Başbakan yardımcısı Bülent Arınç'ın açıklamasını Vatan yazarı Ruşen Çakır değerlendirdi.

Bülent Arınç'ın sıradan bir isim olmadığını söyleyen Çakır, "Refah Partisi yıllarında Erdoğan'ın başını çektiği yenilikçi harekete verdiği destek çok önemliydi. Fazilet Partisi kongresinde de eğer Abdullah Gül aday olmasaydı Recai Kutan'ın karşısına rakip olarak o çıkacaktı. AKP'nin kuruluşunda da Erdoğan, Gül ve Abdüllatif Şener ile birlikte çekirdek kadroda o yer almıştı. Yine Gül'ün cumhurbaşkanı olmasında da Arınç'ın aldığı inisiyatif belirleyici olmuştur" dedi.

Hükümetin ikinci ismi olan Arınç'ın Başbakan Erdoğan ile yaşadığı en ciddi sorunun Gezi olayları sırasında patlak verdiğini söyleyen Çakır, "Erdoğan Kuzey Afrika'dayken, Cumhurbaşkanı Gül ile koordineli olarak direnişçilerin temsilcileriyle görüşerek çözüm yollarını zorlayan Arınç, Başbakan'ın müdahalesiyle açığa düşmüş, hatta bir iddiaya göre (ki yalanlandı) istifanın eşiğine gelmişti," diye belirtti.

"Kızlı/erkekli" olayında ise Arınç'ın ilk andan itibaren Erdoğan ile zıt bir tavrı benimsediğini söyleyen Ruşen Çakır, "Başbakan'ın da kendi çizgisine gelmesini umdu" dedi. Ama böyle olmadığını söyleyen Çakır, "Başbakan bir kez daha kendi tutumunda ısrar edip Arınç'ı zor durumda bıraktı. Normal şartlarda Arınç'ın bir kez daha 'kol kırılır yen içinde' deyip sessiz kalması beklenirken TRT Türk'te kendi pozisyonunu savundu ve bir kez daha Başbakan'ı ilan ettiği stratejiden vazgeçmeye çağırdı," ifadelerini kullandı.

Çakır, son olarak şu değerlendirmede bulundu:

"Arınç'ın sabır taşının çatladığı açık. Artık top Başbakan Erdoğan'da. Eğer o da kendi pozisyonunda ısrar ederse 11 yıllık AKP iktidarının en ciddi hükümet içi krizlerinden birine tanık olabiliriz.

Üç kritik seçimin arifesinde yaşanan bu açık tartışma sadece AKP'nin ve hükümetin değil tüm Türkiye'nin kaderini birinci derecede etkilemeye aday."