HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, CHP’nin kendilerini AKP ile pazarlık yapmayla suçladığını hatırlatarak, CHP’ye cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde birlikte hareket etme çağrısı yaptıklarını, buna rağmen CHP’nin MHP ile pazarlık yapıp anlaşmayı seçtiğini belirtti ve CHP ile defteri kapattıklarını, artık hiçbir şekilde bir  ittifak içine girmeyeceklerini söyledi.

Hürriyet'ten Okan Konuralp'in haberine göre; HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş Partisinin grup konuşması sonrasında bir grup gazeteciyle sohbet toplantısı düzenledi.

Demirtaş şöyle konuştu:

“İnsanlar artık sadece bir kimlik ya da bir mezhep üzerinden yapılan siyasetin kazandırmadığını anlayacak. Bizim de aslında bunu terk ettiğimizi daha rahat görecek. ‘Biz bu siyaseti yapmadık’ demiyoruz, yaptık. ‘Kimlik siyaseti yanlıştı’ da demiyoruz, ihtiyaç vardı yaptık. Ama bizim dışımızdaki partiler şu anda tümüyle kimlik siyaseti yaparken biz kimlikler üzeri bir siyasete döndük. Tüm kimlikleri kucaklayan, ancak hepsinin ezilmişliğini, ötekileştirmişliğini ortak payda yapan bir siyasete dönüş yaptık. Doğru zamanda bir giriş yaptık. Haliyle başarı şansımızın yüksek olduğunu düşünüyorum”

CHP İLE İTTİFAK YAPMAYIZ

CHP ile defteri kapattık. CHP artık sol bir parti değil. ‘Cumhurbaşkanı seçiminde birlikte hareket edelim, 2015’e birlikte gidelim’ teklif sunduk. Buna gelmeyen parti şimdi çıkmış bizi AKP ile pazarlık yapmakla suçluyor. Kabul etmediler MHP ile gizli pazarlık yapıp anlaştılar. CHP ile artık hiçbir şekilde ittifak yapmayız. Kemal Bey (Kılıçdaroğlu) gelsin pazarlık olmadığını anlatalım.

ORANIMIZ ŞİMDİDEN YÜZDE 9,5

Periyodik araştırmalar yapıyoruz, barajın sınırındayız. Oylarımız yüzde 9’un üzerinde çıkıyor. Potansiyeli bu kadar olan bir partinin birazcık daha çalışmak varken seçimlere bağımsız olarak girmesi kendini inkar olurdu. Doğru bir karar aldığımızı düşünüyoruz. Cumhurbaşkanlığı seçimine de bu yüzden girdik. Hem partimizi hem ilkelerimizi tanıtmak, hem de 2015 seçimlerine parti olarak girebilmek için cumhurbaşkanlığı seçimlerini fırsat olarak değerlendirdik. Önümüzde 5 ay var, adaylarımız da belirlenmedi. Buna rağmen insanlar ‘Yüzde 9.5 oy’ oranında destek vereceğini söylüyorsa biz bu barajı aşarız. Çok küçük bir risk aldık, değerdi. Adaylarımız, herkesin ‘Evet bu parti hepimizin partisi’ diyeceği bir profilde olacak. İzmir’den de Hakkari’den de bakan kendini görecek.

55- 72 ARASINDA MİLLETVEKİLİ ÇIKARTABİLİRİZ

Önümüzdeki dönemde Türkiye’de iktidar alternatifi artık bizim çizgimiz olacaktır. AKP mezhepçi kimlik siyaseti yapıyor, CHP kimlik siyaseti yapıyor, MHP keza öyle. Biz bundan sıyrıldık önemli ölçüde. Fakat bunu kitlelere anlatabilme konusunda sıkıntılar, önyargılar var, bu önyargıları yıkmak kolay olmuyor. Ancak kulaklar bizi dinlemeye başladı. Gençler açısında da desteğimiz çok. 18- 25 yaş arasında destek yüzde 15 oranında. Barajı geçersek 55- 72’ye kadar milletvekili alabiliyoruz.

ÇÖZÜM SÜRECİ TAKVİMİNİ AÇIKLADI

Çözüm süreci takvimi 1,5 ay gecikti. Ocak ayında müzakere başlamalıydı. Şubat’ta esaslı konular görüşülmeliydi. Mart’ta karşılıklı çağrı yapılacaktı. Nisan’da da taraflar üzerine düşen neyse yerine getirecekti.

Müzakereler henüz başlamadı. Müzakereler başlasa da AKP’nin ciddi adım atacağını düşünmüyoruz. Kumaşlarında yok. AKP’nin seçim öncesi de göstermelik müzakere başladı izlenimi vermek dışında bir şey yapacağını sanmıyorum. On sene de sürse müzakereler biz destek oluruz. Çözüm süreci ‘Müzakere’ adı altında ne kadar sürdürülebilir, bunun koşullarını HDP belirlemez. Müzakereler başlayıncaya kadar tarafların dikkatli açıklama yapması, şeklinde bir anlaşma vardı. Onun süresi de bitti. Hükümet, kendi üzerine düşenleri, ne yapacağını açıklamalı.

BARAJI GEÇEMEZSEK NE YAPACAĞIZ?

Baraj altında kalırsak çözüm sürecinin olumsuz etkilenmemesi hükümetin tavrına bağlı. Baraj altında kalsak da Türkiye’nin dördüncü büyük partisiyiz. Hükümet süreci yürütmek istiyorsa katkı sunarız. Baraj altında kalırsak parlamentonun meşruiyetini her dakika sorgularız. Siyasi oy hırsızlığı ile parlamentoya gelmiş vekilleri her zaman teşhir ederiz. Erken seçim için ciddi çalışmalar yürütürüz. Barajı geçersek parti olarak 55-72 arası milletvekili alabiliyoruz. Bağımsız girdiğimizde 30-35 alıyoruz ki bir şey değişmiyor. AKP’yi frenlemenin tek yolunun barajı geçmek olduğunu herkesin görmesi gerekiyor.

TEK TEHDİT IŞİD

Seçim öncesi ciddi provokasyonlar olacağını düşünmüyorum. Bununla seçmeni korkutmamak lazım. Ufak tefek olaylar olabilir, büyük provokasyona ihtimal vermiyorum. Tek tehdit IŞİD’tir. IŞİD Türkiye’de büyük güce sahip.

SAĞLIĞI ELVERMİYOR

16 Şubat’ta aday başvuru takviminin başlamasıyla birlikte aday adaylıkları gelmeye başlayacak. Belki bazı adayları biz teşvik ederiz. En doğru taktik nasıl olur, oy nasıl artar diyerek adaylar ve hangi il ve bölgeden aday olacağı belirlenecek. Benim adaylığım konusunda İstanbul olabilir. Çok sürpriz bir aday arayışımız yok. Gezi aileleri de Kobani direnişi de bizim için kuvvetlidir. Bu ailelerle görüşeceğiz. Kadir (İnanır) Bey’le görüştük. Kendisinin sağlık durumu elvermiyor. Öcalan eşittir HDP değil. Öcalan’ın partimize desteği var. Ancak HDP eşittir Öcalan, Öcalan eşittir HDP denklemi doğru değil.

BAŞKANLIK SİSTEMİNE HAYIR DERİZ

Her halükarda biz başkanlık sistemine ‘Hayır’ deriz. İçinde başkanlık sistemi olan anayasa önerinin kendisi de zaten demokratik bir anayasa olmaz.”