküyor.

SURİYELİ SIĞINMACILAR

Suriyelileri vatandaşlığa alacağız diyorlar. Çok güveniyorsan kendine referanduma götür. Bakalım halk ne diyecek?

Türkiye genelinde iyi koordine edildikten sonra arzu eden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına başvuru yapabilir. Vatandaşlık kanunu belli, buna göre işler. Oradan çıkıp "Suriyelileri vatandaş yapacağız, TOKİ'ye yerleştireceğiz" diyor. Bu ne ya, gereksiz gündemler yaratarak ana gündemden toplumu saptırma, halkı çaresiz bıraktırma bilinçli politikası. Karpuz seçer gibi Suriyeli seçecek. Sen Suriyeli'nin diplomasıyla uğraşacağına kendi diplomanla uğraşsaydın, onu çözseydik daha iyi olurdu.

Suriyelileri vatandaş olarak alalım dediğinizde bir şovenizmi kışkırtacağınızı bilirsiniz. Gelir vergisi, yüzde 20-25'e tekabül eder, bu gelirin vergisinin neredeyse tamamını işçiler, memurlar öder. Biliyorsunuz önce vergi kesilir, sonra siz maaş alırsınız.

Şimdi bakın ülkede gelir dağılımı adaletsiz, vergi dağılımı adaletsiz. Balık baştan kokmuş, tuz kokmuş, siz “Suriyelileri vatandaş yapacağız” dediğinizde kıyamet kopuyor işte. Sokakta kalan, dilencilere ırkçı gözüyle bakmayın sakın, bu işin sebebi onlar değil.