‘KCK Operasyonu’ adı altında yapılan yoğun tutuklamalara karşı BDP’nin başlattığı "Ez li virim. Buradayım irademe sahip çıkıyorum" kampanyası devam ediyor. Bu kapsamda bugün Şırnak'ta düzenlenen "Ez livir im" mitinginde onbinlerce kişi bir araya geldi. Mitingde bir konuşma yapan BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Öcalan üzerindeki tecride sert tepki gösterirken, "Artık final noktasındayız" dedi. BDP’nin kendi iradesi olmadığı yönündeki hükümet eleştirilerine de yanıt veren Demirtaş, “Bunların ne kadar iradesi var hepimiz bunu görmekteyiz. Cemaatin izni olmasa tuvalete bile gidemezler” dedi.

 

BDP'nin KCK operasyonlarını protesto etmek amacıyla Şırnak'ta gerçekleştirdiği "Ez li virim. Buradayım irademe sahip çıkıyorum" mitingine 20 bin kişi katıldı. BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, BDP'li vekiller Hasip Kaplan ve Nazmi Gür ile MYK Üyesi Yıldız Aktaş'ın bulunduğu konvoy, Cizre'den sonra Şırnak'a hareket etti.

 

Sahneye Şırnak'ın tutuklu vekil ve seçilmişlerinin bulunduğu ve üzerinde Kürtçe ile Türkçe yazılı "Seçilmişe vurulan kelepçe irademize vurulan kelepçedir. İrademize sahip çıkalım" pankartı asıldı. Miting öncesi sahneden okunan tutuklu vekil ve seçilmişlerin isimlerine kitle "Buradayım" diye yanıt verdi.

 

Mitingde ilk konuşan BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, Cizre dörtyolda alınan polis önlemine dikkat çekerek, "Oysa halkın iradesi geliyordu. Siz niye halkın iradesinden korkuyorsunuz. Halkın iradesinin halkla buluşmasından korkuyorsunuz" dedi.

 

KÜRTLERİN İRADESİNİ KIRDIK DİYENLERE CEVAP

 

Ardından Demirtaş, Kürtçe yaptığı selamlamanın ardından konuşmasına, Türkçe devam etti. Demirtaş, alanlardan yükselen sesin "Kürtlerin iradesini kırdık" diyenlere en büyük cevap olduğunu söyledi. Şırnak halkının iradesinin yüzde 95'inin cezaevinde olduğunu hatırlatan Demirtaş, "Şunu iyi bilsinler bir halkın iradesini cezaevine atmakla, bir halk hareketini durduramayacaklarını iyi biliyorlar. Basın yoluyla yaptıkları psikolojik baskı halkın moralini bozmak içindir" diyerek, Kürt halkının moralinin tutuklamalarla bozulamayacağını dile getirdi. Türkiye'de 30 yıldır sürdürülen savaşın önemli bir kısmının psikolojik savaş ile yürütüldüğüne işaret eden Demirtaş, çözüm aşamasına gelindiğine vurgu yaptı.

 

CEMAAT İZNİ OLMAZSA, TUVALETE BİLE GİDEMEZLER

 

"Artık final noktasındayız" diyen Demirtaş, AKP hükümetinin içinde bulunduğu panik ile süreci durdurmaya çalıştığını söyledi. Kürt halkının demokratik haklarını kazanacağını dile getiren Demirtaş, "Halkın kurtuluşu halkın elindedir. Bunu kimse elinden alamaz. Kürt halkı Kürdistan'da özgür yaşayacaktır, bunu hepimiz göreceğiz" diye konuştu. Kürt halkının haklarını dile getirenlerin "bölücülük" ile suçlandığını söyleyen Demirtaş, bu mücadeleden vazgeçmeyeceklerini kaydetti. Hükümet yetkilileri tarafından BDP'nin kendi iradesi olmayan bir parti olduğunun savunulduğuna değinen Demirtaş, "Oysa bunların ne kadar iradesi var hepimiz bunu görmekteyiz. Cemaatin izni olmasa tuvalete bile gidemezler. Bizim partimiz demokratik özgür bir partidir. Elbette ki şurada gördüğünüz anaların, gençlerin talepleri bizim için talimattır. Elbette ki bizi bunlar yönetecek. Bunlar cemaatin istediği kanunu kabul etmediği için tehdit ediliyorlar. Başbakanlıktan alırız diyorlar, altındaki sandalyeyi çekeriz diyorlar. Bunların iradesi bu kadardır ve dönmüş bize BDP'nin iradesi yok diyorlar. Senin iraden nerede? Pensilvanya'da. Böyle bir anlayış olabilir mi?" diye seslendi.

 

50 BİN DEFA ANALARA KURBAN OL

 

AKP'nin bütün günahların üzerini örtmek için BDP'ye yöneldiğini belirten Demirtaş, "Başbakan 'BDP'li kadınlar canidir' diyor, asıl sen cani kimdir görmek istiyorsan seni Malatya morguna davet ediyorum. Gel Malatya morguna bir bak cani kimdir gör. Gel parçalanmış cesetlere bak, anaların kucağına vermiş olduğun yanmış cenazelere bak, cani kimdir ondan sonra konuşalım" ifadesinde bulundu. BDP'li kadınların HPG'li, asker ve polisler ölmesin diye coplara, gazlara ve işkencelere rağmen barışta ısrar ettiğini kaydeden Demirtaş, "Sen 50 bin defa kurban ol analara" dedi. Barışın, yürek ve cesaret gerektirdiğini hatırlatan Demirtaş, "Yüreği olmayanlar bunu yapamazlar. AKP de korkak olduğu için barış yapamıyor. Barış cesaretlilerin işidir biz de sizden aldığımız cesaretle barış diyoruz" diyerek, AKP hükümeti ve Başbakan Erdoğan'ın barış için Şırnak halkından, Zilan halkından ve Dersim halkından özür dilemesi gerektiğini söyledi.

 

AKP hükümetinden bir beklentilerinin olmadığını söyleyen Demirtaş, "Kürt halkından çaldığınız anadilini, kültürünü, kimliğini ve özgürlüğünü istiyoruz" dedi. Malatya morgunda bekletilen HPG'lilerin cenazelerine değinen Demirtaş, "Malatya morgunda halen cenazeler bekletiliyor. Cenazeler ailelere teslim edilmedi. Bingöl'de 8 cenaze daha var. Kim savaş ve şiddet yanlısı AKP mi? BDP mi?" diye sordu.

 

ÖCALAN’I ÖCALAN YAPAN MİLYONLAR

 

Abdullah Öcalan'ın İmralı'daki koşullarına da dikkat çeken Demirtaş, "Siz Sayın Öcalan'la anlaşmadan, ikna etmeden barışı sağlayamazsınız bu bir gerçekliktir. Bunu BDP söylüyor diye değil, Öcalan'ı Öcalan yapan BDP değil milyonlardır. Sorunun muhatabı Öcalan'dır derken 'BDP böyle istiyor' anlamına gelmiyor. Kürt halkı böyle istiyor diye olacaktır. Meclis'te 3 buçuk milyon imza halen duruyor. 3 buçuk milyon imzanın atılarak 'İrademdir' dediği Kürt halkı böyle diyor. PKK de 'barışı orada yapacaksınız' diyor. Biz tüm Türkiye'ye doğru fotoğrafı göstermeye çalışıyoruz. Onlar ne yapıyor peki barışa giden yola taş koyuyorlar. Barışa giden yolda 'koster bozuktur' diyorlar, hava yağmurlu yollar çamurlu' diyorlar. Çıkın delikanlı gibi 'biz Öcalan kadar delikanlı değiliz, o barışa hazır biz barışı yapamıyoruz' deyin" ifadesinde bulundu.

 

BAŞBAKAN İMPARATORLUĞU

 

Yaşanan savaşın bölge halkının farkında olduğunu ancak, Türkiye'nin diğer kentlerinde yaşayan halkın farkında olmadığını söyleyen Demirtaş, "Aydın'da, Manisa'da, Trabzon'da, Edirne'deki kardeşlerimiz bilmiyorlar. AKP'nin ne büyük oyunlar oynadığını bilmiyorlar. Bugün burada vatan için canını verdiğini düşünen, nöbet kulübesinde duran gençler, bakın açıkça söylüyorum. Bugün siz vatan hizmeti yapmıyorsunuz, AKP hizmeti yapıyorsunuz. Kimse vatanı bölmek istemiyor. Bu vatan kimin ki kim bölecek. Kürtler kendi vatanını mı bölecek. Senin beklediğin vatan Kürdün de vatanıdır. O nedenle bu yalanlara inanma artık. Burada görev yapan her güvenlik gücü şunu iyi bilsin ki vatan borcu değil, AKP borcu ödüyorsunuz. AKP'nin iktidarı güçlü olsun diye, Başbakan imparatorluğunu daha çok sağlamlaştırsın diye siz burada sınırda, şehirde nöbet tutuyorsunuz" diyerek gerçeğin bu olduğunu, gençlerin vicdani reddini kullanma hakkı olduğunu söyledi.

 

Asker annelerinin de Kürt anneleri gibi çıkıp savaş istemediklerini haykırmasını isteyen Demirtaş, "Kürt anaları gibi 'evlatlarımızı AKP'ye kurban etmiyoruz' dediğiniz gibi barış gelecektir" dedi. BDP'ye yönelik tutuklama furyasına da değinen Demirtaş, "Gün geri çekilme, tedirgin olma günü değildir. Zalimin zulmünün üzerine yürüme göğsünü siper etme günüdür" diyerek direnecekleri yineledi.(ANF)