Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hollanda'nın soykırım kararının hiçbir bağlayıcılığı olmadığını söyledi. Çavuşoğlu, "Hollanda zaten aşırı akımların merkezi olmuştur. Karar doğaldır ama yanlıştır. Siyasetçiler tarihle ilgili kıt bilgileriyle karar almamalıdır" dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye'de yaşanan gelişmeler ve Hollanda Parlamentosu'nda kabul edilen 1915 tasarısıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Çavuşoğlu, "Hollanda zaten aşırı akımların merkezi olmuştur. Irkçı partilerinin de desteği her zaman artar. Karar doğaldır ama yanlıştır. Siyasetçiler tarihle ilgili kıt bilgileriyle karar almamalıdır" diye konuştu.

Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

Dışişleri Bakan Yardımcısı hükümetin bu kararı onaylamayacaklarını söylemiştir. Bizim savunduğumuz tezleri söylemiştir. 1915 olayları ile ilgili verilen kararlar var. Ama herkesi bağlayan AİHM kararları da vardır.

1 yıldır Hollanda ile ilişkilerimiz, referandum öncesi onların insanlığa ve hukuka sığmayan uygulamardan sonra bir gerginlik oldu. Dışişleri Bakanı görevinden ayrıldı, ayrılmadan önce bazı girişimleri oldu. Biz de ilişkilerin düzelmesi için şartlarımızı sunduk.

Hollanda bizimle ilişkileri düzeltmek istiyorsa, böyle şeylerle uğraşmak yerine Türkiye'yi kazanmak için ne yapması gerektiğine kafa yormalı. Kararın hiçbir bağlayıcılığı yok. Kendi kendilerini tatmin etmişlerdir.

'RUSYA VE İRAN, REJİMİN GARANTÖRÜDÜR'

Rusya ve İran rejimin garantörüdür. Astana sürecindeki amacımız güçlü bir şekilde Suriye'de ateşkesi tesis etmek ve çatışmasızlık bölgelerinin oluşturulmasıydı. Biz muhalefetin, Rusya ve İran ise rejimin garantörü. Son zamanlarda rejimin ihlalleri çok arttı. 

Doğu Guta'da hava saldırıları kabul edilemez. Rusya ve İran'ın rejimi durdurması gerekiyor. İdlib'de terörist gruplar da var. Eli silahlı terör gruplarının başka yerlerden çıkmasına izin vermişlerdi. Şimdi onları gönderdikleri yerlere saldırıyorlar. Bu terör gruplarıyla mücadeleye birlikte devam edelim. 

Bugün BM'ye sunulan ateşkes tasarısı ve diğer önerilerin tamamı rejim ve muhalifler arasındaki ateşkestir. Ancak terör örgütleriyle mücadele devam edecek. Çatışmaların başladığı günlerden bu yana Doğu Guta'da binlerce insan öldü. Yeter artık bu insanlar ölmesin. Ateşkes konusunda Rusya'nın da duyarlı olması lazım. Her iki ülkenin de daha fazla sorumluluk alması lazım.