CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Milletvekili Seçimi Kanunu’nda değişiklik yapılması için TBMM Başkanlığı’na sunduğu kanun teklifinde, Türkiye’de hali hazırda yürürlükte olan seçim sisteminin nispi (oransal) temsil sistemi olduğunu, bu sistemin seçime katılmaya hak kazanan siyasi partilerin, halktan aldıkları oy oranına göre temsilci çıkarmaları ilkesine dayandığını hatırlatarak, “Ülkemizde daha önceleri uygulanan çoğunluk sistemine göre adaletli olması sebebi ile uygulanan nisbi temsil sistemi, bazı uygulamalar nedeniyle sağlıklı şekilde işleyememektedir. Nisbi temsil sisteminde ülkemizde uygulanan yüzde 10’luk seçim barajı uygulaması, halkın temsil hakkının önündeki en büyük engeldir” dedi.

Temsilde adaletin sağlanmasının önünde yer alan en önemli engelin, Türkiye’de uygulanan yüksek seçim barajı oranı olduğunu ifade eden Tanrıkulu, “demokrasinin sağlıklı işleyişi bakımından sakıncalı bir uygulama olan” yüksek seçim barajının, demokratik ülkelerde en az oranda tutulurken, Türkiye’de “farklı sebeplerden dolayı” yüksek tutulduğunu kaydetti.

2002 yılında yapılan milletvekili seçimlerinde AK Parti’nin toplam oyların yüzde 34’ünü, Cumhuriyet Halk Partisi’nin ise yüzde 19’unu aldığını hatırlatan Tanrıkulu, “Seçim barajı engeline takılan siyasi partiler nedeni ile o dönem meclise sadece iki parti girebilmiştir. Halk iradesinin o dönemde yarıya yakını TBMM’de temsil edilememiştir. AKP iktidarı tüm söylemlerinde demokrasi vurgusu yaparken, uygulamada bu isteği inandırıcılık kazanmamaktadır. Yüzde 10’luk seçim barajını yasama için engel taşıdığı inancına sahip darbe yönetimlerinin bu uygulaması henüz kaldırılmamıştır.

Siyasal yaşamın tüm aktörlerinin temsil edildiği daha adil bir seçim barajı belirlenmesi ve bu barajın yüzde 3 olması elzemdir” dedi. Görece küçük siyasi partilerin seçim ittifaklarının önünü kesen anlayışın değişmediği ve yüzde 10’luk seçim barajının var olduğu bir ülkede, sağlıklı bir demokrasiden söz edilemeyeceğini belirten Tanrıkulu’nun kanun teklifinin gerekçesinde şu ifadeler yer aldı:

“Temsilde adaletin sağlanması, çağdaş demokrasilerin esasıdır. Yüzde 3 seçim barajının olması, Mecliste temsil edilen çoğunluğun artması demektir. Meclise girmeye hak kazanan partilerin çokluğu, karışıklık değil, demokrasinin olmazsa olmazı çok sesliliği getirecektir.”