Gazeteci-yazar Cengiz Çandar, 7  Haziran'daki seçimlere parti olarak girecek olan Halkların Demokratik Partisi'nin barajı aşmak için nasıl bir yol izlemesi gerektiğine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yüksekova Haber için İbrahim Genç'e konuşan Çandar, "Türkiye’de Kürt kimlikli olan insanların seçmen profiline bakıldığında %49’u AKP’ye oy veriyor. %40’ı da HDP’ye oy veriyor. HDP’nin önce bunu değiştirmesi gerekiyor. Yani Kürtlerden daha fazla oy alması lazım," dedi. Çandar, "kime oy vereceksiniz?" sorusuna ise gülerek, "bes belli" yanıtını verdi ve HDP'ye işaret etti.   

Söyleşinin seçim ve HDP ile ilgili kısmı şöyle:

HDP, KÜRTLERDEN DAHA FAZLA OY ALMALI

İspanya ve Yunanistan’da sol demokrasi güçlerinin ittifakları halklarda heyecan yaratıyor ve karşılık da buluyor. Dolayısıyla Türkiye’de de HDP böyle bir heyecan yaratabildi mi? Tüm kesimlere hitap etme iddiasıyla barajı geçebilir mi?

Bir kere HDP’nin kurulmasının yarattığı heyecan, HDP’nin kuruluş gerekçesine uygun bir şekilde çok başarılı bir performans ortaya koymadı. HDP, Kürt partisi değil de Türkiye partisi olmak üzere Türk soluna doğru açıldı ve bu heyecan yarattı. Hayır, böyle bir şey olmadı. İddia buydu oysa. Bugün HDP dediğimiz, bildiğimiz BDP yani. Önce HADEP’tir, DEP’tir filan. Şimdi çok şey fark etmedi. Ben soru bana sorulduğu için bence diyerek diyebilirim ki HDP’nin birden bire canlı gözükmesinin iki temel neden var: Bir, Selahattin Demirtaş faktörü. Demirtaş, cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki adaylık sürecinde ve sonrasında bir sürü Türk’ün, yani öyle solcu molcu olmayan Türklerin de, ilgisini çekebilecek bir profil çizdi. İki, bu önümüzdeki seçimde iktidar partisi, önceki oy oranlarıyla kazanırsa veya Kürt temsilcisi HDP parlamentoya giremezse Tayyip Erdoğan’ın tek adam yönetiminin altyapısı çok sağlama alınmış olacak. Bunu CHP ile engellemek çok mümkün gözükmüyor. Çünkü CHP’nin iktidar talebi yok. Var diyorsa da buna kimse inanmıyor. O zaman bunu engellemek için geriye ne kalıyor? AKP’nin o sandalye sayısına ulaşmaması için HDP’nin parlamentoya girmesi gerekiyor. Yani CHP’ye oy verebilecek olan kesim bu sefer ‘Şu HDP’ye oy verelim. Çünkü CHP’ye oy vermekle varılacak bir yer yok. HDP’ye oy verirsek engelleyebileceğiz bir şeyler var’ düşüncesinde. Bununla birlikte yapılan hesaplara göre HDP’nin barajı geçmesi zor gözüküyor. Fakat bir yandan da bu dediğimiz sebepler harekete geçecek. Bu sebeple ve diğer dinamikler, özellikle Yunanistan’da Syriza’nın yapacağı çarpan etkisiyle HDP’nin barajı geçebilecek şansının olabileceği düşüncesindeyim. Fakat HDP’nin yapması gereken, Türkiye’de Kürt kimlikli olan insanların seçmen profiline bakıldığında %49’u AKP’ye oy veriyor. %40’ı da HDP’ye oy veriyor. HDP’nin önce bunu değiştirmesi gerekiyor. Yani Kürtlerden daha fazla oy alması lazım.

Kobanê sürecine rağmen mi?

En azından şimdiye kadar ki seçmen kalıpları öyle çıkmıyor. Burada AKP ‘Kürt daha çok bana oy veriyor’ diyerek onları hakir de görüyor. HDP’nin öncelikle bu söylemi iptal etmesi gerekiyor. Tamam Türklere de açılsın, güzel, anladık da, ama bir defa Kürt temsilini çok sağlam bir şekilde üstlensin.

Bahsettiğiniz Kürt temsili konusunda bölgedeki diğer Kürt partiler varlık gösterebilirler mi?

Hayır, gösteremezler. O partiler tek başlarına milletvekili üretebilecek, barajın uzağına bile yaklaşabilecek durumda değiller. Ama o partilerle de HDP seçim ittifakına gidebilir. Tek başlarına bir şey değiller ama HDP içinde geniş bir Kürt ittifakının yapıcı bir etkisi olabilir. Ki geçen seçimde Şerafettin Elçi’den Altan Tan’a kadar birçok kişinin listede bulunmasının yapıcı bir yönü vardı. Benzer bir görüntünün bölgede verilmesi gerekiyor.

Biraz daha bireysel sorulara gelirsek; herkes gibi ben de sizin gibi değerli bir aydının hangi partiye oy vereceğini merak ediyorum. Cengiz Çandar bu seçimde oyunu hangi partiye verecek?

(Gülerek) Sence belli değil mi? Hatta besbelli!

Söyleşinin tamamına gitmek için tıklayınız.