Burkay: Bugünkü koşullarda suçlanabileceğimi düşünmüyorum.

Sürgün sona eriyor, 'hadi gülümse'

 “Tut ki karnım acıktı, anneme küstüm/ Tüm şehir bana küskün/ Bir kedim bile yok anlıyor musun/ İklim değişir, Akdeniz olur, gülümse...” Birçok insan onu Sezen Aksu’nun söylediği bu şarkının dizelerinin şairi olarak tanısa da, Kemal Burkay aslında bir dönemin önemli siyasi figürlerinden biriydi. Kürt hareketleri içinde önemli odaklardan birini oluşturan Burkay, 31 yıllık sürgünün ardından Türkiye’ye dönme kararı aldı. Burkay, dönüş kararının nedenlerini  Radikal gazetesi ile yaptığı söyleşide anlattı.

Burkay, 2010 Kasım ayında yaptığı bir açıklamada henüz dönüş için koşulların uygun olmadığını dile getirmişti. Bugünlerde ise dönüş kararı aldığını açıkladı Burkay:

“Elbet Kürt sorunu çözülmüş değil. Açılım süreci devam etmiyor. Bu olumsuz bir durum. Kürt halkının durumu bu açıdan iyileşmiş değil. Hak ve özgürlükler konusunda başka sorunlar da var. Ama öte yandan, Kürt sorunu hiç olmazsa serbestçe ve yaygın biçimde tartışılıyor. Hak-Par gibi federasyonu programına koymuş bir parti var ve kapatılmadı. Ayrıca tam gün yayın yapan Kürtçe TV var. Yasalar tümden değişmiş olmasa bile, geçmişten farklı bir noktadayız. Elbet bu durum Kürt halkının ve genel olarak demokratik güçlerin mücadelesinin ürünüdür ve olumludur. Bunun için dönmeyi düşünüyorum.”

‘Başbakan ‘gel’ diyor...’

Burkay dönüş için yasal zeminin iyileştirilmesi gerektiğini de belirterek, şöyle devam etti:

“Ama Başbakan gel diyor, İçişleri Bakanı telefon ediyor. Benim durumumdaki insanlar için yasal zemin daha elverişli hale getirilebilirdi. Ama ben göze alıp geliyorum. Savunduğum görüşler belli. Silahlı mücadeleyi benimsemedik. Barışçı yöntemler kullandık. Bugünkü koşullarda suçlanabileceğimi sanmıyorum. Ülkemin demokratikleşmesi için Kürtlerin hakları ve genel olarak demokratik hakların iyileşmesi için ben de, risk olsa bile paylaşmaya hazırım.”

Spekülasyona neden olmamak için seçimlerden sonra dönmek istediği şeklindeki ifadeyi şaka yollu kullandığını söyleyen Burkay, “Seçimlerden önce gelip bazı çevrelere spekülasyon yapma fırsatı vermek istemiyorum, dedim. Bu espriydi. Ama ciddi tarafı da varmış. Çünkü dönmek istediğimi söyleyince bazı çevreler hemen spekülasyonlar yapmaya başladılar. Yok AKP bana danışmanlık verecekmiş, teklif getirmiş, filan... Bunlar yalan” dedi.

Hak-Par’a destek

Burkay, artık 74 yaşında olduğunu ve herhangi bir siyasi oluşum peşinde olmadığını da vurgularken Türkiye’de Hak-Par’ı kendi görüşlerine yakın bulduğunu belirtti:

“Hak-Par’ı destekliyorum. Ancak bir siyasi oluşumun ve Hak-Par’ın yönetiminde olmayı düşünmüyorum; yeni bir oluşum da düşünmüyorum.”

Kürt sorunu konusunda tarafları da değerlendiren Burkay, BDP’yi eleştirdi. BDP’nin tutarlı olmadığın ifade eden Burkay, “Öcalan’ın değişen tavırlarına bağlı olarak politika yapılmaz. Öcalan, İmralı’da bir gün bir şey söylüyor, ertesi gün başka şey söylüyor. BDP’liler de Öcalan’ı izliyor. Bu onlar için de Kürt halkı için de talihsizlik. Ama BDP iyi işler yaparsa memnun olurum. ”

Burkay, AKP’nin Kürt yaklaşımı ile ilgili de şöyle dedi: “AKP ile ilgili önyargılı değiliz. İslami gelenekten gelmelerine rağmen olumlu adımlar attılar. AKP’nin Kürt sorununun tartışmaya açılmasında önemli rolü oldu. Ergenekon davasını da önemsiyorum. Bunun üzerine gidilmesini olumlu buluyorum. Bunu CHP de yapsa olumlu bulurdum.”

Kemal Burkay kimdir?

Kemal Burkay, 1937’de Tunceli’de doğdu. 1960’ta Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Osmaniye’de kısa süre kaymakamlık yaptı. Merkeze alınınca ayrıldı ve serbest avukatlığa başladı. Daha sonra Tunceli’ye geçti. 1965’te Türkiye İşçi Partisi’ne üye oldu. Partide Genel Yönetim Kurulu ve Merkez Yürütme Kurulu üyeliği yaptı. 1972’de yurtdışına çıktı. 1974’te çıkan af yasasıyla döndü. Ankara’da yine serbest avukatlığa başladı. Aynı yılın sonunda Türkiye Kürdistanı Sosyalist Partisi’ni (Partiya Sosyalista Kurdistan, PSK) kurdu ve genel sekreterliğe seçildi. PSK, bağımsız aday göstererek 1977’de Diyarbakır, 1979’da Ağrı belediye başkanlıklarını kazandı. Burkay, Mart 1980’de yurtdışına çıktı. İsveç’ten politik iltica hakkı aldı. 2009’da PSK’nın genel sekreterlik görevinden ayrıldı. Silahlı mücadeleyi reddeden görüşleriyle Kürt siyasi hareketinde farklı bir yere sahip olan Burkay’ın edebi ve siyasi çok sayıda kitabı var.

‘Vatan mukaddestir, dönebilirsek açılıma yardımcı oluruz’

Eski DEP Genel Başkanı ve Özgür Gündem Gazetesi sahibi Yaşar Kaya ile Demokrasi ve Barış Partisi kurucusu Yılmaz Çamlıbel de şartların uygun hale gelmesiyle Türkiye’ye dönmek isteyenlerden.

Gazetesinden 24 kişinin, partisinden de milletevekili Mehmet Sincar’ın öldürülmesinden sonra yurtdışına çıkan Kaya, ‘Sürgünde Kürt Parlamentosu’nu kurduğu için açılan dava yüzünden 17 yıldır Türkiye’ye dönemiyor. Kaya, “Her sürgündeki insan yurduna dönmek ister. Seçimden sonra zemin müsait olursa, af çıkarsa muhakkak döneceğim. Vatan mukaddestir. Diasporadaki binlerce Kürt, dönebilirsek açılım sürecine yardımcı olabiliriz” dedi.

Yılmaz Çamlıbel de Zaman gazetesine yaptığı açıklamada Kürt sorununun çözümünde, yurtdışındaki sürgün kalemlerin kilit rol oynayabileceğine dikkat çekti. Çamlıbel, “Kemalist olmayan hain Türk, Apocu olmayan hain Kürt ilan ediliyor. Bu iki kanatla sorunun çözümünü düşünmek yersiz olur” diye konuştu.

Enis Taymana/ Radikal