T24'ten Murat Sabuncu, Ekonomi Gazetecileri Derneği’nin iftar buluşmasının konuğu olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisine yöneltilen sorulara verdiği yanıtları köşesine taşıdı.

'İngilizce diktatör broşürü bastırdık, dünyaya dağıtacağız'

Sabuncu, Kılıçdaroğlu’na Başbakan Recep Tayyip Erdoğan için kullandığı “diktatör” kelimesinin hakkaniyetli olup olmadığı sorusunun yöneltildiğini belirtti ve CHP liderinin soruya şu yanıtı verdiğini aktardı:

“Eğer bir ülkede bir Başbakan çıkıp yasama ve yargı benim için ayak bağıdır diyorsa o ülkede kıyametin kopması gerekir. Biz ne dedik, bunu bir demokratik lider değil diktatör söyler dedik, yanlış mı? 34 insan öldürüldü Uludere’de..Ne dedi Sayın Başbakan 'İşin peşini bırakmayacağız Ankara’nın derin dehlizlerinde kaybetmeyeceğiz' dedi. Ne oldu, kayboldu. Bu ancak dikta rejimlerinde olur.

Diktatör dendiği için rahatsız olduğunu biliyorum. Davranışını ve sözlerini demokrasinin adabına göre düzenlemeli. 'Beyefendi yanlış söylüyorsunuz' desem hafif kaçacak, belki siz haber yapmayacaksınız. Türkiye’de demokrasi tehlikededir. Türkiye’de yargının bağımsızlığına inanan var mı? Medyanın özgür olduğuna inanan var mı? Anayasa değişecek, konuşmayan tek kurum var üniversiteler. Üniversitelerin konuşmadığı bir ülkede demokrasiden söz edebilir misiniz? Bu ancak dikta rejimlerinde olur. Bir Başbakan şunu söyleyemez. Yüzde 10 seçim barajını biz getirmedik. Kim getirdi? Kenan Evren ve arkadaşları. Kim değiştirmiyor, savunuyor? Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları. Ne fark var aralarında? Biri apoletli, biri apoletsiz. Darbe yasalarının arkasına sığınıp demokrasi diyorsanız buna kimse inanmaz. Önce geleceksiniz 12 Eylül darbe yasalarını değiştireceğiz. Verdiğim örneklerde yanlışlık varsa çıkar özür dilerim. Ama yoksa ben bunu bütün dünyaya haykırmak zorundayım. Zaten kime diktatör denir diye broşür hazırladık. İngilizcesini de hazırladık. Her yere dağıttık, tüm dünyaya dağıtacağız.”

MUSTAFA SARIGÜL'ÜN ADAYLIĞI

Sabuncu, Kılıçdaroğlu’nun “Mustafa Sarıgül ile CHP’nin ilişkisi nasıl” sorusuna ise yanıtın şu olduğunu belirtti:

“Ben de 'sorulmadı hala bu soru', diyordum. Sayın Sarıgül ile hiçbir ilişkimiz yok. İlişkiyi sizden öğreniyoruz. Sayın Sarıgül bir belediye başkanı, kendine göre başarılı bir belediye başkanı. Partimize üye olmak istiyorsa gelir üye olur. Bir sınırlama da getirmiş değiliz. Bir ara 3 bin kişiyle gelirim demişti, ben de kendisine '5 bin kişiyle, 10 bin kişiyle gelin' dedim. Değişen bir şey yok."

Yazının tamamını okumak için tıklayınız.