Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, liderlerle temaslar kapsamında ve Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nu ağırladı. Görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi. 

Davutoğlu, “İçeride milliyetçilik taslayan Erdoğan ve Bahçeli Uygurlara yapılan zulme sessiz, Çin’in Türkiye’deki sözcülüğünü yapan bir partinin peşine takılmışlar ve bizim de o mazlum kitlelere sessiz kalmamızı bekliyorlar” dedi, milletin bunun hesabını iktidara soracağını söyledi. 

PARTİ KAPATMAK OY VEREN KİTLELERİ CEZALANDIRMAKTIR 

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin HDP’nin kapatılması yönündeki çağrılarını da değerlendiren Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı: 

“Demokrasilerde parti kapatma bir yöntem olarak benimsendiğinde sadece o partiyi yönetenler değil, o partiye oy verenler de cezalandırılmış olurlar. Geçmişte Sayın Cumhurbaşkanı da başta olmak üzere parti kapatmanın tümüyle ortadan kaldırılması için çalışma yapan bir anlayış hakimdi. Biz siyasi partilerle mücadeleyi siyasi alanda yaparız, terör örgütleriyle mücadeleyi de güvenlik alanında yaparız, her birinin de hakkını veririz. Türkiye’de belli kesimlerde, belli bölgelerde vatandaşlarımızın şu veya bu yönde kullanılan oylarının yok sayılması üzerinden ve parti kapatma yöntemleriyle bir mesafe alınamayacağını aksine geniş kitlelerin terör örgütlerinin propagandalarına açık hale getirilmiş oldukları da geçmiş tecrübelerden bilinir.” 

BUNLARIN BİZE PKK HESABI SORMAYA HADLERİ DE HAKLARI DA YOK 

Gelecek Partisi olarak doğu ve güneydoğuda AK Parti ile HDP arasında sıkışmış geniş kitlelere demokratik düzen içerisinde özgürlüğe ve karşılıklı saygıya dayalı bir alternatif sundukları için bölgede en hızlı örgütlenen parti olduklarını söyleyen Davutoğlu şöyle devam etti: 

“Sayın İçişleri Bakanı’nın Meclis’teki konuşmasına atfen de söylüyorum. PKK söz konusu olduğunda, DEAŞ söz konusu olduğunda bütün devlet kayıtları bilir ki terörle mücadele konusunda en net talimatı veren, sınır ötesine en kapsamlı harekatı yapan hükümetin başbakanı bendim. Bu bir ilkedir bu konuda tavizimiz söz konusu olmaz. Yarın iktidar olduğumuzda da aynen 2016 Mayıs’ında tek bir barikat hendek bırakmadan ülkede huzuru sağlamış olarak ülkeyi teslim ettiğimiz gibi iktidar olduğumuzda da terörle Türkiye’yi tehdit edecek kim olursa olsun en sert mücadeleyi veririz, kimse bundan tereddüt etmesin. Bu konuda ikircikli davrananlar geçmişte terör örgütünün elebaşısını yurt dışında kamplarda ziyaret edip ona çiçek verenlere bakın, onlar PKK ile ilişkilerini önce tanımlasınlar. Yine daha 2019’da sadece bir seçim kazanmak için devletin kırmızı bültenle aradığı terör liderlerinden birini TRT’de ağırlayan kimlerse, ona cevaz veren kimlerse, Sayın Cumhurbaşkanı da Sayın Bahçeli de o sürecin içindedir, onlar önce PKK ile ilişkilerini netleştirsinler, tanımlasınlar. Öcalan’dan mektup getirip seçim kazanma yöntemini kim benimsemişse, kim bunu savunmuşsa Sayın Erdoğan da Sayın Bahçeli de Sayın Erdoğan’dan habersiz o mektup gidemez, Sayın Erdoğan’dan habersiz TRT’ye kimse çıkamaz Sayın Bahçeli de onu meşru kılmıştır. Öbür tarafta da Doğu Perinçek PKK’nın en fazla terör eyleminde bulunduğu ve vatandaşlarımızı katlettiği bir dönemde gidip Öcalan’a yurt dışında çiçek vermiş biridir. Şimdi bunların bizim karşımıza geçip de PKK hesabı sormaya hadleri, hakları yok. Bizim bu konudaki mazimiz de temizdir, gelecekte de milletimiz emin olsun Gelecek Partisi iktidarında teröre nefes aldırmayız ama hiçbir vatandaşımızın siyasi tercihi dolayısıyla ötekileştirilmesine, dışlanmasına izin vermeyiz, siyasi mücadeleyi de siyasi alanda yaparız.”