Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Halep'in düşmesi durumunda Türkiye olarak, bizi de çok ciddi şekilde kaygılandıran büyük bir mülteci sorunu ile karşı karşıya kalabiliriz" diye konuştu.

Başbakan Davutoğlu başkanlığında düzenlenen Genelkurmay Başkanlığı bilgilendirme toplantısı sona erdi.

Toplantı sonrası açıklama yapan Davutoğlu şunları söyledi:

"Suriye halkı 3,5 yıldır onurlu bir direniş sergiliyor ve bu direnişin de sembol şehri Halep. Halep'in düşmesi durumunda gerçekten Türkiye olarak, bizi de çok ciddi şekilde kaygılandıran büyük bir mülteci sorunu ile karşı karşıya kalabiliriz. Onun için biz 'güvenli bölge' talep ediyorduk."

Genelkurmay ve TSK'nın çözüm süreci ve bedelli askerlik gibi konularda, üç başlıkta, çekinceleri olduğu yönündeki iddialar sorulan Davutoğlu, "Bu konularda çok açık şekilde Genelkurmay Başkanlığımızın hem ihtiyaçlarını taleplerini her zaman dinliyoruz. Fikir alışverişinde bulunuyoruz. Bakanlar Kurulu'nda dün mayınlı bölgeler ile ilgili yasa çalışmalarımız oldu. Bugün yoğunlaştığımız konular daha çok uluslararası ve bölgesel konjonktürle ilgili hususlardı. Çözüm süreci konusunda Genelkurmay Başkanımız ile görevi alır almaz çözüm süreci mekanizması içinde bunları paylaştık. Tutumumuz bütün kamuoyu tarafından bilindiğinin çok ötesinde Genelkurmay Başkanımız tarafından hem biliniyor hem takip ediliyor. Çözüm süreci Türkiye'de milli birlik ve beraberliği temin edecek ve şiddeti terörü sonlandıracak bir projenin adıdır. Nasıl kademelendirilmiş şekilde hedefe ulaşılacağı konusunda sürekli istişare halindeyiz. Kamu düzeni konusunda ise güvenlik birimlerimiz hem emniyetimiz hem jandarmamız hem de silahlı kuvvetlerimiz kamu düzenini sağlama konusunda siyasi otoritenin verdiği talimatlara uygun şekilde Türkiye'nin her yerinde görevini yürütmektedir. Bu konuda farklı kanaat yok" ifadelerini kullandı.

Jandarma konusunu Özgürlüklerin Korunması ve İç Güvenlik Reform Paketi kapsamında değerlendiren Davutoğlu, "Jandarma Genel Komutanlığı şu anda da yasal olarak zaten İçişleri Bakanlığına bağlı bir kuruluştur. Maalesef bu yasal çerçeveler tam istenilen ölçüde hayata geçirilemediği noktalar oldu. Bu yaptığımız çalışma ile bir anlamda bunlar daha açık bir şekilde bu bağlı olma niteliği açık bir şekilde tanımlanıyor. Bununla ilgili atılacak adımlar çerçevesinde İçişleri Bakanlığımızda çalışmalar devam ediyor. Temel perspektif itibariyle de İçişleri Bakanlığımıza bağlı olan Jandarma Genel Komutanlığımızın kıyafeti ile toplumsal olaylara müdahale kapasitesi ile bu müdahaledeki tutumu ile bu süreç esnasındaki etkinliği ile İçişleri Bakanlığımıza entegre bir yapıda çalışmaları yürütmesi ama askeri niteliği itibariyle barış dışındaki dönemlerde askeri nitelikli görevlerde de silahlı kuvvetlerimizin bir parçası olacaktır. Mülki görevlerde ise İçişleri Bakanlığımızın denetimi ile tayini ile ataması İçişleri Bakanlığımızın bünyesinde olacak" şeklinde konuştu.

Bedelli askerlik konusunda açıklamada bulunan Davutoğlu, "Silahlı kuvvetlerimizin imkan ve kapasitesine göre de bedelli konusunda da Bakanlar Kurulu'nda gündeme geldikçe bu konuları ele alıyoruz. Bu çerçevede de yeni bir gelişme olduğunda paylaşılır ancak bölgedeki konjonktür herkesçe malum. Hepimiz bu perspektifi de göz önünde bulundurarak atılabilecek adımları birlikte değerlendireceğiz" dedi.